• resmi ilanlar
Rahmi Tamer Özçelik [email protected]

MANTIKLI TOPLUMLAR NEDEN SAÇMA ŞEYLER YAPARLAR?

18.05.2016 00:00:02

Yukarıdaki başlık ilgiyle takip ettiğim bir internet sitesinden…

Bu sitede oldukça özgün yazılar, görseller ve müzikler yayınlanıyor. 

En çok hoşuma giden tarafı ise yazarları ve kaynakları belirtmesi…

Bu hafta güzel bir yazı paylaşıldı bu sitede…

Kendimizi sorgulamaya yöneltebilecek güzel bir yazı…

Ankara Hukuk Fakültesi mezunu olan ancak, hukuk alanında herhangi bir kariyer yapmayıp, 21 yaşından itibaren kişisel gelişim ve sosyal başarı alanında kitaplar yazan Mümin Sekman’ın bir kitabından…

“Her şey beyinde başlar”

 “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyadaki birçok sosyal bilimcinin beynini bir soru kemiriyordu:

Kant, Hegel gibi büyük filozofları, Einstein gibi bilimcileri, Goethe gibi büyük yazarları, Wagner gibi büyük bestecileri çıkarmış bir Alman toplumu, nasıl olur da Hitler gibi bir delinin peşinden gitmişti? Üstelik 20 milyondan fazla insanın ölmesine neden olduğu halde? Hitler “mühendis kafalı” olmalarıyla ünlü Almanlara ne yapmıştı? Onların mantıklarını nasıl “servis dışı” hale getirmişti? 

Sorunun özü şuydu: Mantıklı insanların/toplumların mantıksız davranmaya başlamasına sebep olan neydi?

Uzun süren araştırmalarla cevabın bazı parçaları keşfedildi. En önemli kavram “R-kompleks” denilen olguydu. R kompleks, her beyinde bulunan “sürüngen beyin bölgesi” demekti.. R kompleksle yönetmek, kitlelerin beynindeki “ilkel içgüdüleri harekete geçirerek, mantıksal düşünmeyi baskılamak” anlamına geliyordu.

Sosyal psikoloji araştırmalarına göre, bir insanın beynini R-kompleks seviyesine indirgemenin en iyi yollarından biri, onu bir gruba dahil etmekti. İnsanları “biz ve onlar” diye ayırmaktı. İç bağları sıkı bir grup içindeki kişi “akıl ihalesi” yoluyla mantığını kullanmaktan vazgeçebiliyordu.

Bu amaçla kullanılan ikinci yol, kitleleri “korku kültüründe” yaşatmaktı. Aynı şekilde “dış düşmanlar” göstererek, korkuya dayalı politik propaganda yapılarak da kitleler R-kompleks seviyesine indirilebilirdi. Gerçek dış düşmanlar yoksa da hayali dış düşmanlar yaratılabilirdi!

Araştırmacılara göre, bu siyasi stratejide 3-D çok önemlidir: Düşman göster, Dayanışma duygusunu kışkırt, Düşündürme! Sürekli çatışma çıkar ki, taraftarların düşünemesinler! İnsanların mantığına değil içgüdülerine hitap et!

Araştırmacılara göre, kendi hayatında yenik, ezik, kompleksli kişiler, bu tür gücü ve otoriteyi temsil eden liderler üzerinden, kendilerini ezen kocalarından, patronlarından, üst sınıftan kendilerince intikam alıyorlardı.

R-komplekse hitap eden liderlerin en büyük sırrı, kendisini bir “intikam aracı” olarak sunmalarıydı. Onlar hep; Kaybedenlere oynayarak kazanıyorlardı!

Mesajları şöyleydi: “Ben de senin gibiyim ama senin olmadığın bir yerdeyim, bana güç ver, nefret ettiğin herkesin canını okuyayım!”

Bu tip liderler kolaylıkla iktidara gelebilirken, gidişlerinde büyük bedel öder ve ödetirler. Çünkü hâkim durumlarını kötüye kullanıp, kendilerini tek seçenek olmaya zorlarlar. Bu tip liderler, toplumlar için bir zekâ testidir.”

*****

Günümüzde batının özeleştiri yaptığını ve bunun farkına vardığını söyleyebiliriz.

Ne yazık ki Ortadoğu toplumları hala bunun farkında değil. Özellikle de lider konumda ki devletlerin çabalarıyla da uzun süre farkına varamayacakmış gibi görünüyor.

Bizlere düşen en önemli görev ise, kendisine güvenen, araştırmayı ve sorgulamayı seven, öğrendiklerini akıl süzgecinden geçiren çocuklar yetiştirebilmektir.

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: