MAYMUN TUZAĞI

26.06.2013 00:11:15

Yine güzel bir ileti ulaştı elime…

“Asya'da maymun yakalamak için kullanılan bir çeşit tuzak vardır. Bir hindistan cevizi oyulur ve iple bir ağaca veya yerdeki bir kazığa bağlanır. Hindistan cevizinin altına ince bir yarık açılır ve oradan içine tatlı bir yiyecek konur. Bu yarık sadece maymunun elini açıkken sokacağı büyüklüktedir. Yumruk yaptığında elini dışarı çıkaramaz. Maymun tatlının kokusunu alır, yiyeceği yakalamak için elini içeri sokar, ama yiyecek elindeyken elini dışarı çıkarması olanaksızdır. Sıkıca yumruk yapmış el, bu yarıktan dışarı çıkmaz. Avcılar geldiğinde maymun çılgına döner ama kaçamaz. Aslında bu maymunun tutsak eden hiçbir şey yoktur onu sadece, onun kendi bağımlılığının gücü tutsak etmiştir. Yapması gereken tek şey elini açıp yiyeceği bırakmaktır. Ama zihninde açgözlülüğü o kadar güçlüdür ki, bu
tuzaktan kurtulan maymun çok nadir görülür.

Aslında bizim hayatımızda böyle bir sürü tuzakla dolu değil mi?

 

Fazla bir özelliğini kullanmadığımız son model cep telefonlarına sahip olmak,

Sadece belli bir bölümünü kullandığımız ama kullandığımız alandan 20-30 kat büyük evlere sahip olmak,

Belki bir kez giydikten sonra çok uzun sure dolabımızın bir köşesinde unuttuğumuz günün modasına uygun giysilere sahip olmak,

Asla kadranın gösterdiği sürate ulaşamayacağımız en süratli arabaya sahip
olmak,

Bize sadece zamanı, başkalarına sürekli zenginliğimizi gösteren kol saatlerine sahip olmak,

İzlemediğimiz dev ekran televizyonlar,

 

Daha neler neler…

Kullanmadığımız, faydalanmadığımız birçok şeye sahip olmak... Ya da sahip olduğumuzu sanmak...

 

Bir ömür boyu bunlar için didinip durmuyor muyuz?

 

Sonra da serzenişte bulunuyoruz…

 

Zaman ne çabuk geçiyor…

 

Çocuklar ne çabuk büyüdü…

 

Daha dün gibiydi diye…

 

Sonra bir sonbahar günü gibi çevremizdekiler teker teker dökülmeye başlıyor…

 

Bir hüzündür çöküyor o zaman…

O zaman anlıyoruz her şeyin boş olduğunu…

Keş ke diyoruz…

 

Ama nafile…

 

Tuzağa düşen maymun gibi avucumuzda tuttuğumuz her şeyin sonsuza dek bizimle olacağını sanıyoruz.

Bir türlü parmaklarımızı gevşetmeyi beceremiyoruz.

BİR NOT :Cuma akşamı dünya evine giren gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Sevgili Haktan ve değerli eşi Cansu Hanımın düğünlerine maalesef katılma imkânı bulamadım. Bu vesileyle kendilerini kutlar, huzur ve mutluluk dolu bir yaşam dilerim.

 

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz

• PİŞMANLIK - 20.07.2016
• BOŞ KAYIK - 13.07.2016
• BENCİLLİK - 29.06.2016
• BOLU’DA NELER OLUYOR? - 22.06.2016
• PROTESTOLAR - 15.06.2016
• SEVGİDE CÖMERT OL, NEFRETTE CİMRİ… - 08.06.2016
• ONDAN BUNDAN… - 04.06.2016
• SALLA BAŞINI AL MAAŞINI - 25.05.2016
• MANTIKLI TOPLUMLAR NEDEN SAÇMA ŞEYLER YAPARLAR? - 18.05.2016
• ANNE OLMAK - 11.05.2016