Şair ve Şiir

17.04.2014 00:00:01

Efenim, bu hafta bir konuğumuz var. Şair, yazar, düşünür, emekli, yönetici, baba ve eş olan Hasan ARICAN bize ‘’Şair ve Şiir’’ hakkında bilgi veriyor. Ben sözü üstat’a bırakıyorum. Keyifli okumalar…

…

“Şairlerin nefesleri Cennetin anahtarıdır.”

-Hazreti Muhammed-

Herkesin bildiği üzere, kısaca şairin tanımı: Şiir yazan kimse… ‘Ozan, âşık, güfteci’ diyebileceğimiz insanların da şiir yazdıkları malumdur. Her ne kadar ozanın, aşığın ve güftecinin şiirlerinin temaları birbirine göre farklılıklar göstere bile, ortak yönleri şiir yazıyor olmalarıdır, nazım türü yazıyor olmalarıdır.

Edebiyatımızın bu güne kadar gelişini 3 dönemde ele almak mümkündür:

1- İslamlıktan önceki Türk Edebiyatı (ilk dönem)

2- İslamlıktan sonraki Türk Edebiyatı (orta dönem)

3- Batıya Yönelmiş Türk Edebiyatı (son dönem)

Şiir yönünden edebiyatımızı üç dönemde inceliyor olsak bile, örneğin: Batıya Yönelmiş Türk Edebiyatı döneminde, ilk dönem ve orta dönemdeki şiir türleri ortadan kalkmamıştır. Ozanlarımız ve âşıklarımız ilk dönemdeki şiir türlerini daha da geliştirerek günümüzde devam ettirmektedirler. Orta dönem şiirlerimizde yeni eserler ortaya koyma durumu çok az olmakla birlikte mevcut eserler yaşamlarını sürdürmektedir. Batıya yönelen dönemdeki şiir türlerimiz günümüzde olabildiğince gelişimini sürdürmektedir ve rağbet görmektedir.

Serbest ölçülü şiirlerin müzikleştirilmesi mümkün değildir. Güçlü anlamlar yüklenmiş cümleler serbest ölçülü şiirleri okumaya veya dinlemeye istek uyandırır; bu sayede de okuyucuya ve dinleyiciye haz verir.

Şiirlerin müzikleştirilerek halka sunulması esnasında kullanılan enstrümanlar da farklılık göstermektedir: Bunu söylemekle Türk Halk müziğinde, Türk Sanat müziğinde ve batı müziğinde kullanılan müzik aletleri kastedilmektedir.

Ticari amaçla yazılan şiirler bestelenir ve kısa sürede adeta yok olur, ya da unutulur. Oysa halkın kültürüne ilişkin ortaya çıkmış olan bu konudaki eserlerin kalıcı olma ihtimali daha fazladır. Halkın, ulusun duygu ve düşüncelerini, milli duygularını, sorunlarını dile getiren eserler ise ölümsüzdür. Kahramanlıkla ilgili şiirleri de unutulmayanların arasında göstermek gerekir.

Şairlerin nefesleri Cennetin kapısını açacak anahtar olduğuna göre, o şairlerin nefeslerinden faydalananlar da Cennetin kapısını aralamış olacaklardır. Bu şiirler kişisellikten kendilerini arındırıp toplumdaki tüm kesimlerin benimsemesi ölçüsünde önemlidir. Ahlâken, vicdanen halkı doğruya yönlendirebilen şairlere ne mutlu… İşte onlardır ki Cennetin anahtarını tüm insanlığa sunmaktadır.

Dipnot: Her şeyin emek sarf ederek değil de hazırdan alınarak elde edilen günümüzde artık şiirler de insanların duygularını kaybetmiş durumda. Hasan ARICAN’a yazısından dolayı teşekkür ediyoruz. Umarım yazdığınız şiirler gönlünüzün bam telinden gelir…

YORUMLAR (Toplam 2 yorum)

Ayşe Kudu (24.04.2014 16:41:18)

Yazinizi bizimle paylastiginiz icin asil ben tesekkür ederim sayin Hasan ARICAN:) Mürekkebiniz hic kurumasin:))

Hasan Arıcan (18.04.2014 04:18:09)

Şair ve şiir konulu yazımın Bolu Expres Gazetesinde yayınlanmasına vesile olan bu gazetenin köşe yazarı Sayın Ayşe KUDUya içtenlikle teşekkür ediyorum. Kendilerine bol yazılı günler...