• resmi ilanlar

Mesaj Defteri

Mesaj yaz
  • helin demir15.01.2008 14:00:00

    DOĞUYA YATIRIM ATAĞI Türkiye?de geri kalmışlık, işsizlik, yoksulluk, sosyal haklardan mahrumiyet gibi sorunların en az Doğu ve Güneydoğu’da yaşanan düzeyde olduğu yerler elbette mevcuttur. Ancak hiçbirinde bu sorunlar Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da olduğu şekilde, coğrafi bakımdan yaygın, sürekli ve kapsamlı değildir ve hiçbirinde bu sorunlar sürekli göçe sebep olan, terörü besleyen, ulusal ve uluslararası düzeyde istismara açık bir noktaya gelmemiştir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu denince, sorunun terör, şiddet, güvenlik, etnisite, kültürel ve demokratik haklar gibi boyutları da vardır ve önemlidir. Soruna bugünkü çözüm arayışında terörle mücadele ile birlikte kültürel ve demokratik haklar, siyasi katılım ve temsil, feodal yapının değişmesi ve modernleşme gibi çok önemli hususların değişik ağırlıklarla mevcudiyeti de bir gerçektir. Ancak soruna kesin, sürekli ve kalıcı çözüm ararken, bölgedeki yoksulluğu diğer tüm sorunların ana kaynağı olarak görmek gerekir. Bölgedeki yoksulluğun yaygınlığı ve kapsamı toplumda büyük bir karamsarlık oluşturmakta, ayrıca etnik boyut ile bütünleşmekte ve dış güçler tarafından da kullanılmaktadır. Çözüm, kültürel, demokratik ve sosyal politikalarla eşzamanlı olarak bölgenin geri kalmışlığında belirleyici faktörlerden biri olan terörün de panzehiri ekonomik kalkınma öncelikli bir yaklaşımla bulunacaktır. Bu çözüm Türkiye’yi ayağındaki prangadan da kurtaracaktır. Çözüm senaryosu yumuşak ve kararlı bir biçimde iyi planlanmalı, kararlılık ve cesaretle uygulanmalıdır. Bulunacak çözüm, dünyadaki değişim sürecini doğru değerlendiren bir yaklaşımla ve bütün dünyada gelişmenin evrensel ölçütleri olarak kabul edilen demokrasi, insan hakları ve piyasa ekonomisi ilkelerine bağlı kalarak, bölgede yaşayan insanların gelecekteki yaşam biçimini oluşturma hedefine odaklanmalıdır. Atılacak her adım, bölge halkına bir gelecek modeli sunmalı, bir yaşam biçimi vaat etmelidir. İnsanlar umutla uyanmalı, günü heyecanla karşılamalı ve heyecan duyarak güne katılmalıdır. Bu temel felsefe olmalıdır. Daha fazla geç kalınmadan, bu yolda somut adım atılmalıdır. Doğu ve Güneydoğu Anadolu, dünyanın bu bölgeye sahip çıkmasını sağlayan politikalarla bölgesel üretim üssü ve ticaret merkezi haline getirilmelidir. Avrupa Birliği’nin Asya’ya açılan kapısı? Diyarbakır’da gerçekleşen hain saldırı sonrası bölgeye giderek halkın acısını paylaşan işadamları, terör belasından kurtulmak için yatırım yapılması gerektiği konusunda ortak bir karar aldı. ?Kimse Yok Mu?? Derneği’nin öncülüğünde Kurban Bayramı vesilesiyle başlatılan işadamlarının Doğu’ya çıkarma hamlesi hızını artırarak devam ediyor. Yurtdışından ve Türkiye’nin batı illerinden bölgeye gelen yüzlerce hayırsever işadamı, dayanışma ve kardeşlik ruhunu yatırımla sürdürmek için kolları sıvadı. Bölgeyi yıllarca ihmal ettiklerini geç de olsa anladıklarını itiraf eden işadamları, Güneydoğu’nun cazibe merkezi haline getirilmesi halinde sıkıntıların aşılacağı görüşünde. İşadamları, ortak yatırımlar için de Diyarbakırlı işadamları veya sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapmayı düşünüyor. Diyarbakır’a düşen bombanın herkesi yaktığını söyleyen işadamlarından Tacettin Negiş, ?Türkiye’nin Türk’üyle, Kürt’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle bir bütün olduğunun unutulmaması gerektiğini? söyledi. ?Bölgede öncelikle cehaletin önüne geçilmesi gerektiğini? anlatan Tacettin Negiş, "Diyarbakır’ın acısı bizim de acımız. Bundan sonra bölgedeki dertleri değil, yapılacak yatırımları konuşalım. Cehaleti önlememiz lazım. Bunun için bizim gibi işadamı ve sanayicilerin, devlet öncülüğünde okul ve okuma evlerini çoğaltması gerekiyor. Bölgenin eğitim düzeyi artırılmalı. Halk bilinçli hale getirilmeli. Ardından yatırımlar yapmamız, bölge halkına yeni iş sahaları açmamız lazım. Buradaki sivil toplum kuruluşları bizlerle bir konsept hazırlamalı. Bütünleşme sağlanırsa bu iş çözülecek. Ancak yeni iş imkanları açarak, yoksulluğun önüne geçerek terör belasından kurtulabiliriz. Bu konuda bize önemli görevler düşüyor." şeklinde konuştu. Tekstilci işadamı Ali Akbulut, ?Diyarbakır’ın acısını paylaşmaya geldiklerini? anlattı. ?Cehalet ve yoksulluğun terörü beslediğini? aktaran Akbulut, "Bundan sonra inşallah buralara sanayi için, iş yapmak için geleceğiz. Kardeşliğimizi, yöre halkına yeni iş imkanları açarak pekiştireceğiz." dedi. Bir başka tekstilci İrfan Hacıosmanoğlu ise talihsiz bir dönemin yaşandığını; ancak bundan sonra hep beraber el ele olacaklarını belirtti. Hacıosmanoğlu, "Asıl mesele eğitimdir. 21 tane okuma salonunu 100’lere çıkarmamız lazım." diye konuştu. İstanbullu işadamı Fevzi Gürses, ?Doğu ile batı arasında hiç ayrı gayrılarının olmadığını gördüğünü? söyledi. Gürses, "Onlara zamanında yardımcı olamadık. Dağa çıkmaları önlemeliydik. Artık yatırımlar yapılmalı, halkın gönlü alınmalı. İnanıyorum ki bizler bundan sonra kardeşlerimizi yatırımla kucaklayacağız." diye konuştu Yine işadamlarından Mehmet Zeki İyibaş da bölgeye acilen yatırım yapılmasını gerektiği konusunda hemfikir. İyibaş, "Sadece olayı kınamakla olmuyor. İşadamları olarak bölgeye yatırım yapmalıyız. Eğitim faaliyetleri kendi içinde muhakkak olacak. Eğitimciler zaten bölgede en güzelini yapacaklardır. Ama işadamları olarak buraya yatırım yapmazlarsa 30 sene daha bu sıkıntıları yaşayacağız." diyerek önemli bir noktaya parmak bastı. İstanbul’da ikamet eden Bingöllü işadamlarından Zekai Ademci de şunları söyledi: "Doğu’yu cazibe merkezi haline getirirsek terörün biteceğine ve buradaki insanların bakış açısının değişeceğine inanıyorum." Terörle mücadelede alınacak önlemlerin kararlı ve emin adımlarla devam etmesi vicdan sahibi olan herkes için sevindirici bir gelişme olarak karşımızda duruyor. Türkiye, artık gelecek günlere barış dolu umutlarla yürüyor. Helin Demir [email protected]
  • cihatcevik14.01.2008 14:00:00

    "Şifa"lı "GEYİK" Açıklaması CihatÇevik 13 Aralık 2007 de Gerede Deri Sanayiinde bileğimin kırılması dolayısıyla ikindi sonrası Gerede Devlet Hastanesine gittim ve müdahale edilemeyince Bolu Metropol’e sevk edildim. Boluya pansumana gün aşırı gidiyordum. Boludaki görevliler Gerede’de pansuman yaptırabileceğimi söylediler. İlk defa 18 Aralık Salı ve ikinci defa da Kurban Bayramının 3. günü 22 Aralık Cumartesi pansuman için gittiğim Gerede Devlet Hastanesi’nde "sargı bezi yok,depo da ameliyaşane de bile kalmadı. Aceleyse Şifa Ecnanesi’nden/nöbetçiden al veya Pazartesi gel pansuman yapalım" dediklerinde şok oldum. Buna rağmen 15 dakika bekledikten sonra bu ilgisizliği,çözümsüzlüğü ve Şifa Eczanesine yönlendirilmemden dolayı rahatsızlığımı bir dilekce ile Hastanenin Hasta Hakları Birimi’ne bir dilekce ile şikayette bulundum. Hemen bu vurdumduymazlığı İ.Geyik’i arayarak bildirdiğimde maalesef Başhekimde personeli gibi ilgisiz davranıp aynı yolu gösterdi "Sargı bezi kalmamış olabilir pazartesiye gel " deyince 2. şoku yaşadım. "Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytan" olmamak inancımın/felsefemin gereği olduğu için başıma gelen olumsuzlukları hemen Kaymakamımız Şevket Cinbir’e, Belediye Reisimiz Ömer Baygın’a, Milletvekilimiz Yüksel Coşkunyürek’e, Sağlık Bakanımız Receb Akdağ’a bildirdim ve Başbakanlık Halkla İlişkiler 150 ye de mailledim. Kaymakamımız 15 dakika sonra arayarak; "Pazartesi beklemeye gerek yok proplem çözüldü" diyerek hastaneye gidebileceğimi söyledi. Daha sonra geçmiş olsun için gelen gazeteci arkadaşlar bu skandalları gazetelerinde ve web sayfalarında haber yaptılar. hastane personelinin hataları...ilgisiz ilgililer!... 1.Personelin ilgisizliği(maaşını vergilerimle ödüyorum) 2.Boşhekimin ilgisizliği ve çözümsüzlüğü 3.Pansuman için 2 gün sonra gel denilmesi 4.Sargı bezi yok denilmesi tam bir skandal 5.Nöbetçi şifa eczanesine yönlendirilmem Başhekimin kızı Şifa Ecnanesi’nden Sümeyye Geyik’in İFTİRALARINA CEVAPLAR Gerede Noterliği 7 Ocak 2008 ve 113 sayı ile basına gönderilen iftiralara cevaplar: 1.Benim şifa eczanesi ve sahibleri ile herhangi bir proplemim yok olay günü bir başka eczacıda nöbetci olabilirdi..baba geyik yavru geyiki koruyup kolluyor hastaları yönlendiriyor diye düşünmedim bile 2.Hastaneden hemen ayrılmadım.sargı bezi bekledim gelmedi.üstelik de dilekceyi yazdırmalk ve teslim etmek için 15-20 dakika bekledim bile. 3.Boşhekim bana hiç bir şekilde acil personeli ile görüşüp sornu çözeceğim demediği gibi personeli gibi pazartesi gel ifadesi kullandı. 4.İki aydır pansumana geldiğim iftirasıda diğerleri gibi ya uydurma veya halusinasyon.. çünkü kaza ekimde olsa 2ay olabilir. işkazası tarihi 13 aralık ile pansuman tarihi18 ve 22aralık tarihleri arasında bir hafta var zaten 5.Hastaneye 21 aralıkta geldiğim iddiası da tamamen düzmece ve iftiradan ibarettir diyelim ki doğru olsa bile hasta ile ilgili özel bilgilerimin-kayıtlarımın benim iznim olmaksızın başhekimin kızına vermesi sadece hasta haklarına saygısızlık olmayıp ayrıca hukuksuzluk,kanunsuzluk ve ahlaksızlık olarak değerlendiriyorum 6. Başhekim hastaneye kaç kişi geldiğini bilmiyor mu?...veya kaç hasta geldiğini kızından mı öğreniyor?..başhekim ibrahimbey önceki açıklamalarında 250 hastadan bahsederken kızı babasını yalanlayarak 195 diyor.. SONSÖZ: Hatadan dönmek,hatayı kabullenmek,özür dilemek fazilettir erdemliliktir.Tamam Cihad sen haklısın ben ve personelim hatalı davrandık dese olay o dakika bitecekken "Pazartesi gel" dediğini kabullenemiyor. ve açıklamayı kızına yaptırıyor onun kızı bizim yeğenimizdir. Hastanedeki olumsuzluklar haber olduktan sonra hakkımızı aradığımızdan dolayı tebriklerini, takdirlerini ve geçmiş olsun dileklerini bildiren başta kaymakamımız olmak üzere tüm resmi kurum ve kişilere,sivil toplum kuruluşlarına,siyasilere,esnaf kuruluşlarına,esnaf arkadaşlara,hemşehrilerimize Gerede ve Bolu medyasına haksızlığa gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkürlerimi bildiriyor hemşehrilerimin hicri yılbaşını tebrik ediyor tüm insanlığın barış ve huzuruna vesile olmasını temenni ediyorum. 11 Ocak Cuma 2008 cihat ÇEVİK - BİRLİKKİMYA - GEREDERİ DEBBAĞHANE CAMİİ YANI NO:14 GEREDE BOLU TEL:FAX: 0374.3114873-75 GSM:05327671173-05553888590 [email protected] [email protected] MSN: [email protected] 01/11/2008 08:40:12
  • hamza14.01.2008 14:00:00

    sevgili bolulular bolumuzun güzide kayak merkezi olan kartalkayaya neden bolulular gelmez anlamıyorum hep istanbullu ankaralı nerde bu bolulular kayak l tfen elimizdeki mevcut değrleri değerlendirelim saygılar saraycıklı
  • melek bilgili11.01.2008 14:00:00

    Ah Bolu benim güzel memleketim.Şuan 1 arabamız olsa maddi durum el verse hemen gelcem.Çok özledim seni, istanbul senın tozun olamaz.eğer bir gün seni göremeden gidersem bilki,önemli 1 işim vardı.Yani ÖLÜME hazırlık
  • [email protected] birlikkim11.01.2008 14:00:00

    "Şifa"lı "GEYİK" Açıklaması CihatÇevik 13 Aralık 2007 de Gerede Deri Sanayiinde bileğimin kırılması dolayısıyla ikindi sonrası Gerede Devlet Hastanesine gittim ve müdahale edilemeyince Bolu Metropol’e sevk edildim. Boluya pansumana gün aşırı gidiyordum. Boludaki görevliler Gerede’de pansuman yaptırabileceğimi söylediler. İlk defa 18 Aralık Salı ve ikinci defa da Kurban Bayramının 3. günü 22 Aralık Cumartesi pansuman için gittiğim Gerede Devlet Hastanesi’nde "sargı bezi yok,depo da ameliyaşane de bile kalmadı. Aceleyse Şifa Ecnanesi’nden/nöbetçiden al veya Pazartesi gel pansuman yapalım" dediklerinde şok oldum. Buna rağmen 15 dakika bekledikten sonra bu ilgisizliği,çözümsüzlüğü ve Şifa Eczanesine yönlendirilmemden dolayı rahatsızlığımı bir dilekce ile Hastanenin Hasta Hakları Birimi’ne bir dilekce ile şikayette bulundum. Hemen bu vurdumduymazlığı İ.Geyik’i arayarak bildirdiğimde maalesef Başhekimde personeli gibi ilgisiz davranıp aynı yolu gösterdi "Sargı bezi kalmamış olabilir pazartesiye gel " deyince 2. şoku yaşadım. "Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytan" olmamak inancımın/felsefemin gereği olduğu için başıma gelen olumsuzlukları hemen Kaymakamımız Şevket Cinbir’e, Belediye Reisimiz Ömer Baygın’a, Milletvekilimiz Yüksel Coşkunyürek’e, Sağlık Bakanımız Receb Akdağ’a bildirdim ve Başbakanlık Halkla İlişkiler 150 ye de mailledim. Kaymakamımız 15 dakika sonra arayarak; "Pazartesi beklemeye gerek yok proplem çözüldü" diyerek hastaneye gidebileceğimi söyledi. Daha sonra geçmiş olsun için gelen gazeteci arkadaşlar bu skandalları gazetelerinde ve web sayfalarında haber yaptılar. hastane personelinin hataları...ilgisiz ilgililer!... 1.Personelin ilgisizliği(maaşını vergilerimle ödüyorum) 2.Boşhekimin ilgisizliği ve çözümsüzlüğü 3.Pansuman için 2 gün sonra gel denilmesi 4.Sargı bezi yok denilmesi tam bir skandal 5.Nöbetçi şifa eczanesine yönlendirilmem Başhekimin kızı Şifa Ecnanesi’nden Sümeyye Geyik’in İFTİRALARINA CEVAPLAR Gerede Noterliği 7 Ocak 2008 ve 113 sayı ile basına gönderilen iftiralara cevaplar: 1.Benim şifa eczanesi ve sahibleri ile herhangi bir proplemim yok olay günü bir başka eczacıda nöbetci olabilirdi..baba geyik yavru geyiki koruyup kolluyor hastaları yönlendiriyor diye düşünmedim bile 2.Hastaneden hemen ayrılmadım.sargı bezi bekledim gelmedi.üstelik de dilekceyi yazdırmalk ve teslim etmek için 15-20 dakika bekledim bile. 3.Boşhekim bana hiç bir şekilde acil personeli ile görüşüp sornu çözeceğim demediği gibi personeli gibi pazartesi gel ifadesi kullandı. 4.İki aydır pansumana geldiğim iftirasıda diğerleri gibi ya uydurma veya halusinasyon.. çünkü kaza ekimde olsa 2ay olabilir. işkazası tarihi 13 aralık ile pansuman tarihi18 ve 22aralık tarihleri arasında bir hafta var zaten 5.Hastaneye 21 aralıkta geldiğim iddiası da tamamen düzmece ve iftiradan ibarettir diyelim ki doğru olsa bile hasta ile ilgili özel bilgilerimin-kayıtlarımın benim iznim olmaksızın başhekimin kızına vermesi sadece hasta haklarına saygısızlık olmayıp ayrıca hukuksuzluk,kanunsuzluk ve ahlaksızlık olarak değerlendiriyorum 6. Başhekim hastaneye kaç kişi geldiğini bilmiyor mu?...veya kaç hasta geldiğini kızından mı öğreniyor?..başhekim ibrahimbey önceki açıklamalarında 250 hastadan bahsederken kızı babasını yalanlayarak 195 diyor.. SONSÖZ: Hatadan dönmek,hatayı kabullenmek,özür dilemek fazilettir erdemliliktir.Tamam Cihad sen haklısın ben ve personelim hatalı davrandık dese olay o dakika bitecekken "Pazartesi gel" dediğini kabullenemiyor. ve açıklamayı kızına yaptırıyor onun kızı bizim yeğenimizdir. Hastanedeki olumsuzluklar haber olduktan sonra hakkımızı aradığımızdan dolayı tebriklerini, takdirlerini ve geçmiş olsun dileklerini bildiren başta kaymakamımız olmak üzere tüm resmi kurum ve kişilere,sivil toplum kuruluşlarına,siyasilere,esnaf kuruluşlarına,esnaf arkadaşlara,hemşehrilerimize Gerede ve Bolu medyasına haksızlığa gösterdikleri ilgiden dolayı teşekkürlerimi bildiriyor hemşehrilerimin hicri yılbaşını tebrik ediyor tüm insanlığın barış ve huzuruna vesile olmasını temenni ediyorum. 11 Ocak Cuma 2008 cihat ÇEVİK - BİRLİKKİMYA - GEREDERİ DEBBAĞHANE CAMİİ YANI NO:14 GEREDE BOLU TEL:FAX: 0374.3114873-75 GSM:05327671173-05553888590 [email protected] [email protected] MSN: [email protected]
  • vedat ersin11.01.2008 14:00:00

    WASHİNGTON TİMES: "PKK’Yİ İFSA ETMEK" Washington Times Gazetesi?nin 03 Ocak 2008 tarihli sayisinda, Bruce Fein imzasiyla "PKK?yi İfsa Etmek" baslikli bir yorum yayinlandi. PKK terorunun ana hedefinin Turkiye oldugu belirtilen yorumda, teror orgutunun Kurtlerin de aralarinda bulundugu yaklasik 40 bin kisinin olumunden sorumlu oldugu ifade ediliyor. Uluslararasi medyada cikan bazi haberlerde ?Kurt kokenli Turk vatandaslarinin ayrimcilik ya da baski altinda oldugu, bunun da PKK’yi acikladigi ya da kismen hakli kildigi? yonunde cok yanlis iddialara yer verildigi kaydedilen yorumda, Kurtlerin de Turkiye?de yasayan tum insanlar gibi esit haklara sahip olduguna dikkat cekilerek, su ifadelere yer veriliyor; ?Turkiyeli Kurtler anayasa altinda esittir. Siyasi, ekonomik ya da toplumsal kistaslarda esittir. Butun haklari koruyan oy hakkinda da esittir. Buyuk bir cogunluk Turkiye’nin orta yoldaki siyasi partilerini desteklemeyi tercih ederken Kurtler Kurt yanlisi Demokratik Toplum Partisini (DTP) destekleme secenegine de sahiptirler. Kurtler iktidarin koridorlarinda adil olarak temsil ediliyorlar. Yurutme, yasama ve yargi kollarinin en ust duzeylerinde hizmet ediyorlar. Kurtler cumhurbaskani, basbakan ve meclis baskani oluyorlar. Kurtler ayni sekilde sanat ve eglence dunyasinda da ilerleyebiliyorlar. Turkiye’de Kurtlerle Kurt olmayanlar arasinda belirgin bir ?etnik? cizgi ya da ayrim bulunmuyor. Kendi aralarinda evlenmeleri de olagan bir sey. Kurtler is firsatlarina, egitim, iskan, kredi ve baska seylere esit erisime sahipler. Yasal ve isleyen yonetimde ayrimcilik yok. Esit erisim de bu cabalarda Kurtlerin esit basarilarini getiriyor.? Kurtlerin de diger Turk vatandaslari gibi siyasi dernek kurma ozgurlugune, ifade ve din ozgurlugune sahip olduklari vurgulanan yorumda, ?Turkiye demokrasisinin Kurtlerin ozel isteklerini ve sikayetlerini yanitsiz birakmadigi, Kurtce yayin gibi, ozel Kurtce kurslarina da artik izin verildigi,? kaydediliyor. Kurtlerin buyuk bir kisminin tarih boyunca ekonomik olarak azgelismis bir bolge olan Guneydoguda yasadiklarina dikkat cekilen yorumda, ?Son yillarda Guneydoguya yonelik buyuk bir yatirim hamlesi baslatildigi, teror orgutu PKK tarafindan bolgeye yonelik yatirimlarin engellenmesi amaciyla gerceklestirilen tum teror eylemlerine karsin her alanda bolgenin hizli bir gelisim ve degisim icerisinde oldugu,? ifade ediliyor. Turkiye’deki Kurtlerin buyuk cogunlugunun teror orgutu olarak gordukleri PKK’yi reddettigine yer verilen yorumda, ?Turk demokrasisinin Kurtlere her turlu ozgurlugu tanidigi, bu nedenle de teror orgutu PKK’nin cezbettigi Kurtlerin sayisinin 3 bin ila 10 bin arasinda oldugu, yani Turkiye’nin Kurt nufusunun cok kucuk bir bolumunu olusturdugu, PKK?nin gelisiguzel siddet ve suikastlerini reddettikleri icin Kurtlere karsi da terorist saldirilarda bulundugu,? kaydediliyor. PKK’nin dejenereliginin, alcakca taktiklerini ve emellerini desteklemek icin para bulmak uzere uyusturucu ticaretine basvurmasiyla daha da aciga ciktigi vurgulanan yorumda, ?Fransiz polisinin, Paris’teki eroinin yuzde 80’ini karsilayan PKK mensuplarina yonelik onlemler almaya calistigi, diger Avrupa ulkelerinde de uyusturucu ticaretini surduren PKK mensuplarina yonelik operasyonlarin devam ettigi,? yer aliyor. Washington Times Gazetesi?nde yer alan Bruce Fein imzali yorumda da acikca ifade edildigi gibi PKK?nin varliginin temelinde Kurtlerin herhangi bir cikari bulunmamaktadir. Turkiye?nin istikrarli bir sekilde buyumesinin ve gelismesinin engellenmesi amaciyla bazi uluslararasi guc odaklarinca kullanilan taseron teror orgutu PKK?nin hizmet suresi artik bitmistir. Salt teror kisvesinin devami ve olasi yeni teror ihalelerinin kendisine verilmesi icin sivil halka yonelik, hedef ayrimi yapmaksizin her turlu eylemi gerceklestirerek varligini devam ettirmeye calisan PKK?nin gerceklestirdigi her insanlik disi eylem onun sonunu daha da hizlandirmaktadir. Vedat Ersin [email protected]
  • Seyfi Alp10.01.2008 14:00:00

    Bolu Termal Otel’de 11 Ocak Cuma akşamı düzenlenecek Sebenspor Gecesi’ne katılarak takıma destek olalım. Spor paylaşmaktır. Sebenspor Başkanı Bülent Köksalan ve ekibine böyle bir gece düzenlediği için teşekkürler. Seyfi Alp Zaman Gazetesi Avrupa Spor Müdürü.
  • vedat ersin09.01.2008 14:00:00

    DIYARBAKIR TERORE HAK ETTIGI CEVABI VERECEKTIR Son donemlerde yogunlasan askeri operasyonlar karsisinda caresiz durumda olan teror orgutu PKK, her sikistiginda yaptigi gibi bir kez daha sivil insanlari hedef aldi. PKK bu saldiriyla birlikte ozune sadik kalarak, hedef ayrimi yapmayan, amaci sadece teror yaratmak ve yarattigi bu terorle beslenmek olan eli kanli bir teror orgutu oldugunu bir kere daha hatirlatti. Teror orgutu PKK?nin bu defaki hedefi ise son donemlerde gelecege daha bir umutla bakan Diyarbakirlilarin bu umutlarini yasatacak olan cocuklari oldu. Teror orgutu PKK tarafindan, Diyarbakir?daki Final Dergisi Dershanesi?nin onunde yasanan ve hicbir insani kaygi gozetmeksizin, en vahsi duygularla gerceklestirilen bombali saldiri neticesinde 4?u ogrenci 5 kisi hayatini kaybetmistir. Saldirinin ardindan yayinlanan bazi haber ve yorumlarda ?PKK?nin neden Diyarbakir?i hedef sectigi?? yonunde anlamsiz, bos sorular yer almistir. Her seyden once teror orgutu PKK acisindan herhangi bir yerin ayricaligi bulunmamaktadir. Guvenlik guclerince gerceklestirilen son operasyonlar neticesinde iyice sikisan PKK, sikistigi koseden elini uzatabildigi noktada, herhangi bir ayrim gozetmeksizin, kimi hedef aldigina aldirmadan eylem yapmaya calismaktadir. Nitekim PKK bundan once de gerceklestirdigi saldirilarla ?teror taseronlugu yapan, bolge halkini kirli cikarlari cercevesinde hice sayan rantci ve katliamci? bir orgut oldugunu defalarca gozler onune sermistir. Teror orgutunu bir dershane onune bomba koyacak kadar canavarlastiran bu surec, bitis surecidir. PKK butun buyuk sehirleri kana bulasa da; dershanelerle yetinmeyip cocuk yuvalari onunde de bomba patlatsa da, yolun sonuna gelmis, yok olus surecine girmistir. Olusan her turlu huzur ve baris ortamindan, kurulan her olumlu diyalogdan rahatsiz olan teror orgutu PKK, son gayretlerini sarf ederek, yeniden karmasa ortamina biraz olsun yaklasmayi umut etmektedir. Diyarbakir?daki insanlik disi saldiri da bu cabalarinin bir sonucudur. Teror orgutu PKK, bu saldiriyla birlikte Diyarbakirlilara ?Ben hala buradayim, geleceginizi karartmaya devam edecegim. Huzur ve guven ortamina kavusmanizi istemiyorum. Gelecege umutla bakmanizin sembolu olan cocuklarinizi, egitim gordugu dershanelerin onunde katledebilirim? mesajini vermeye calismistir. Ancak, Diyarbakir?da yasayan insanlarimiz artik teroru sonlandirmaya kesin kararlidir. Bunu onumuzdeki donemde daha da somut bir sekilde dile getirmeye devam edecektir. Teror orgutu PKK?nin bu son cabalari onu bir daha animsanmamak uzere tarihe gommeye devam edecektir. Vedat Ersin [email protected]
  • ayşe gezen01.01.2008 14:00:00

    izzet baysal devlet hastanesi yavaş yavaş pasifize ediliyor birimler köroğluna geçiriliyor kimse izzet baysalın anısı için dur demeyecekmi
  • Mustafa Cop29.12.2007 14:00:00

    "Kimisi kalkarak okur,kimisi kalkıp oturarak okur.Zevklerini nasıl alıyorlarsa öyle okusunlar"...Durmak yok okumaya,yazmaya devam...Saygılarımla...29.12.2007...BOLU...Mustafa COP:::[email protected]
  • Özcan Kesler Bey’e28.12.2007 14:00:00

    Özcan Bey, şu yobazlıkla alakalı yazınızı okudum, mevzuyu çok fazla uzatmaya gerek duymamışsınız. Kısaca anlatmışsınız, zira anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna da az, ifadesindeki gibi anlayan anlar. Okyanustan bir damla da yine okyanusun ta kendisidir. Kaleminize, yüreğinize sağlık. Elleriniz dert görmesin. Başarılı yazılarınızıbekliyoruz. Eşref Halit Kuyucaklı
  • Fatih Aydın27.12.2007 14:00:00

    Rıza Bey’e.. Bu ülkede herkes her konuda bilip bilmeden konuşur da, niyeyse işin uzmanları konuştu mu rahatsız olunur. Emekli askerler konuşur, rahatsız olunur, oysa işin uzmanıdırlar ama onların yerine hayatlarında savaşmamış, okumaktan başka birşey yapmamış üniversitelerdrin belli bölümlerinden bir hoca konuştu mu veya bir iki kere savaş haberi yapmaktan başka savaşla ilişkisi olmamış gazeteci müsveddeleri konuştu mu kimse sesini çıkarmaz. Bizim ülkemizde herkes teknik direktördür, herkes antrenördür. Herkes ülkeyi bir saniyede kurtarır ama hükümetler hiçbir şey bilmezler. Bunun gibi de herkes hocadır, hacı çocuğudur o yüzden onlara hoca falan da lazım değildir. Onlara göre müftüler kendi işlerini yapsınlar, Allah’la kul arasına girmesinler ama siyasetçiler, hukukçular girebilir ve din hakkında görüşlerini sunabilirler bunda bir beis yoktur çünkü işin esas uzmanı (!) onlardır. Yani diyeceğim size sayın bay, siz önce Kur’an-ı Kerim’in Nisa Suresi’nin 23. ayetini okuyun, orada yazıyor kime nikah düşer, kime düşmez. Onu öğrendikten sonra sizi ilimizde müftü olarak görebiliriz. Zira dinimizin ve cahil (!) halkımızın kendilerini, sizin gibi aydın (!) zevatların aydınlatmalarına çok ama çok ihtiyaçları var. Hem sonra siz yanmazsanız, biz yanmazsak nasıl çıkacak bu cahil halk karanlıktan aydınlığa öyle değil mi?
  • [email protected] birlikkim26.12.2007 14:00:00

    GEREDEHastanesine SARGIBEZİ lazım!. http://www.medyatakipgerede.com/news.php?readmore=406 22.12.2007 Cumartesi, Bayramın 3’üncü günü saat: 12:30 sıralarında ’El Bileği Kırığı Pansumanı’ için Gerede Devlet Hastanesine giden Birlikkimya müdürü Cihat Çevik, Hastanede sargı bezi kalmadığından başhekim İ.GEYİKin kızının nöbetçi eczanesine gönderildi. Koskoca Gerede Devlet Hastanesinde sargı bezinin kalmaması nedeniyle o gün sargı bezini alması için başhekimin kızının sahibi olduğu Şifa Eczanesine gönderilen Cihat Çevik, bu durumdan rahatsız olduğunu belirterek Şikayet dilekçesi yazdı ve Hastanenin İnsan Hakları birimine dilekçeyi teslim etti. HZ. Alinin sözü olan ’Hakkını Aramayanlar Hakkı İle Birlikte Şerefini de Kaybederler’ ve Pezgamberimizin hadisi:"haksızlıklar karşısında susanlar dilsiz şeytanlardır" sözünü hatırlatan Cihat Çevik yaptığı açıklamasında; ’22.12.2007 de bayramın 2.günü saat:12:30’da iş kazasında kırılan el bileğimin pansumanı için Gerede Devlet Hastanesine gittim. Hastanede pansumanım için gerekli olan sargı bezinin Kurban Bayramı dolayısıyla kalmadığı ve günlerden Cumartesi olması sebebiyle Pazartesi gelmem veya o gün nöbetçi olan Şifa Eczanesi’nden sargı bezini almam gerektiği söylendi. Ben de Hasta hakları birimine şikayet dilekçesini verdim. Cinbir duyarlılığını gösterdi; Konu edilen olaydan 2 saat sonra Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ı, Bolu Milletvekili Yüksel Coşkunyürek’i, Kaymakam Şevket Cinbir ve Belediye Başkanı Ömer Baygın’ı cep telefonu mesajı ile bilgilendirdiğini ve alobaşbakanlık 150 hattını aradığını söyleyen Cihat Çevik,. Mesajdan 20 dakika sonra Gerede Kaymakamı Şevket Cinbir, duyarlılığını gösterdi ve beni aradı. Konu ile ilgili bilgi alıp sorunun giderileceğini ve pansumana gidebileceğimi söyledi. Gerede Belediye Başkanı Ömer Baygın ise 2 saat sonra aradı ve bilgi aldı. Konuyla ilgileneceğini söyledi." Dedi. Gerede Devlet Hastanesinde böyle bir olayın bir daha yaşanmamasını temenni ediyoruz. [email protected] GRD:05327671173 http://www.basbakanlik.gov.tr/bimer/index.htm 2612--126591 http://www.medyatakipgerede.com/news.php?readmore=406
  • Fatih Aydın25.12.2007 14:00:00

    Bolunun sorunları anketinde eğitim sorununu es geçmişsiniz ama bence Bolunun en önemli evet en önemli sorunu eğitim sorunudur ki: Bolu 1. Eğitim bölgesi olmasına; bundan dolayı da öğretmenlerin çoğunun tecrübeli öğretmenler olmasına; ailelerdeki çocuk sayısının az olmasına; Elginkan, Halk Eğitim gibi kuruluşların ucuz ve ücretsiz eğitimler vermesine; ailelerin ekonomik durumlarının iyi olmasına; dersanelerin çok olmasına; şehrimizde bir üniversite olmasına rağmen gibi haddin fazla "rağmen"e rağmen Bolu OKS ve ÖSS’de başarısızdır. Gençlerimizin boş zamanlarını değerlendirecekleri yeteri kadar kaliteli ortam yoktur bu da onları internet kafelere sürüklemektedir.
  • Ismail Alumur23.12.2007 14:00:00

    bolunun en büyük sorunlarindan birtanesi otobüs terminalinin sanayi de olmasi ve otobana yakin olmamasi, bunun icin bolu belediyesinin en kisa zamanda otobana yakin yerde bir otobüs terminali acmasi, giris ve cikisin rahat saglanamasi gerekir.tsk.
  • Özlem YILMAZ21.12.2007 14:00:00

    Gazetenizin sürekli takipçisiyim.Severek okuyorum.A.Şadan TANRIVERDİ’nin en son "KAÇIŞ" başlıklı yazısı çok ilgimi çekti.Kendisine teşekkür ediyor,başarılarının devamını diliyorum.Haftaya değineceği konuyu merakla bekliyorum.Saygılar...
  • Mustafa Cop08.12.2007 14:00:00

    EBSO?Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tamer TAŞKIN Bey konuşmuş;?Hırslı ve fırsatları değerlendiren bir baba işe başlıyor.İş bir yere geldikten sonra ikinci nesil geliyor.Ya kardeşler ya kardeş çocukları arasında bir ayrışma başlıyor.Aynı işi yapan,aynı pazara hitap eden daha güçsüz şirketler doğuyor.Bunlar aynı müşteriye gidip sistemi batırıyor.Bölgemizde böyle bir çok firma olduğunu biliyoruz.??Evet??Aile şirketleri ikinci kuşakta son buluyor.??Kurumsallaşamayanları,müesseleşemeyenleri,bu aileleri,patronları uzmanlar uyarıyor?Çözüm ne?Başarının sırrı insan odaklı olmakda,gücü en iyi bildiği alanda odaklamakda,profesyonelleri önemsemekde ve onlarla çalışmaya öncelik vermek de??Ya kurumsallaşacaksınız,ya yok olacaksınız.??Muhabbetle?08.12.2007?BOLU:::Mustafa [email protected]
  • özgür05.12.2007 14:00:00

    mudurnu yatırım bekliyor mudurnuya yatırım yapmak istiyormusunuz cevab evet ise buyrun
  • mudurnulu04.12.2007 14:00:00

    tüm boluluları canlı tarih mudurnuya bekleriz gelin mudurnuya tarihi yaşayın herkese kapımız açıktır tarihi kültürü yaşayın buyrun gelin bekliyoruz
  • nermin yerlikaya03.12.2007 14:00:00

    öncelikle bolu expresse tesekkur edıyorum bolunun buyuk sorunları var beledıye baskanımız ugrasmıyor kac yıldır aynı haraketler bıraz da olsun ımkanlardan yararlanmak ıcın buyuk sehır olma yolunda cabalarda bulunsun sadece tarıhı bolgelerıyle olan bır yer olarak tanınıyor.bıraz tanıtalım lutfen. bolu meclis temsılcılerı uyumayın
Mesaj yazın !
Sağdaki kodu buraya yazın!  Gerekli

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: