• resmi ilanlar

Mesaj Defteri

Mesaj yaz
  • Kemal Akkuş30.06.2009 12:00:00

    Dün akşam evimi su bastı. Bolu Belediyesi herşeyi tamamladığını iddia ediyor. Biraz fazla yağmur yağınca evler göl oluyor. Tabaklar Mahallesinde üç apartımanın giri,şi sular altında kaldı. 100 kere belediyeyi aramamıza rağmen kimse gelmedi. Herkes adliyeyi su basınca oraya koşmuş. Bu nasıl Bolu’nun elli yılını kurtarmak acama. Merak içindeyim.
  • Halit Yaman30.06.2009 12:00:00

    Akşam arabam Atatürk Bulvarında alt geçitte mahsur kaldı. Bugün aracımı tamire çekici ile götürdüm. 1100 lira masrafı var dediler bu durumun suçlusu benmiyim. Başkan Alaaddin Yuılmazdan acil cevap bekliyorum.
  • selami TUGAL30.06.2009 12:00:00

    alt geçit olmadı diye ğazeteciler yazarken başkan yazarlarsa yazsınlar bal gibi oldu diyodu şimdi nasıl olduğunu anlamıştır umarım.yalancının iktidarı yatsıya kadar yanar
  • Zafer KARA30.06.2009 12:00:00

    BAŞKANA MEKTUP.. Merhaba Sayın Başkanım; Bu ara yeni işal Zabıta Müdürünüz eski köye yeni adet getirdi. Küçük esnafın dükkan önüne koyduğu dolap, eşya vs. leri kaldırttırma telaşına düştü. Gerçi malum hükümet politikası.. Zengin daha zengin olsun garibin vur beline... Sayın Belediye Başkanım; Tamam, kaldırımları vatandaşa zarar vercek şekilde işgal eden esnafı uyarmak ve zarar vermeyecek hale getirtmek zabıtanın görevi. Ancak işal zabıta müdürünüz sanırım biraz acemi... Kaldırımdaki işgalleri uyartıyor elemanlarına ve kaldırtıyor, ancak apartaman önü olarak nitelendirilen yerleride boşalttırıyor. Esnafın dükkanı ile kaldırım arasında 3 mt var. Bu 3 mt nin en az 1.5 mt si apartmana ait. Ha burdan vatandaş yürüyormu? yürüyor. Ancak zarar görüyor mu? Hayır.. Zabıta Müdürü sanırım bunu ayırt edemiyor. Yada o kadar cahil değildir ayırt edebiliyordur da, görevlendirdiği elemanlar işi bilmiyor. Müdür bunlara emri vermiş, gerekli olan kaldırımları boşalttırın diye. Bu garibimler de ne var ne yok temizlettiriyor. Sayın Başkanım, işal zabıta müdürünüze bu işi bi izah etseniz iyi olacak sanırım. Ben belediye başkanı olsam derim ki: Bak zabıta müdürüm, her ne kadar seni işal etmek zorunda kalsak da, sen Bolu nun yabancısısın. Ben burda kalıcıyım. Esnafa fazla zorluk çıkartma, ha kaldırımı vatandaşa zarar verecek şekilde işgal varsa o zaman gereğini yap. Ancak çok fazla zarar vermiyorsa çok da rahatsız etme esnafımı. Bu esnaf bana oy verdi. Senin yüzünden beni nankör bellemesinler. Hem sen eski köye yeni adet neden getiriyorsun. İşgaliye parası ise derdin iste verirler. Artı, hadi kadrımıları işgal edenleri uyardın diyelim, apartanının önüne koymuş esnafa neden karışıyorsun, hiçmi yasa kanun belletmediler sana Ankara da. İşal ettiysek başımıza iş aç demedik, otur oturduğun yerde.. derdim.. Saygılar.
  • KURTCEBE NOYAN30.06.2009 12:00:00

    hani belediye başkanı bolunun 50 yıllık geleceğini düşünerek yatırım yapıyordu.dün akşam yaptığı alt geçidi gördümü acaba.sakarya nehirinden farklı değildi.yolları polis kesmiş geçitler su dolu.bu geçitlerin planını yapanlara ve ona onay veren aladdin yılmaza hakkım haram olsun.
  • evini su basan vatandaş30.06.2009 12:00:00

    yakında sel Boluyu alıp götürecek.Bakalım o zaman başkan ne yapacak kime bakanlık yapacak
  • vatandaş29.06.2009 12:00:00

    sevgili hüseyin aykan... senden vatandaş olarak şöyle bir ricada bulunsak.. yazdıkların sonuna kadar doğru... özellikle oda başkanları sivil toplum kuruluşlarının hiçbir halt yedikleri yok... sen esnafa ön ayak olsanda senin peşine takılsa esnaf... değişik aktiviteler yapsak,eylem yapsak, bir şekilde senin önceliğinnde sesimizi duyurma fırsatı bulsak... sen bu yazdıklarımı düşün, bolu için yaptıkların tarihe geçer... ve hayırla anılırsın...
  • Kamil E.29.06.2009 12:00:00

    Ne diyeyim Sayın H. Hüseyin Aykan?.. Ellerinize sağlık. Duyarsızlık almış başını gidiyor. Bizler böyle duyarsız kaldıkça siyasiler, milletvekilleri ve ilimizin yöneticileri istedikleri gibi konuşuyorlar. Ama ortada icraat yok. Sizin de belirttiğiniz gibi ilimiz sınavlarda dökülüyor... Teşvik uygulamalarında hayaller suya düştü... Esnaf kan ağlıyor... Ekmek pahalı, su pahalı... Hangi birini sayalım? 4-5 yılda bir seçim sandığı kurulunca aklımıza hesap sormak geliyor. O zaman da vatandaşın ağzına bir parmak bal çalarak tepkisiz ve nötr hale gelmesini sağlıyorlar. Sizlere de bizlere de yazmak kalıyor... Şaka bir yana iyi ki varsınız. Biz sorumlu vatandaşlar olarak sesimizi vekillere duyurmaya çalışıyoruz. Sesimizi duysunlar ve ilimizi sınavlarda hayal kırıklığına uğratan Milli Eğitim Müdürü, Sağlık hizmetlerini fiyaskoya uğratan Sağlık Müdürü için gerekli tedbirleri alsınlar...
  • arifemre29.06.2009 12:00:00

    bolu belediye başkanı alaattin yılmaz... sen hiç düşündünmü, sen belediye başkanı oldun ALLAH başımızdan müsibetleri eksik etmiyor... ben uzun yıllardan beri ne böyle bir yağış nede fırtınayla beraber dolu yağışı gördüm... sen allahın lanetisin bizim üzerimize... evleri ,dükkan depolarını sel bastı, sen evinde sıcacık uyurken gariban vatandaşlar su tahliyesiyle meşgül... senin övündüğün hizmetler yerin dibine batsın... altyapınla övünüyodun al sana alt yapı... kanalizaoyon felç..hepsi tıkalı... bu yazıyı sana büyük bir kin ve nefretle yazıyorum...
  • Cemaat28.06.2009 12:00:00

    Karamanlı Mahallesindeki Yeşil Caminin müezzini yedi aydır camiye uğramıyor. Konuyu cemaat olarak il müftüsü Yaşar Yaprak’a ilettik ama bir sonuç alamadık. Camimizde müezzin kadrosu var göründüğü için yeni müezzinde atanamıyor. Bu sorun mahallemizin şu anda en önemli sorunu. Derdimize bir çare bulunmasını diliyoruz. Teşekkürler.
  • Kadir Yıldırım28.06.2009 12:00:00

    Sevgili il emniyet müdürümüzün tayini çıktığını gazetenizden öğrendim. Sayın müdürümüze önündeki yaşaında daha başarılı bir ömür niyaz ediyorum. Bolu olarak önemli bir devlet adamını yitirdiğimizidüşünüyorum. Saygılarımla
  • Gülten Keleş28.06.2009 12:00:00

    Köşe yazarınız Hüseyin beyin yazılarını titizlikle okuyorum. Böylesi güzel yazan ve önemli konulara ışık tutan yazarınıza teşekkür ediyorum.
  • arif emine27.06.2009 12:00:00

    Gelin hayali bir diyalog yazalım. Taraflar belli: Türk Silahlı Kuvvetleri ve hükümet. Aralarında yıllardır güvensizlik üzerine kurulu bir ilişki var. AK Parti, TSK?nın kendisini Türkiye?nin laik yapısını bozacak bir parti olarak gördüğünü düşünüyor. Tayyip Erdoğan Hükümeti bir takım hukuk dışı yöntemler kullanarak ve kaos ortamı yaratılarak, kendisini iktidardan uzaklaştırmak isteyenler olduğu fikrinde. Bu yöntemi kullananlar arasında TSK mensuplarının da olmasını tehlikeli bir süreç olarak görüyor. *** TSK: Sayın Erdoğan TSK?nın İç Hizmet Kanunu?nun 35?inci maddesi bana diyor ki; ?Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır.? Yani bu rejimi tehdit eden her hareketi takip etmek, ezmek, yok etmek benim asli görevlerim arasındadır. AK Parti hakkında böyle bir tespit yapmış olsam, sizi iktidardan uzaklaştırmayarak görevimi yapmamış olurdum. Hükümetinize yönelik komplo arayışlarında tüm adresleri TSK içinde aramaktan artık vazgeçin. Ve bu konudaki spekülasyonu önleyecek mesajlar vermeye özen gösterin. HÜKÜMET: Ergenekon?u görüyorsunuz. Toprağa gömülü silahları da? Mensuplarınız, görevlerinden ayrılır ayrılmaz, bazı sivil toplum kuruluşlarına girip, aleyhimizde siyasi çalışma yapmaları, TSK?nın bize sıcak bakmadığını gösterir mi? TSK: Biz askeriz, gene ilgili kanunumuzun 44?üncü maddesi der ki ?Türk Silahlı Kuvvetleri her türlü siyasi tesir ve düşüncelerin dışında ve üstündedir. Bundan ötürü Silahlı Kuvvetler mensuplarının siyasi parti veya derneklere girmeleri bunların siyasi faaliyetleri ile münasebette bulunmaları, her türlü siyasi gösteri, toplantı işlerine karışmaları ve bu maksatla nutuk ve beyanat vermeleri ve yazı yazmaları yasaktır.? Bizim görevimiz aktif görevdeki mensuplarımızın siyasi faaliyetlerini engellemektir. Emekli olanların sizi sevmek mecburiyeti yok. Askerin görevi laik Türkiye Cumhuriyeti?ni korumaktır. Bunu tehdit edenler için her zaman belge üretir, emir komuta zincirini çalıştırırız. Siz dahil devletin yapısını bozacak her türlü mevzuat değişikliğini de bu gözle inceleriz. Bu bizim Anayasal görevimiz. HÜKÜMET: İşte biz de bu noktada endişe ediyoruz. Hakkımızda subjektif değerlendirmeler yapılıyor. Toplumsal barış adına atılması gereken adımlar gündeme geldiğinde birileri bizim sistemi değiştirmek istediğimizi ileri sürüyor. Ayrıca, yasal hükümeti yıkmaya dönük belgeler üretiliyor. Son belgenin mensuplarınız tarafından üretilip üretilmediğini ortaya çıkarmamız lazım. Darbe planları da daha önce ortaya çıkmadı mı? TSK: Belge dediğinizi inceledik. Bir kağıt parçası çıktı. Böyle bir belgenin emir komuta zincirinde hazırlanması düşünülemez bile. Ancak bazı mensuplarımız tarafından hazırlandığına dair hiçbir bulguya rastlamadık. Sivil kurumlar bu belgenin varsa aslını bulsun. HÜKÜMET: Biz bu işin peşini bırakmayız. Kim hazırladıysa ve olay nereye varırsa varsın, peşinden gideceğiz. Bu belgenin gerçek olup olmadığını sivil yargı ortaya çıkarmalı. TSK: Yanınızdayız. Ancak askeri yargının vardığı sonuçları tartışmalı hale getirmeyin lütfen. Türkiye?de kurumlar arasındaki güveni sarsan hangi odaklar var ise ortaya çıkarılmasında sizin yanınızdayız? HÜKÜMET: Kusura bakmayın. Biz tatmin olmadık. Sivil yargı bu işi detaylı bakacak. (Haber tez gelir: Ergenekon savcısı Zekeriya Öz, belgenin altında imzası olduğu belirtilen Kurmay Albay Dursun Çiçek?i ifade vermeye çağırır.) Bu arada Anayasa?nın geçici 15 maddesinin kaldırılarak, darbe yapanların yargılanmasının önünü açma konusundaki fikriniz nedir? TSK: Bu konuda taraf değiliz. İsterseniz değiştirin. Bizim görevimiz Anayasal?ı korumaktır. Koruma görevini kendi kanunlarımızdan alıyoruz. HÜKÜMET: Bu maddeyi de değiştirelim istiyoruz. Demokratik ülkelerin hiç birinde orduya böyle bir görev verilemez. TSK: Ordu yasayla laik Türkiye Cumhuriyeti?ni koruyan en önemli kurumlardan birisidir. Bu maddenin kaldırılması sistemi korumasız bırakacaktır. Korumasız kalmasını istemenin demokratikleşme ilişkisini kuramıyoruz! *** Bu hayali diyalogları çeşitlendirebilirsiniz. Belge konusunda gelinen noktaya baktığımızda kim hangi tarafta ise bir adım geri atmadığı ve fikrini değiştirmediğini düşünüyorum. Sivil ve askeri yargının siyasallaştığı fikri, bu iki kurumun içten içe süren güvensizliğinden de derin sonuçlara yol açabilir. Kimsenin kimseye güvenmediği bir ortamda, Türkiye demokratikleşecek, Anayasası?nda değişiklikler yapacak, emin misiniz? (y.semerci)
  • m.ay 26.06.2009 12:00:00

    HERKES CEBİNDEN SENDİKACI OLSUN. DEVLETİN HAZİNESİNDEN GEREKSİZ HARCAMAYA GEREK YOK.TÜM MEMURLAR SENDİKA AĞALARININ VARLIKLARINA,ŞARLATANLIKLARINA SON VERELİM Anayasa Mahkemesi, sendikalı kamu görevlilerine üyelik kesintisi yapılan her ay için 5 TL tutarında sendika ödeneği verilmesini öngören kanun hükmünü iptal etti.CHP, ilgili yasa hükmünün iptali için Anayasa Mahkemesinde dava açmıştı. Yüksek Mahkeme, hükmü iptal etti.Bu konu ile ilgi haberi? http://www.memurlar.biz/haber/20090625/Sendika-odenegine-iptal.php#comments? adresinden bulabilirsiniz.Devletin malı deniz yemeyen domuz dedirten bu acayip uygulama HUKUK la son buldu.Sendikacılığı isteyen yapmalı isteyen yapmamalı.İsteyen de sendika üyelik bedelini cebinden ödemeli.Devletin ödemesi ise doğru değildi.Hukuk doğruyu buldu.Gariban memurlarda cebinden para verip sendika başkanlarının ANLI ŞANLI reklamını yapmak zorunda değildi.Sendika başkanları üye sayıları artınca kendilerini padişah görüyorlardı.Hak hukuk tanımazlık ve de aymazlık başlamıştı.hukuk bu hataya çeki düzen vererek doğruyu ve hakkı buldu.Memurlarımızın cebinden para vererek bazı kendini kocaman(!)sananların sendika ağalığına son vermeye çağırıyoruz.Sendika ağaları ceplerinden ağalılık yapsınlar bundan böyle.Memurlara zulüm değil, adil ve de insanca adam kayırmadan, yalakalık yapmadan, takla atmadan, hırsızlık la eş değerde olan benim adamım diyerek görevlendirmelerde ve vekaletlerde HAKSIZLIK yapmasınlar yapamasınlar.Yaşasın Türk Hukuku ve de Yargı.Utansınlar hak yiyen zalim sendikacılar.Memurun cebinden yapılan sendika ağalığına son. Allah razı olsun Hukukçulardan. Yalancıların mumu yatsıya da kalmadan sönecektir. Tüm Memurları yalaka ve yamuk hırsız sendikadan/sendikalardan istifaya davet ediyoruz.Memurlar ve öğretmenler, istifa edin, kıymete binin.Sizin gücünüzü 3-5 kişinin işi için kullanmaktalar.Örnek mi? Bolu?dan mı Gerede?den mi istersiniz?Yoksa diğer ilçelerden mi?Bu örnekler çok. Bakın bakalım kimlerin olmayacak işleri olmakta? Bu kişiler bir elin parmak sayısını geçmemektedir.Gerekiyorsa örnekler verilebilir.Allaha şükürler olsun.Gün doğmadan neler doğuyor..
  • H. Kılıç25.06.2009 12:00:00

    Sayın Bolu Valisinin konuşmalarını tasvip etmiyorum. Devletin Valisine uygun bulmuyorum. Aynı şekilde ülkemiz kriz ortamında kıvranırken valiliğe Audi, Wolswagen tarzı lüks araçlar alınmasını da uygun bulmuyorum. Esnaf ve çalışanlar kriz ortamında sıkıntılarla boğuşurken kamu görevlilerinin de tasarruflu davranmalarını bekliyorum.
  • arifemre25.06.2009 12:00:00

    son yazı.... Yaz, yaz, bi ’’....’’ olduğu yok... aynı terane... bizden daha iyi olanlar yassın.. biz okuyalım... haddimizi bilelim oturalım bi köşeye... biz kiiimmmm bolunun medar_ı iftiharı alaattin’le,akp’yle uğraşmak kim... Mevlananın sözü tercüman oluyor içimizdekilere... ’’nice insanlar gördüm üzerinde elbise yok... nice elbiseler gördüm içinde insan yok...’’ SAĞLICAKLA...MUTLUCAKLA :))
  • m ali ERKAN25.06.2009 12:00:00

    sn zeki uzulluoglu herseyden once seni kutlarim dinimizde bunu emreder ;ornek olmaliyiz ;hollandadan selamlar
  • T. Salih Kaya25.06.2009 12:00:00

    İmdat Aslan Beyin yazılarını elimden geldiğince internet ortamından takip ediyorum.Sayın Aslanın her zaman olduğu gibi Üniformalı ve mürekkep kokulu darbeler yazısı müşiş. Çok hoş bir yazı.Kendisini kutluyorum.
  • HİKMET ŞIRACI25.06.2009 12:00:00

    arifemre yazıyodun ne oluyordu ki güzel kardeşim.kendini helak ettin bitirdin. bırak, sen mi çözcen şu ulusun meselelerini. iy ettin böyle bir karar almakla.kendimizi rencide etmenin alemi yoktu. tebrikler, kazandınız.
  • muhsin Kömürcü25.06.2009 12:00:00

    23.06.2009 tarihli sayınızda Ercoşkun’dan teşvik atağı"başlıklı haberinizi okudum.Hatta bir değil bir kaç kez okudum.Bu haber diğer yerel gazetelerde ve özellikle Sayın Ercoşkun tarafından bariz bir biçimde beslenen "........sesi"gazetesinde bile yayınlanmadığı için şüpheye bile düştüm.Bu haber ,Özellikle haberin içinde yer alan Sayın Ercoşkun’un açıklaması doğrumudur?Yoksa şakamıdır?Bu konuda bir bilgilendirme yaparsanız çok mutlu oluruz!Eğer bu haber doğru ise ,ben bu il başkanının elini öperim elini!Yiğit Ali diye sırtımda taşırım!
Mesaj yazın !
Sağdaki kodu buraya yazın!  Gerekli

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: