KİMLİĞE SAYGI TABİİDİR ANCAK, ÖNCE İNSANA SAYGILI OLACAĞIZ

11.01.2013 00:12:55

Sayın okurlar,

Biz ne kadar yazarsak yazalım, ne kadar söylersek söyleyelim, etkin kökenlik, kimliklerden hareket, ayrışımcılık her nedense bitmek bilmiyor. Hiç demiyoruz ki, biz evvela insanız. Bunun Kürd’ü, Çerkez’i, Laz’ı, Alevi’si, Sünni’si, Boşnak’ı velhasıl hepside cenabı hakkın yarattığı kullar değil mi? Kimlikler üzerinden hareket edilirse, ileride kutuplaşmaların olacağı ve telafisi mümkün olmayan yaraların açılacağını da gözden uzak tutmamak lazımdır.( YANİ BEN AĞA, SEN AĞA, İYİ GÜZEL DE BU İNEĞİ KİM SAĞA). BEN ÖLÜRSEM YARE NE, YAR ÖLÜRSE ÇARE NE? Benim ciğerimin yandığı, sakalımın alev aldığı yerde, sen kalkar sigara yakmaya kalkarsan, ortada ne sevgi ne saygı ne huzur ne güven ne de itimat müessesesi kalır.(MESKENETTİR YAKIŞAN İNSANA, ÇÜNKÜ, BENLİK YAKIŞIR ŞEYTANA). İnsanlar fen fen, çeşit çeşittir. YANİ, KİMLİK AYRI ŞEY, İNSANCA DÜŞÜNMEK VE ADAM GİBİ ADAM OLMAK FARKLI ŞEYLERDİR. Bugüne kadar, belaların çoğu, (bizdendi, sizdendi, ondandı felsefesinden çıkmadı mı)? Özetle, kardeşliğin, samimiyetin, dostluğun öte yandan sanatın, sanatkarın, ilmin, bilimin ayrıştırılması, kimliği, ayrımcılığı olur mu? Örneğin, bir camiaya, bir cemaate her ne suretle olursa olsun, evvela insan olmak açısından bakılır. Ancak, yaşantısına, inancına da yine bu anlamda saygı duymak gerekir. Bildiğimiz kadar, bu düşünce, fazilet erbabı insanların işidir. Dertler birlikte çözülür, huzur, güven ve zafer birlikte sağlanır.

Hani derler ya, bir elin nesi var iki elin sesi var. Kısaca köşe yazımızı şöyle tamamlayalım, insan olmanın, insanca yaşamanın, bundan böyle onurlu hayatın faziletli dünyanın yapıcıları adam gibi adam olanlarla sağlanır.