• resmi ilanlar
Fevzi Saçlı

SAYIN HOCAM

30.03.2013 00:26:12

Sayın hocam yıllardır memleketimizi tanıtalım diye başvurmadığımız bir yol kalmadığı halde, iletişim araçlarının bu denli geliştiği bir çağda bile haritada memleketimizin yerini bulamayanların olduğu bir dünyada yaşadığımızın farkındasınız herhalde.

Memleketimizi dünya milletlerine tanıtmanın ne denli önemli olduğu bilincine varan, memleketimizi yönetenlerce bir “TC Kültür ve turizm bakanlığı” kurulmuştur. Bu bakanlık yetkileri memleketimizi tanıtabilmek için neler yapmadılar ki?

Malumunuz, gerek hava yoluyla, gerekse deniz yoluyla memleketimize gelen turistleri düğün bayram varmış gibi folklor ekipleriyle karşıladığımız halde paralı turistler diğer memleketlere giderken, dünya turizminden bizim payımıza ne yazık ki Sultanahmet’te gitar çalarak bizim insanımızdan topladıkları paralarla bizim memleketimizi gezenler düştüler.

Rahmetli Özal’ın bazı hamleleriyle memleketimiz biraz tanındı. Rahmetli, Türk devletlerinden 10.000 öğrenci getirip önce kardeşlerin birbirini tanımasını sağlamayı düşünürken, üniversiteye giriş sınavında başarılı olamayanlar “Siz gelmeseydiniz biz şimdi okuyor olurduk” diyerek gelenlere karşı yapılan aksi propagandalar ile Özal sonrası hükümetlerinde gelen bu öğrencilere sıcak bakmaması dolayısıyla bu tanıtma tamamen Türkiye aleyhine olarak sonuçlandı.

Gelen öğrencilere gösterilen bu reaksiyonu Ege’ye ve Antalya’ya yerleşen yabancıları göstermediler. Zira bizler batının medeniyetini isterken, medeniyetine sırt çevirip batı hayranlığı zirve yaptı.    

Bir yandan Rahmetli Özal memleketi tanıtmak için çırpınırken daha doğrusu gelen Avrupalılar bu memleketin bakir sahalarını görünce şaşırıp kaldılar ve de memleketimizin harika doğa güzelliklerine sahip bölgelerine yerleşip kaldılar.

Yine Rahmetli Özal uçaklar dolusu iş adamıyla muhtelif yerlerini ziyaret etti. Bu ziyaretler bir yandan memleketimizin tanınmasına vesile olurken, diğer yandan da iş adamlarımıza Türkiye dışında da bir dünya olduğunu öğretti.

Sayın hocam malumunuz devrimizde bir futbol çılgınlığı yaşanıyor. Bu çılgınlığın nedenini ben bilemem. Ama sizin uzmanlık dalınız tıp olduğuna göre bunun nedenlerine az da olsa kafa yormuşsunuzdur. Bu çılgınlığı bundan kırk yıl önce bana tıpla uzaktan yakından alakası olmayan yaşlı bir amca: “Bir yuvarlak yirmi iki manyak yüzbinlerce avanak” olarak tarif etmişti.

Rektörü bulunduğunuz üniversitenin bulunduğu Kayseri de bir ilaç fabrikası kurulması için lüzumlu olan paraya bir futbolcu alınmasını örnek göstererek haklı olarak serzenişte bulunuyorsunuz. Kendi açınızda yerden göğe kadar haklısınız.

Ama madalyonun diğer tarafından baktığınızda da bana göre oturup biraz düşünmeniz gerekecek.                                              Zira sizin kurulmasını arzu ettiğiniz ilaç fabrikasına ihtiyacı olduğu kadar memleketimizin de reklama da ihtiyacının olduğunu bilmeniz gerekir.

Malumunuz iş memleketi tanıtma meselesi olunca her konudan faydalanmak gerekir. Hem de öyle ki habbeyi kubbe yaparak değerlendirmek gerekir.

Hocam reklamın ne denli etkili bir silah olduğunun farkına varan illegal örgütleri bile kendilerinin göründüklerinden daha güçlü olduklarının reklamını yapabilmek için biliyorsunuz intihara bile kalkışıyorlar. Bu uğurda intihar edebilecek aptalları bulmakta da pek güçlük çekmiyorlar.

Sizin çok abartılı bulduğunuz o transferler sayesinde, dünyanın en büyük yazılı ve görsel basınlarında bu futbolculara ödenecek paraların iki katını bile verseniz, Türkiye’den bu denli olumlu bahsettirmeniz inanın imkânsızdı. Üç kıtada at koşturan Osmanlı bile bu denli bir sansasyon yaratmamıştı dünyada. İletişim araçları sayesinde eskilerin tabiriyle bu transferleri Mısırdaki sağır sultan bile duyarak Türkiye’nin lehinde bir şeyler söylemek lüzumunu hissetti. Keşke Türkiye birinci lig takımları aynı şekilde transferler yaparak dünyada sansasyon yaratarak Türkiye isminin, tüm dünyanın beynine kazıması en büyük dileğimizdir.

T.C. Kültür ve Tüm turizm bakanlığı, yıllar yılı uğraşmasına rağmen, bu havayı sağlayamadığı için bu lehte havayı sağlayanlara, bu transferlerden dolayı her ne kadar bir katkıda bulunmasa da hiç olmazsa bir teşekkürü çok görmemesi gerekir.

Hocam o iki transfere takılıp kalma. Siz bu transferleri bir yana bırakarak, iskeleyi ayakta tutan kolonların deniz suyunun içinde hiç fark edilmeden korozyona uğraması gibi korozyona uğrayan ve de kimsenin farkında olmadığı nice kayıpları var ki memleket açısından bakacak olursak, her yıl sizin düşündüğünüz fabrika gibi en azından on fabrika kuracak, âmâ toz olup giden kayıplara bir bakın.

Bakın hocam 17milyon Km karelik bir alana sahip ve bizim nüfusumuzun neredeyse üç katı nüfusu olan Rusya 450 (Duma) milletvekiliyle, 175 üyeli (federal meclis üyesi)tarafından yönetiliyor. Putin’in, bahsi geçen federal meclis üyelerinin de yakın bir gelecekte defterini düreceği sanılıyor.

Parlamentomuzda, ilk girdiği gün yemin merasiminde yemin ettikten sonra, bir daha sesi soluğu çıkmayanlara yapılan ödemelerin tutarı, sanırım sizin fabrika kurmak için ihtiyaç duyduğunuz paradan fazla olduğunu biliyorsunuzdur.

Bu örnek yeter sanırım hocam.

HOŞÇA KALIN

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: