Devletin Valisine açık mektup

03.09.2012 19:10:10

Bolu Gazeteciler Cemiyeti (BGC) Genel Kurulu geçtiğimiz Cuma günü yapıldı. Mesleki dayanışmanın ön planda olduğu, sonrasında hiçbir kırgınlığın ya da küskünlüğün yaşanmadığı genel kuruldan aklımda kalan iki önemli şey; BGC yeni Başkanı Caner Güngör’ün basın çalışanları için açıkladığı projeleri ve Vali İbrahim Özçimen’in kürsüden yaptığı konuşmalar.

Vali Özçimen o gün klişe sözler sarf etmek istememiş, içinden gelenleri ifade etmişti. Konuşmalarının hazırlıklı olmadığı besbelliydi.

Konuşma sonrası kendisini heyecanlanarak alkışladım. Sonrasında verdiğim kısa çay molasında söylediklerini bir kez daha düşündüm.

Aslında olması gerekenleri talep etmişti Vali. Neydi isteği?

“Gerçekten çok ciddi bir ihtiyaç içerisindeyim. Kanaatim, kalite. Gazetelerde, gazetecilerde aranan kalite, inanın Vali’de aranacak kaliteden daha az önemli değil.”

Vali, kaliteyi Bolu yerel basını için istiyor!

Düşündürücü.

Demek ortada kalitesiz bir durum var.

Devletin valisi bu talebinde haklı, hem de sonuna kadar. Bolu basınında son günlerdeki dezenformasyon doruklara tırmandı.

Bolu basınında diyorum. Çünkü dezenformasyona neden olanlar gazeteci değiller, dikkat çekiyorum.

Peki, kim bunlar?

Geçimini gazetecilikle sağlamayıp, 7/24 vatandaşa haber ulaştırma kaygısı taşımayıp, kendilerine zimmetli köşelerden birbirlerine salvolarıyla gündeme gelen, bu sayede popüler hale geldiklerini düşünen kimseler. Ancak meslekleri kesinlikle gazetecilik değil…

Ve Vali bu kimseleri kastederek Bolu basını için kalite çağrısı yapmakta. Rahatsızlığı sözlerinden ve sözlerini sarf ediş biçiminden de belli.

Ancak o gün önceden oluşturulmuş programına gitmek üzere genel kurul salonunda ayrılan Vali’ye meslektaşlarımın huzurunda bir sitemimi kendisine iletemedim. Şimdi söylüyorum.

Sayın valim; meslekteki 9’uncu yılım ve Bolu’daki gazetecilik serüvenimin ise henüz 4’üncü yılındayım. Karşılaştığım manzara hep aynı. Siyasiler ya da bürokratlar, hiç fark etmez. Gündeme dair, Bolu’ya dair, bu topraklarda yaşayan insanlara dair… Her konuda değil misiniz görüş alışverişinde bulunurken, gazetecilere değil de, kalitesizlere açıklama yapma ihtiyacı hisseden? Sizler değil mi, basın deyince akıllarına önce gazeteciler değil de, şikayetçi olduğunuz kalitesizler gelen?

Bolu yerel basınında da sorumluluk siz de… Bu kalitesizlerin birbirlerine ettikleri hakaretleri görmezden gelmekte sizlerin elinde, yazıp imzalayacağınız bir evrakla bunları uyarmakta…

Sürçü lisan ettiysem affola. Talebinize karşılık talebimi uygulayıp uygulamamayı sizler bilirsiniz. Bu sözlerim ister Gazeteci Mehmet Korkusuz olarak, ister BGC Yönetim Kurulu Üyesi olarak, ister vatandaş Mehmet olarak buradan size bildiriyorum.

Biz gazeteciler bu bahsettiklerimle artık aynı kefeye konulmak istemiyoruz.

Saygılarımla