• resmi ilanlar
Dr.Ahsen SAÇLI

TOPRAK “ANAMIZ”! (1)

28.03.2012 19:54:16


Toprak gerçekten de “anamız”dır.  Çünkü topraktan yiyeceğimizi sağlarız, üzerinde yaşarız, üstelik et gereksinmemizi sağladığımız hayvanlar da toprakta yetişen bitkilerle beslenir.

Toprak özellikleri dolayısıyla sekiz sınıfa ayrılmaktadır. İlk dört sınıf toprak tarımsal üretime uygun topraktır. Ülkemizde tarım arazisi olarak kullanılabilecek olan toprakların yalnızca beşte biri birinci sınıf topraktır ve biz asıl ürün elde edeceğimiz birinci ve ikinci sınıf olan toprağın üzerine sanayi tesisleri ve konutlar yapmaktayız. Ayrıca her yıl neredeyse Kıbrıs kadar toprağı erozyonla kaybetmekteyiz. Tüm bunlara ilave olarak, dinlendirmeden sık yapılan ekimler, toprağı tanımadan zirai ilaçlama, salma sulama, kirlenmiş sular, katı atıklar, çöpler, orman yangınları, asit yağmurları, radyoaktif atıklar ve radyoaktif madde içeren yağmurlar gibi pek çok nedenle topraklarımızı mahvetmekteyiz.

İlkokuldayken bize Türkiye’nin gıda maddeleri üretiminde kendi kendine yetebilen nadir ülkelerden biri olduğu öğretilirdi. Yeni dünya düzeninin ve ekonomik sistemin etkisiyle ortaya çıkan değişimler hayatımızın her noktasını etkilediği gibi elbette ki toprağımızı da etkiledi. En başta kırsalda yaşayan nüfusun kentlileştirilmesi, tarımla uğraşan nüfusun sayısının düşürülmesi gelişmiş ülke olmanın kriterlerinden biri olarak kabul edilmeye başlandı. Bu durum tüm dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de uygulamaya konuldu. Tarım desteklerinde yeni ve birçoğu hatalı sistemlerin getirilmesi, birinci sınıf tarım topraklarının sanayiye ve yerleşime açılması, kıyı bölgelerinde yine birinci sınıf tarım arazilerinin turizme açılması gibi birçok politika uygulanmaya başladı. 90’lı yılların başlarından itibaren sistemli bir şekilde büyük tarım işletmelerinin tarım yapması, küçük ve orta ölçekli çiftçilerin bu işlerden çekilmesi üzerine kurgulanan bu oyuna bir de bilinçsiz tarım yapılması eklenince, ülkemiz tarımı bitme noktasının eşiğine geldi.

Cumhuriyetimizin ilk yıllarında kurulmuş olan Tarımsal Araştırma Enstitüleri bir bir kapatıldı. Yerli tohum üretimi neredeyse bitti. Genetik olarak değiştirilmiş tohumlar ucuz olarak ülke pazarına sunuldu. Örneğin “Terminatör” tohum hem ucuz hem de gübre ve ilaç istemiyor reklamıyla piyasa girdi. Bir baktık ki meğer bu tohumlar topraktaki tüm mineralleri söküp alıyor ve bir sonraki seneye ürün verecek toprak verimliliği kalmıyormuş. Ayrıca 90’lı yılların sonunda T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı toprak analizleri yapabilecek donanımlı araçları il müdürlüklerine gönderdi. Acaba ülkemizdeki toprakların ne kadarının analizi yapıldı ve çiftçilerimiz doğru gübreyi kullanıyor mu?

Dr. Ahsen SAÇLI         

 

YORUMLAR  (Toplam 1 yorum)

  • kemal  (03.04.2012 05:56:42)

    toprak ile ilgili yazınızı çok beğendim,mesleğinizi tam olarak bilmiyorum ama özellikle boluda hayvansal gübrenin özeliklede kanatlı gübresi kullanımının olumsuz etkisi üzerine(antibiyotik,çeltik,amonyak)biryazı kaleme alabilirseniz memnun olurum ziraat müh.

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Yazarın son yazıları

    Yazarın TÜM YAZILARI

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: