DOKUNULMAZLIK YİNE GÜNDEMDE

30.04.2008 00:48:50 Sayın okurlar; Dün, CHP Kongresinde Sayın Baykal dokunulmazlığın kaldırılmasını bir kez daha savundu. Bildiğim kadarıyla, dokunulmazlığın kaldırılması mevzuu, her defasında gündeme gelir, konuşulur ve orada biter. Sonuç yok. Böylece, el elde, baş başda kalır. Peki! Nedir bu dokunulmazlık? Adı üzerinde (dokunmayacaksın) NEDEN? Sayın okurlar: Bu memleketin her kurum ve kuruluşunda yüz binlerce insan görev yapıyor. Çalışanlar, hangi yasaya bağımlı olursa olsun, suç işlediğinde yargılanıyor. Bunlarında görevleri, sorumlulukları, yetkileri, bu ülkenin sağlıklı yürümesine yönelik değil mi? Hizmet her yerde hizmettir. Örneğin; öğretmen, avukat, ticaret erbabı kimseler, sanatçılar, akademisyenler vs. Bunlarda insan, bunlarda kendi aralarında hizmet veren kimseler. ÖYLEYSE BU İMTİYAZ NEREDEN ÇIKIYOR? Bir insan, doğru ve dürüst çalıştıktan sonra, evvela kendisi bir kanun olur. Yani hiçbir suçlunun; vekili, vükelası, ukalası olmaz. Kısaca suç suçtur, suçlu suçludur. Geleceksin hakkını hukukunu adaletin içinde savunacaksın. En adilanesi ve doğrusu da budur. ( Altın leğenin, kan kusan insana faydası yoktur.) Bir insan, doğru olduktan sonra, suçunun da, sevabının da, hesabını vermekten neden kaçsın? Bunları da bir tarafa bırakalım. Yarın ilahi adalet yakasına mutlaka ve mutlaka yapışacaktır. Netice itibariyle insan, helal işler ise sevabını, haram işlerse azabının hesabını sonunda verecektir. Hakkı tanımayanlar Allah yolundan sapmışlardır. Sahte ve hakiki altının değeri kuru ve boş laflarla değil, mihenkte belli olur. Kemal sahibi herkes bunu böyle düşünür. Ateş Hz. İbrahim?i yakmamıştır. Çünkü, o Allah?ın çok seçkin bir kuluydu. OLAY BUDUR. Suçlu, adaletin önündeyken yani hesabını verirken, makamının, sıfatının veya saltanatının ne özelliği var? Kaderle cenk etmek cihat değildir. Âlim ve adil insanlar, daima mana olmuşlardır. Dolayısıyla bunlar, aşağıda, yukarıda, yakında, uzakta değil, gerçek mananın içinde yer almışlardır. Kısas kıyamete kalmaz derler. Aziz aklın, doğru düşünen gözünü, (kaza örtmedikçe), hangi tuzak olursa olsun, havadan da görülür. (Suçu işleyeceğiz, arkasından dokunulmazlığım var diyeceğiz.) Böyle bir mantık ve düşünce olur mu? Bu yorumlar daha da uzayabilir. Ancak, yanlış emsal teşkil eden her hadise başka hadiselerde beraberinde sürükler. Aklın yolu birdir. Millet, kafiyeye, Hatice?ye değil, neticeye bakıyor.