
Fatma Kubilay
Çoğu insan duygusal düşünüp, ne var canım, Kürtçe resmi dil olsun, Kürtçe eğitim olsun, Kürtçe savunma yapılsın ne olacak diye düşünebilir. Ne mi olacak ? kısaca anlatayım:
Bilmem yazmaya ya da anlatmaya gerek var mı, dil toplumları birbirine bağlayan en önemli unsurdur. Atasözümüz “insanlar konuşa konuşa, hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşır” der. Derdimizi, isteğimizi, sevincimizi konuşarak paylaşırız. Dil ayrıldığı zaman her şey ayrılır. Dil ayrıldığında birbirimizi anlayamayız. Kısaca dil ayrıldığında toplumlarda ayrılır. İşte bu çok masum görülen isteklerle yapılmak istenen budur.
Kürtçe eğitim başladığında okullarda ayrılacak. İstenen bu zaten. Seçmeli ile başlatılan süreç tamamen kürtçe eğitime geçilene kadar durmayacak kısaca taviz, taviz doğuracak.
Kürtçe savunma başladığında, hakim Kürtçe bilmiyor, tercüman v.s. derken mahkemeler ayrılacak.
Kürtçe resmi dil olduğunda da ayrışma tamamen gerçekleşecek. Din, ortak yaşam, aile bağlarıyla birbirine bağlı olan iki toplum birbirinden tamamen ayrıştırılacak. Bunların artık ortak noktaları kalmamıştır. Ayrılsınlar olsun bitsin denecek. Artık o zaman hami Avrupa mı yoksa ABD’mi yada her ikisi de mi olur bilinmez. Tüm iyi niyetleri ile ??? hadi sizi şuradan ayırıverelim diyerek Misak-ı Milli sınırları içinde, şehit kanlarıyla sulanıp kurulan yine binlerce şehidin kanı ile korunmaya çalışılan Türkiye Cumhuriyeti topraklarının bütünlüğü bozulup, bölünüp gidecek. Gördünüz mü bir masum dil nelere sebep olacak?
Bugün PKK ve onun uzantısı BDP’nin hiçbir isteği masum değildir. Kendileri lüks içinde yaşayan aşiret çocuklarıdır. Aşiret çocuğu olmayanda bu ülkenin ekmeği ile büyümüş, zengin olmuş kişilerdir. Onların dertleri Kürtler değil, Türklerdir. Onların dertleri bu ülkeyi bölmektir. Terörü savunan ve terörden nemalanan kişilerdir. Bunu görmek ne kadar zor acaba, gözünüze perde mi indi.?
Kürtçe eğitim, Kürtçe savunma, Kürtçe resmi dil olsun, ne kadar masum isteklermiş değil mi? Söz konusu PKK, BDP, KCK ise hiçbir istek MASUM DEĞİLDİR… DİKKAT !!!
Sağlıcakla kalın.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!