• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

SADELİK Mİ GÜZEL YAPMACIK OLMAK MI GÜZEL

13.04.2011 00:26:33

Sayın Okurlar;

Günümüzde, birilerine yeni yeni bir hal oluyor sanki. Konuşmalarından tutunda, giyim, kuşam, usul, erkan, hal ve hareketlere varana kadar (YAPMACIKLIK) sanki moda oldu. Örneğin ağzı eğerek, bükerek konuşmalar, lüzumundan fazla ses tonunu yükseltmeler, büyük küçük demeden seviyesiz ve adaba uymadan oturmalar vs. Pek tabii, bütün bunlar, benim şahsi bir konum olamaz. Bende biliyorum ki, herkes kendi ayıbıyla uğraşırsa başkalarının ayıplarını aramaya zaman bulamaz. Ancak, olay her zaman bu kişilerde bitmiyor ki, onlarla bağımlı değil ki. Bu yüce milletin çoluğu çocuğu var ve yeni yetişen gençliğimize de güzel örnekler vermek lüzumuna inanıyorum. Örneğin, konuşmalar arasında, sert ve adaba uygun olmayan sözler. Bilhassa (YAV) kelimesi. Ağızlara, dillere adeta demirbaş olmuş. Özellikle, bayanlara hiç mi hiç yakışmıyor. Her neyse, ben yazıma genelde bu konudaki düşüncelerimle devam edeyim.

Sayın Okurlar;

Tedbir de noksan eyleyip takdire kabahat bulunmaz. Bunun için tedbir, her zaman takdire uymaz.

 

Olur mı, arif-i hükm-i ezel dilbeste tedbire,

Bedihidir ki uymaz, her zaman tedbir takdire.

 (Muallim Naci)

 

Bu arada, divan edebiyatımızın büyük şairi Nedim’i de anmadan geçmeyelim. Yolda, erkek mi kız mı olduğunu anlayamayan şair Nedim, şu sözü söylüyor. (BEN DE ANLAYAMADIM KIZMISIN OĞLANMISIN KAFİR.) Bu işler böyledir ve atalar güzel söyler. Utan utanmazdan kork korkmazdan. Bunun için olacak ki saygınlık, terbiye ve utanma mefhumu, düşünen insana verilmiştir. Nitekim utanma Pazar, mide’yi bozar. Gerçekten de arlanmaz, işkembe suratlı yüzde, söz ebeliği tükenmez. Sadeliğin, doğallığın adını, bu ne olduğu belirsizler şebeklik koydu herhalde. Hiç bilinmez ki doğallıkta, sadelikte, incelikte, faziletli olmakta açıklık ve sıcaklık vardır. Pespayelerin, şarlatanların işi ise dünya kurulduğundan beri, HİLE ve UTANMAZLIK olmuştur. İNSANLAR, SURETLE, ŞEKİLLE İNSAN OLSAYDI, AHMET İLE EBU CEHİL’de EŞİT OLURDU.

Çarpık ayakkabı, çarpık ayağa ne güzel uymuştur. Şeytanın, efsun ve efsanesi de doğru olmayan çarpık ve çatlak düşünceli, kurtlu gönüllere bir o kadar güzel yakışmıştır. İnsanoğlundan, maneviyat, akıl, ruh kayboldu mu geriye sadece et, kemik ve sinir kalır. Geçen yazımda da söylemiştim (Bunlar zaten kasapta da var.) Akıl, gönül, kalp aynası doğal, sade ve saf olmalı ki orada çirkin suratlar güzel suratlardan ayırt edilebilsin. Örneğin, boya küpüne batmış, manasız aşırı cilalı yüz. Otomobil farı gibi parlayan göz. Nezaketten uzak seviyesiz söz moda kabul edilmişse, artırmayalım onlarda kalsın. Böylesi daha iyi olur. Unutmayalım ki, eşeğin ölüme cüreti, hep eşekliğinden olmuştur. Boşuna dememişler (ALLAH BİR ADAMA BELA VERİRKEN EVVELA AKLINI ALIRMIŞ.) Bunun için aziz aklımız yüce Allah’a emanet olsun.

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: