Fatma Marmara [email protected]

SAYIN ERÇOŞKUN’LA TOPYEKÜN BOLU

11.02.2013 16:33:10

11.02.2013

Bir süredir, hazırladığım bir yazı için, eski dergi ve kitapları karıştırıyorum. 70 li yıllarda ki derginin sonunda, okurların soruları ve cevaplar var. Burada dikkatimi çeken, her soruya “efendim” diye başlamış ve her cevapta yine “efendim” hitabı ile başlayarak devam etmiş. O dönemler de Zariflik ve zarafette daha bir başkaymış. Hitaplarda hanım ve bey şeklinde, bizim orada yine hanım bey kullanılmaya devam etmektedir.

O günlerden günümüze çok şey değişime uğramış. Olumlu yönde büyümek ve gelişmek adına değişmesi de gerekiyor tabi. Ama bozulmadan, aslını kaybetmeden, yok etmeden, büyüyüp gelişerek olmalı bu değişim.

Geçtiğimiz hafta Bolu Milletvekilimiz Ali Ercoşkun, gazetemiz yazarlar ve çalışanları ile bir araya geldiğimiz akşam yemeğinde, konuşulan konulardan biride Göynük küçülüyor mu? Bu sorum üzerine vekilimiz zengin olan yer ister istemez küçülüyor, zira buradaki varlıklı insanlar, daha sosyal olan büyük şehirlere gidiyor dedi. Şimdi ben doğduğum şirin ilçenin zengin olduğuna sevinsem mi? Yoksa küçüldüğüne üzülsem mi? Bilemedim.

En zengin iller arasında ilk sırada çıkan ilimden sonra ilçem de en zengin ilçe çıkmış, en çok cip olan, en çok vergi veren, en çok elektrik tüketen bütün bunların sonucunda da dışarıya göç veren. Yine aynı araştırma için baktığım Osmanlı Devri Kastamonu Vilayeti salnamelerinde 1870-1880 li yıllarda 3 kazadan biriymiş Göynük. Bunlar Bolu Sancağı, Gerede Kazası, Göynük Kazası, Düzce Kazası. Daha o dönemlerde önemli bir yığın resmi kurumlar mevcutken, şimdilerde ise 40km, uzaklıktaki diğer ilçeye taşınıyor.

Göynük için sevindirici bir haberde bu yıl içinde yol yapımının tamamen bitecek olmasıydı. Seben, Kıbrıscık yolları ile Abant, Mudurnu arası yollarının da ihale edilmiş olduğunu belirtti. Dörtdivan ile Yeniçağa ve Çaydurt, Gökçesu, Mengen arsında da proje çalışmasının devam ettiğini belirtti. Bütün bunlar sevindirici gelişmeler.

Yalnız elimizdekilere sahip çıkmayı da bilmemiz gerekiyor. Göllerimizin yollarını da yapalım, sınırlarımız içinde tutabilmeyi de bu göller bizim diye kendimiz lanse edebilmeyi de bilelim. Zira Yedigöller de Sülüklü Göl, Abant’ da diğerleri gibi bizim göllerimiz. Bolu’muz tüm bu varlıkları ile güzel. Bu arada Marka dan en az faydalanan, neredeyse hiç talebi olmayan il olduğumuzu öğreniyoruz.

Tarımsal alanlarda da birçok projelerin başlatıldığı ve yapılan barajlar, sulama kanalları ile ovaların sulama sorununun ortadan kalkacağını belirtiler. Üçüncü, bir fizik tedavi hastanesinin de Bolu’ya yapılacağı müjdesi verildi. İlimizde özellikle kadınların ve kırsal kesimden hastaların fazla olmasından dolayı fizik tedavi ve rehabilitasyona daha çok ihtiyaç duyulduğu da bir gerçek.

Bolu’nun gelişmesinde en önemli avantajlarından biridir üniversite ve dört yeni fakültenin YÖK den onaylandığının bilgisini de almış bulunuyoruz. Bunların iletişim fakültesi, ziraat ve doğa bilimleri fakültesi, teknoloji fakültesi, ilahiyat fakülteleri olduğunu ve hedeflerinde hukuk fakültesinin bulunduğunu belirtti.

Yine Milletvekilimiz Ali Ercoşkun’la olan sohbette meclis ve genel kurulun çalışmalarından ve önergelerin sürecinden, uygulamaya konulan projelerden, iletişim sisteminde ki yapılacak değişikliklerden bahsetti. 2 tane ana kanunu birebir kendinin hazırladığı, ilk imza sahibi olduğu, 8 tane kanunda da imza ve söz sahibi olduğunu, biri çiftçilerle diğeri de enerji kanunu. Ayrıca kürsüden 22 konuşma yapmış olduğunu sözlerine ekledi. Ekonomik Komite Başkanlığı’na seçildiği Akdeniz Parlamenter Asamblesi, İstanbul, Antalya’dan sonra son olarak da kasım ayı başında Abant da yapılmış. 26 ülkeden 55 milletvekili katılmış. Bu Bolu’muzun tanıtımı için güzel bir fırsat olmuş.

1960 yılların çele dergisine baktığınızda daha o yıllar da Bolu turizme açılmalı diye yazmışlar, aradan geçen yıllarda daha fazla yol kat edilmesi gerekirdi diye düşünüyorum. Öyle ya tarihi M.Ö. 5500-3000 li yıllara dayanan, bir çok medeniyete kucak açmış, ayrıca Yaradan’ın tüm güzellikleri bahşettiği il. Gölleri, yaylaları, dağları, yaşanan dört mevsimi, yemyeşil doğası ile nadir bulunan, üstelikte önemli iki büyük şehrin ortasında geçiş noktası olan yer.

Bolu’muz için daha ne yapılabilinir konusunda Milletvekilimiz Ali Ercoşkun’un bizlerden beklentisi; turizm, tarım, sanayi, eğitimi planlayacak vizyonlara ihtiyacımız var. Bu konuda projeleri bize ulaştırın ki bizde bunları gerekli uzmanlarla masaya yatırıp, takip edebilelim, diye arzu ediyoruz dedi.

Sevgi ve saygılarımla

Fatma Marmara

Fotoğraflar yazarımıza aittir.