• resmi ilanlar
Ayşe KUDU [email protected]

Engellenirsem Saldırabilirim

28.08.2014 00:00:01

Yapmak istediklerimiz, yapabileceklerimiz ve yaptıklarımız... Yapmak istediklerimiz ile yapmamız gerekenler arasında yaşadığımız çatışmalar… Bu zihinsel karmaşa sırasında yaşanılan zihinsel çelişkiler... Bakış açılarında saklı, değişmeyen, gerçek olmayan düşünceler; var olan ama istenmeyen koşullar, beklenmeyen sonuçlar ve hayal kırıklıkları… Doğduğumuz andan itibaren her zaman istediğimiz şeylere ulaşabilmemiz söz konusu olamıyor. Hele de büyüdükçe farklı geçmişe sahip insanlarla bir arada yaşamak durumunda kalan insanın sorumluluğu ve başka hayatlara göre yaşama ihtimali artabilir. Engellenmişlik nedeniyle var olan enerjiyi olumsuz düşünceler üreterek harcamaya başlayan insan saldırgan davranışlar sergiler hale gelebilir.

Olay bir: Üniversiteyi birincilikle bitirmiş bir tıp öğrencisi doktorasını yapmak için mülakata giriyor; fakat eleniyor.
Sonuç: Vakit kaybetmemek için bir hastanede işe başlayan doktor başaramamasının sorumluluğunu kendisinden hastalarına yansıtarak hastalarına kötü davranıyor. Bu davranış artık otomatikleştiği için farklı seçenekleri göremiyor.

Olay iki: Kaynanasıyla birlikte yaşayan bir ev hanımı. Gitmek istediği yere kaynanasının sürekli iş çıkarması üzerine gidemiyor ve bu durum son beş yıldır bu şekilde devam ediyor.
Sonuç: Anlaşılmak isteyen kadın kendini ev işleriyle oyalamaya çalışır. Kaynanasıyla olan iletişimsizliğini kocasına da geneller ve kocasıyla olan cinsel ilişkileri sürekli olarak başarısızlıkla sonuçlanır.

Olay üç: Günde on saat çalışan işçi terfi etmesi umuduyla verilen ağır işleri layığıyla yapar.  Buna rağmen bir takdir alamaz ve müdürün yeğeni terfi edilir, üstüne üstlük yaptığı ufak bir hata yüzünden o günkü maaşı kesilir.
Sonuç: Başarısını ortaya koyamayan işçi yaşadığı olay üzerine işini kaybetme korkusuyla kendisini müdüre ifade edemez ve öfkesi yön değiştirerek eşine yansıtır.

Olay dört: Tüm başarılarına rağmen ailesinden sürekli eleştiri alan bir kız üniversite sınavlarına çalışırken hayatını bir kenara koyar ve yaptığı hırs ve azimle sınava odaklanır; fakat üniversiteyi kazanamaz.
Sonuç: Ailesinin davranışları sebebiyle kendini yetersiz hisseden kız bu sefer onlardan uzaklaşmak için kendini tamamen derslere verirken stresle baş edemeyen bünyesi kurguladığı dünyayla gerçek dünya birleştirmeye başlar ve duyduğu sesler artık ona yön verir.

Olay beş: Askeri ücretle çalışan bir baba. Çocuğunun büyüdükçe artan ihtiyaçlarını yeterince karşılayamamaya başlar.
Sonuç: ‘’Çocuğumun isteklerini bile alamıyorum,ben bir işe yaramam’’ şeklinde kendini değersizleştiren düşünceler üretmeye başlayan baba, düşüncelerin yarattığı öfke duygusuyla çevresindeki insanlarla iletişimi azalır.

 

Dipnot: Her zaman yapmak istediklerimizi yapamayabiliriz; ancak her zaman da beklentileri karşılamak için yapmamız gerekenleri de yapmamız gerekmez. Seçim meselesi… 

YORUMLAR  (Toplam 1 yorum)

  • doktor  (29.08.2014 02:28:43)

    Doktor (hekim) olamayanlar ve hiyerarşide hekimlerin altında çalışan bazıları da bunu başka türlü yansıtıyor sanırım:) Not: Doktora yapmakla hekim olunmaz.Hekim başlıbaşına bir değerdir.Doktora başkalarının isminin önüne Dr. yazırabilir. Hekim ise zaten eğitimiyle doğal olarak buna sahiptir. Garibim halk ise özellikle sağlıkla ilgili sektörlerde ( Psikoloji, biyoloji, hemşirelik vs.) adının önünde Dr. yazan doktoralı bu kişileri hekim=tıp doktoru zanneder. Kimse de ben hekim=DOKTOR) değilim demez nedense, sessizce geçiştirir. İşte böyle...Not bölümü halk içindir, yazar bunu zaten bilir :)

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Yazarın son yazıları

    Yazarın TÜM YAZILARI

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: