
Fatma Marmara
boluexpress@hotmail.com
YUMUŞACIK ELLER
26.03.2012
Sanki daha dün gibiydi, büyüklerinize göre doğuşunuz.
Bak büyüdünüz ve okula başladınız bile, genç kızsınız şimdi ya da delikanlı. Üniversite bitti işte askerlikte geldi; katılacağınız birlik için yarın yolculuk var.
Ne çabuk geçti aylar ve yıllar işte işinizi kurdunuz, evlendiniz, çocuğunuz da ilkokula başladı, ikincisi yolda. Nasılda büyüyü verdiler hemen, daha dün bebektiler. Birde hayırlısı ile evlendirip yuva kurduklarını gördünüz mü tamam. Ne kadar tatlıymış torun, oğlum aynı sana benziyor!
Farkında mısınız? Hayatınız nasılda koşa koşa geçiverdi. Geriye baktığınızda bir avuç anı kalakaldı ardınızda. Birazı iyi, bazısı kötü, kalanlar kırık dökük. Ömür bu, didinip dururken anlamadan geçiverir yıllar.
Yaşlılarımızda gençti bir zamanlar, yarın onların yerini alma sırası bizde. Eskiler yapı arkasında değil kapı arkasında derdi. İşte o kadar kısa yani, aslında uzun sanılan bu zaman.
Yaşlılık; deneyimlerimizle oluşan bilgi birikimi ve kazandığımız olgunluk boyutunu da içine alan hayatımızın ileriki dönemidir.
Yaşam doğumla başlar, hem fiziki hem ruhsal gelişimlerle olgunlaşır. Zaman içinde oluşan bu olgun bakış açısı, bize farklı bir boyut ve yaşamımıza da anlam katar.
Yaşlı kişinin bedeninde ve ruhunda oluşan bu değişiklikler onun geçen zamanla birlikte yıpranmasına, yorulmasına da neden olur. Artık yeni hücre oluşumu olmadığı gibi var olanlarda yavaş yavaş yok olmaktadır. Bu da onun günlük yaşamını, öncekine oranla zorlaştırıp, çoğu zaman da yardıma muhtaç duruma getirmektedir.
Bizler toplum olarak birbirimize karşı sorumluklarımızın bilincindeyiz. Sağduyulu olduğumuz gibi ayrıca, dayanışma ve yardımlaşma geleneğiyle yetiştirilmemizin de bunda büyük payı bulunmaktadır.
İşte bu bağlamda bizim bu günlerimize ve bulunduğumuz durumumuza erişmemizi sağlayan yaşlılarımızın yanında olmak, yakınlık göstermek, ihtiyaçlarını giderip, gereksinimlerine destek vermek ve her konuda yardım elimizi uzatmak başlıca sorumluluğumuzdur.
Onların sorunlarına çözüm sağlamalı, yaşamın ağırlığını omuzlarından, sırtlarından almalıyız. Bu da aynı zamanda gelecek kuşaklara aktarmamız gereken hem gelenek ve görenek hem de örnek teşkil edecek davranışımızdır.
O pamuk saçları okşayıp, yumuşacık elleri, tıpkı onların biz bebekken, bize yaptığı gibi, avucumuzda sımsıkı tutmalıyız.
Tüm yaşlılarımızın saygı ve hürmetle ellerinden öpüyorum.
Sevgi ve saygılarımla..
Fatma Marmara






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!