• resmi ilanlar
Rahmi Tamer Özçelik [email protected]

EHLİYET SAHİBİ OLMAK

21.08.2013 00:46:33

 

Ülkemizde ve toplumsal yaşamımızda neye ya da nereye baksanız dökülüyor.

Gidin bakalım memleketin plajlarına…

Koca plajda bir taraf “babanın yeri”, diğer taraf “dedenin yeri”, başka tarafta “bilmem ne beach”.

Koylar desen cabası…  Devlet eliyle verilmiş…

Para vermeden rahat rahat, sere serpe denize girebiliyor musunuz ya da güneşlenebiliyor musunuz?

Hadi bakalım bir deneyin…

Tacizin bin bir türlüsünü görürsünüz.

Derdini kime anlatacaksın?

Devletin en başındaki makam sahibi bile, kıyılar elden gitmiş diyor.

Demek ki paran yoksa fazla zıplamayacaksın. Oturacaksın evinde üç çocuk için çalışacaksın.

Asıl komik olan ise Bolu’da yaşanıyor…

Üç gündür evlere su veremeyen belediye her yerde ilanen duyuruyor:”Dünya susuzluk çekse Bolu çekmeyecek…”

“Şunu yaptık, bunu yaptık. Boruları değiştirdik, bilmem ne hattı çektik.”

Şaka gibi…

Toplumumuzda kullanılan çok güzel bir söz vardır.”İşi ehli olana vereceksin.”

İşte buradaki ehil olan kişi, o işe kabiliyeti olan ve muktedir olabilecek ehliyet sahibi kişidir.

Ancak bizler, ehliyet denildiğinde genellikle sürücü belgesini anlarız.

Aslında ehliyetli olmak, hayatın her alanında “yeteneği, bilgi ve görgüsü yeterli, liyakat sahibi kimseler için” kullanılan çok anlamlı bir tabirdir.

Demek ki bir işi verirken lafa ve etikete değil, ehliyete bakmak gerekiyormuş…

Aksi takdirde sızlanmanın hiçbir faydası olmayacaktır.

Ziya Paşa’nın 1870'te, Cenevre'de iken Hürriyet'i tek başına çıkarmaya devam ettiği dönemde yazdığı ünlü şiiri Terkib-i Bent adlı eserinde güzel bir beyit vardır:

Âyînesi iştir kişinin lâfa bakılmaz

Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde”

 

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: