
Fatma Marmara
boluexpress@hotmail.com
Ben gelmedim dava için, benim işim sevi için
Dost'un evi gönüllerdir, gönüller yapmağa geldim (Yunus Emre)

Keşke herkes gönüller yapmaya gelse.
Bir böyle iyiliklerle hatırlanmak var, birde kötülüklerle hatırlanmak var.
Kimileri de tarihe, eli kanlı terör örgütü ve onlara her türlü desteği sağlayanlar olarak geçti, böyle de hatırlanacaklar.
Öyle kötü bir zaman ve günlerdeyiz ki güç gösterisi, doymazlık, yetinmezlik, bencilliğe ve çıkarlara dair her şey var günümüzde. Her bir basamağa tırmanmaya çalışırken insanoğlu, birilerinin kanından, gözyaşından, hayatından alarak bunu yapıyor.
Birileri, güya düşündüğüne inandığı kendi insanının yaşamını dar ve yok ediyor.

Halk oraya geri dönse bile nasıl yaşayacak ki o bölgede.
Nerede, nasıl, hangi evde oturacak?
Her bir köşesi, kapı altı, dolap içi, kaldırım, cadde, merdiven, çatı, baca, bahçe her taraf patlayıcıyla döşenmişken neyin üzerinde ve nasıl rahat oturacak?
Nereden, nasıl bir patlayıcının çıkacağını bilmeden, diken üzerinde yaşamak. Her yerden, bebek beşiğinden bile patlayıcı çıkıyor.

Cuma günü karne sevinci yaşandı okullarda. Ama harap olan o bölgelerde ki çocuklar bunu yaşayamadığı gibi birde bir okulun bahçesinde karne almak için bekleyen öğrencilerin üzerine bomba attılar.
Sözde halkını düşünüyor görünenler, ne istiyorsunuz o masum çocuklardan?
Doğuda kaynayan kazanı söndürmek yerine, altına sürekli odun atılıyor bazı güçler. İnsansız hava aracının bile teröristlerin ellerinde olduğunu, Irak’ta pazarda silahların satıldığını okuyor, duyuyoruz basından. Çocukların ellerinde ise oyuncak yerine boş kovanlar, fünyeler.
Yok, şu mezhep bu mezhep, yok, şu örgüt bu örgüt, çıkarları için çatışmalar, bölünmeler, anlaşmazlıklar, o neden, bu neden; diyorum ya sığamadık yeryüzüne.

Yurdumuz ve yurdumuzun etrafı ateşten gömlekken, bizse hala içerde guruplaşmaları sürdürmeye devam ediyor, didişip duruyor, ağza alınmayacak cümleler kuruyor, hakaretler ediyoruz.
Bir paylaşım altındaki yorumları okumaya kalktığınızda, iğrenç küfürler, kelimelerle karşılaşıyorsunuz.
Birlik ve beraberlik içinde olup kenetlenmemiz gerekirken, biz içimizde birbirimizi yiyoruz. Kültürümüzü, kişiliğimizi yok ediyoruz. Bizi parçalayıp bölmek isteyenlere de bu imkânı altın tepside sunuyoruz.
Sevgi ve saygılarımla…
Fatma Marmara
Fotoğraflar alıntıdır.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!