• resmi ilanlar
Ayşe KUDU [email protected]

İçimizdeki Kırılgan Çocuk ’un Hisleri

15.10.2015 00:00:02

 

Efenim, dünyaya ihtiyaçlarımızın karşılanması için yetişkinlere bağımlı, savunmasız ve kırılgan bebekler olarak geliriz. Beslenmeye, korunmaya, fiziksel ve duygusal anlamda sevgiye ihtiyaç duyarız. Fiziksel olarak büyüsek de içimizdeki o hassas ve kırılgan çocuk bizimle beraber var olmaya devam eder. Sesini duymadığımızda kırılgan çocuk aslında bir köşeye saklanmış, bizim tarafımızdan çağrılmayı bekliyor olabilir.

Kırılgan Çocuk, İçimizdeki Çocuk’un birçok farklı yanından sadece birisi. Kırılgan Çocuk’un en belirgin özelliği ise çevresine karşı çok duyarlı olması. Diğer insanların enerjilerinden çok fazla etkileniyor, özellikle de ifade edilmeyen fikirlere ve hislere karşı çok duyarlı. Gerçeği kimin söyleyip kimin sakladığını da biliyor. Ama maalesef bize Kırılgan Çocuk’un doğası gereği sahip olduğu bu özellikleri inkâr etmemiz öğretilir. Zor durumlarda yolumuzu bulamamız da işte bundan.

İçimizdeki Kırılgan Çocuk’ un bizimle konuşmaya çalıştığını anlamamız kolaydır. Kendimizi hassas, yaralanabilir ve korunmaya, sevgiye muhtaç hissettiğimizde yani kırılgan hissettiğimizde aslında bizimle konuşuyordur. Kırılgan Çocuk çoğunlukla keder, hüzün ve korku ifadeleriyle kendini ortaya çıkarır. Gözyaşları ise Kırılgan Çocuk’un varlığının bir göstergesidir. Ani bir saklanma, korunma isteği ile içimizde ‘‘Beni Koru , korkuyorum!’’ der bize.

Kişi kendini depresif hissettiğinde İçimizdeki Çocuk kendisini bastırılmış ve aşırı derecede kırılgan hissediyor olabilir. Hele de o sırada içimizdeki Eleştirel Ebeveyn kontrolü devralmışsa ve kötü davranıyorsa İçsel Çocuk’un doğal ve sağlıklı olan öfkesi bastırılır ve çocuk kendi içine döner. Bu da kişinin hem fiziksel hem de duygusal enerjisini yitirmesine neden olur. Eğer bir yetişkin yaşamaktan zevk almıyorsa bu İçindeki Çocuk’un bastırıldığını gösterir.

Duyguların enerjisi vardır. Gerçek duygularımızı bastırabiliriz ancak bunların yarattığı duygusal enerji kaybolmaz, derinlerde bir yerde saklanır ve fiziksel ağrı, moral bozukluğu, takıntılı davranışlar, duygusal problemler olarak ortaya çıkar.

Kırılgan Çocuk gibi hisleri kuvvetli bir varlığa sahip olmak bir lütuf. Eğer Kırılgan Çocuk’umuz ilişkilerimizde kendisini güvende hissetmiyorsa, yaşadığımız ilişki sağlıklı ve sevgi dolu olmayacaktır. Biz kendimizi güvende hissetmeden ilişkimizin de güvende olması mümkün olmaz.

Peki içimizdeki Kırılgan Çocuk’a nasıl ulaşabiliriz?

İçinizdeki Kırılgan Çocuk ile birlikte zaman geçireceğiniz ve Kırılgan Çocuğunuzun kendini güvende hissedeceği bir mekân hayal edin. Tüm ayrıntılarıyla düşünün bu mekânı. Daha sonra baskın olmayan elinizle (çoğunlukla sol olan el) Kırılgan Çocuk’un resmini çizin. Çizdiğiniz Kırılgan Çocuk’a konuşmak isteyip istemediğini sorun. Eğer konuşmak istiyorsa diyalog yazın. Diyalog yazarken baskın olan elinizle (baskın el; kontrol eden, yetişkin olan yanımızı temsil eder ki çoğunlukla sağ eldir) ona sorular sorun; kimsin, ne hissediyorsun, neler seni daha iyi hissettirir gibi. Cevapları ise baskın olmayan elinizle ( bu el içimizdeki çocuğu temsil eder ki çoğunlukla sol eldir) verin. Bakalım neler söyleyecek!

Dipnot: Duygularımızı bastırmadan önce bir gözden geçirelim, acaba duygumuzu yok sayarsak mı sonuçları daha iyi olur yoksa ortaya koyarsak mı?

 

 

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: