• resmi ilanlar
Ayşe KUDU [email protected]

Gerçek Gerçeklik ile Algıdaki Gerçekliğin Farkı

20.11.2014 00:00:01

 

Efenim, aynı olayı üç kişiden anlatmalarını isterseniz üç farklı olay dinlersiniz. Sonuçta kimse gerçeği tam olarak hatırlamayacaktır. Fakat ilginç olan şudur ki, bir olay ile ilgili hatırladıklarımız olayın gerçek haliyle değil bizim olayı nasıl algıladığımız ile alakalıdır. O halde gerçeğe ne oldu?

 

Belki de hiçbirimiz gerçeğe gerçek değerini veremiyoruz. Fizyolojik yapımız, öğrenmişliklerimiz, geçmiş tecrübelerimiz, kalıpyargılarımız, önyargılarımız, çevremiz algımızı oldukça etkiliyor gözüküyor. Mesela, eğer kasım ayında,havada güneş gözükse bile hep  soğuk olacağına inanıyorsanız(kurulan cümle bile inanmıyor havanın sıcak olacağına; güneşli olsa bile demedik de güneş olsa bile dedik), bu ay içinde soğuk olan günleri daha kolay fark edersiniz ve sıcak olan günler gözden kaçırırsınız. Aynı şekilde kasım ayında havanın henüz soğumadığını düşünüyorsanız da ılık günleri fark edip soğuk günleri fark etmezsiniz.

Tabii gerçeği olduğu gibi görmek zahmetli bir iş ki bu da pek beynimizin işine gelmiyor. Seçici hatırlama sayesinde algıladığımız, elde ettiğimiz verileri süzgeçten geçirebiliyor ve kendimize uygun olanları; yani, beynimizde daha önce yer alanlara benzeyenleri, içlerinden seçebiliyoruz.  Görmüşlüklerimiz, geçirmişliklerimiz ne kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyorsa seçme kısmımız da o kadar esnetiyor kendisini. Doğrular, yanlışlar, çizgiler esneyebiliyor. Tahammül noktası genişleyebiliyor, buradan orayı oradan burayı görme yeteneğimiz (empati) artabiliyor. Gerçeklik gerçek olma noktasına gelmese de yaklaşabiliyor.

Diyelim ki bir topluluğun içindesiniz. Görünen gerçek insanların her dediğine evet demeniz. Algıladığınız gerçek insanlara evet diyerek onlara yardım ettiğinizi düşünmeniz, karşıdaki kişinin algıladığı gerçek ise her isteği yerine getiren biri olduğunuz. Evet deme davranışınızın altında aslında insanlardan tepki almamak olduğunu düşünürsek insanlardan da beklediğiniz bir tepki var, onlar tarafından benimsenmek, kabullenmek. Eğer evet dediğiniz biri beklediğinizden farklı bir tepki gerçekleştirdiğiniz beklediğiniz tepkinin dışında yer aldığı için önce öfke (ben her şeye evet diyorum, o neden öyle yapıyor düşüncesinden dolayı), öfkenin ardından hayal kırıklığı ( ki burada öfkemizi ifade edememek de söz konusu) yaşarız. Bu da bizim gerçeği farklı algılayarak bambaşka bir gerçeklik yaratmamıza sebep olabilir ( Artık evet demek yok! gibi).  Evet deme davranışı gerçeğe baktığımızda aslında tamamen size ait bir karardır ama bilinçaltımızdaki‘’ben evet dersem insanlar tarafından kabul görürüm’’ düşüncesi olayın gerçekliğini çarpıtabilir.

Ya da yolda gidiyoruz. Hızımızı düşürerek kavşağa girdik, kavşakta döndüğümüz için düşürdüğümüz hızımızda sürmeyi devam ediyoruz. Karşıdan gelip kavşağın kenarından geçen araç, yol kendisinin olduğunu düşünerek hızını azaltmıyor ve burun buruna geliyoruz. Gerçek gerçeklikte öncelik kavşağa girenindir, algılanan gerçeklikte ise ana yoldaysam yol benimdir. Sonuç, Algıların gerçeklikle çatışması.

 

Dipnot: Gerçek gerçek de bir de kime göre, neye göre gerçek…

YORUMLAR  (Toplam 2 yorum)

  • Ayşe Kudu  (22.11.2014 10:48:03)

    Öncelikle teşekkür ederim. Varolan yaşam koşullarına göre oluşturduğumuz gerçekleri kimi zaman farklı algılayarak yaşadığımız problemler aslında hep kendini haklı çıkaran sonuçlarla bağlantılı. Menfaatler söz konusu olunca hele, gerçekler beynimizin boşluğunda öyle bir hale geliyor ki gerçek olan gerçekten bile daha cazip geliyor. Kaoslarımız dileriz ki algımızın gerçekliğinde kaybolur ve gerçek olan gerçekler kazanır. Saygı ve sevgilerle...

  • Fuat Bayramoğlu  (21.11.2014 06:17:23)

    Merhaba Efendim, "Gerçek Gerçeklik ile Algıdaki Gerçekliğin Farkı" yazınızı ilgi ile okudum. Esasında bu algılarla mahkemelerde kararlar veriliyor. Mahallelerde kişiler bu algılarla tartılıyor. İnsanlar bu algılarla değerlendiriliyor. Yazınıza konu olan sorulara göre iyi yetişen breylere çok ihtiyacımız var. Yoksa kaos, anarşi, sevmezlik, güven kaybı her yana hakim olur. Gerçi edrafımız kaoslarla çevrili. Menfaatler söz konuzu olunca, son sözünüz çok anlm kazanıyor. "Gerçek gerçek de bir de kime göre, neye göre gerçek

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Yazarın son yazıları

    Yazarın TÜM YAZILARI

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: