• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

BÜYÜK KÜÇÜK (NEYE GÖRE)

07.12.2012 00:12:41

 

Sayın Okurlar:

Aslında, halkımızın deyimi ile 13. y.y’dan günümüze kadar, büyük olma meselesi Allah-a mahsustur derler. Genelde, büyük ve küçük kelimelerini zaman zaman çok kullanırız. İlk bakışta, anlamı da, kapsama da belli, ancak çoğu kez, büyük ve küçük kelimelerini konunun tam karşılığı olarak kullanabiliyor muyuz? Örneğin; Kebapçı İskendere, hiç de büyük İskender denmez. Öte yandan, kâinatın efendisi sözü, sadece Yüce Peygambere karşı kullanılır. Türkülerlimiz de yer alan “ağam Süleyman, paşam Süleymana da” dizelerde muhteşem Süleyman tabiri geçmez. Burada, önemli olan konu, büyüklüğün iz barakanlar sınıfına girmiş olmasıdır. Yani; hayatında, fazilet erbabı olmayan, olgun, mütevazi ve saygın hayatı yaşayamayan öte yandan eğitim ve öğretimle beraber tecrübelerden nasibini almayan, saniyen, hayat çizgisinde fevkalade eserleri bulunmayan kimseye büyük denmez. Büyük böyle olursa, küçük de aşağı yukarı bunun tersi olur. Örneğin; akıllı insan, kafesin büyüklüğüne bakmaz. İçindeki kuşa bakar. Kavak ağacı da çok uzundur ve güzeldir ama gel gelelim gölgesi yoktur. Durum böyle olunca, elbette ki büyük dağların büyük dumanı olacaktır. Nitekim, büyük lokma yenilir ama büyük laflar kolay kolay söylenmez. Rahmetli, Mehmet Akif Ersoy Şairimiz de bu konuda şöyle söylüyor;

İHTİYAR AMCANI DİNLER MİSİN, OĞLUM NEVRUZ,

NE BÜYÜK SÖYLE, NE ÇOK SÖYLE, YİĞİT İŞTE GEREK,

Sayın Okurlar;

Bilge insanlar da, arifler de, söz, olgunluk, tevazu, velhasıl tüm güzellikler doğruluklar birlikte yaşanır. Küçükler hata işleye bilir, büyüklük odur ki bunları zaman zaman hoş görür, bağışlar. KÜÇÜK ÖLÇEKLERLE AMBAR DOLMAZ, KÜÇÜKLER, HER NE KADAR SEVİLSEDE O BİR ANLAMDA ŞEKLİDİR. (KÜPE GİRMEDEN, HEMEN SİRKE GÖRÜNMEK İSTEYEN KAFANIN NERESİ BÜYÜK OLUR? YİNE TEŞBİHTE HATA OLMAZSA (ÖKÜZ OLMADAN KANIYA KOŞULAN DANANIN HER TARAFI BÜYÜK OLSA NE OLACAK?) Kaldı ki gücü ve kuvveti o kanıyı çekmeye ve boyundurluğa girmeye müsait değil. Küçük ve sığ sularda büyük balık olmaz. Özetle; AKLIN, İZANIN, HAYANIN, EĞİTİMİN, İNANCIN, TECRÜBENİN, ESERLERİN BULUNMADIĞI BİR YERDE NE BÜYÜK OLR NE KÜÇÜK OLUR. BÜYÜĞÜM DEMEKLE BÜYÜK OLUNMAZ. BIRAKALIMDA BUNU BİLENLER, GÖRENLER, ANLAYANLAR TAKDİR ETSİN. (ÖLÜRSEK YER BEĞENSİN, KALIRSAK EL BEĞENSİN. TOPRAK DOSTUR. ALLAH POSTUR.)

KÖŞEMDEN BİR GÜNCELLEME

(kararı siz verin)

DOKUNULMAZLIK

Efendim;

Son günler de dokunulmazlık, gündemden düşmüyor. Bildiğimiz o dur ki her mesleğin, her branşın kendine göre bir güzelliği ve onuru vardır. Dolayısıyla bütün meslekler az veya çok insanlık alemine fayda sağlar. BİZİM, VEKİLEDE İHTİYACIMIZ VARDIR, KEFİLEDE. YETER Kİ HİZMETLER ADIYLA, ŞANIYLA VE KAPSAMIYLA UYGULANSIN. BU DOKUNULMAZLIK NEDİR ALLAH AŞKINA. Hak-hukuk, Adalet, Eşitlik gibi aynı paralel de ki kavramlarda insan için, bir ayrıcalık, bir imtiyaz söz konusu olabilir mi? Uzatmaya gerek yok. HAKLI HAKLIDIR, SUÇLU SUÇLUDUR. Bir insan ki Allah’ın ve kulun nezdin de MÜKEMMELSE, ONUN ZATEN KENDİSİ BİR KANUNDUR. DOKUNULMAZLIĞA NE İHTİYAÇ VARDIR Kİ? Yani; Allah korusun ben bir suç işleyeceğim, suçum resmen sabit olacak, arkasından dokunulmazlığım var diyeceğim. Niye? Gel de şimdi rahmetli İsmet İnönü şu sözünü hatırlama;

HADİ CANIM SENDE

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: