
Fatma Kubilay
Giresun Belediyesi Ramazan davulcularına izin vermemiş. Ne iyi etmiş.
Efendim neymiş, gelenekmiş, Kültürmüş. Ne alakası var. Beni yakından tanıyanlar bilir. Oldum olası bu davulculara karşıyım.
Eskiden teknolojinin gelişmediği dönemlerde insanları sahura Ramazan davulcuları kaldırırmış. Maniler söylerlermiş ve bir zevki varmış. Şimdi öyle mi peki? Dört bir yandan son hız vurulan davullar, insanı çıldırtacak. Ritim yok, makam yok sadece son hızla sinirini, hıncını çıkartırcasına dövülüyor davullar. Tabii ki dinleyenler çıldırıyor. Üstelik saat konusunda bir istikrarda yok. İki saat boyunca gümbür gümbür davul dinliyorsunuz. Bunun nesi kültür allahaşkına. Neyi gelenek.
Artık teknoloji gelişti, çalar saatler bile tarih oldu, herkesin cep telefonları, bilgisayarları var. Yani sahura sizi bir davulcunun kaldırmasına yada davul gümletmesine gerek yok. Çoğu kişinin bana kızdığının farkındayım. Ama Türk gelenek ve görenekleri, Türk Kültürü, Türk töresi o kadar çok unutulup, yozlaştırıldı ki hani bir davulcu kusur kalsın. Yani Türk kültürünü bir davula indirgemeyelim lütfen.
Eski dönemlerdeki Ramazan gelenekleri çok güzel yaşatılabilir. Kurulan Ramazan sokağında eski ramazanlar canlandırılıp, mani söyleyen davulculara da bu şekilde yer verilebilir. İki saat kafamızda davul gümbürdetmekle gelenek yaşatılmaz. Bunlar benim düşüncelerim. Karşı görüşe de saygım var tabii .
Türk Dil Kurumu’nun Türkçe sözlüğüne göre KÜLTÜR: Tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütünü, hars, ekin.
Tarihsel ve toplumsal gelişme sürecimizi bir davula indirgemesek yani. Davulun kullanım amacı bitmiştir. Herkes cep telefonunu, saatini kursun kalksın kardeşim sahura.
Giresun Belediyesini karşılaşacağı tepkilere rağmen, bu cesur kararı aldığı için tebrik ediyorum. Davulsuz Sahurlar.
Sağlıcakla kalın.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!