• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

ÖĞÜT VERİLİR DE (KİM KİME VERİYOR?)

31.12.2010 00:41:34

   Sayın Okurlar;

   Öğüt vermek, bir başka anlamla, nasihatlerde bulunmak, elbette ki çok güzeldir. Öğüdü, aslında, yaşı, başı, engin bir tecrübesi, dolayısıyla, eğitimini de almış, her türlü şaibelerden uzak, doğru ve dürüst insanlardan dinlemek gerekir. Bu konuda verilen öğüt, çok faydalı, verimli olur. Birde, ne oldukları belirsiz, kaynağı, menşei belli olmayan şer güçlerin öğütleri vardır. Yani, insanoğlunu doğrudan, güzelden saptıran öğütler. Bunun içindir ki (doğru yolda giden bir adama, eğrisin demek, dünyanın en büyük alçaklığıdır.) Bunlar, evvela kendilerine öğüt verseler, çok daha faziletli olurlar. Kaldı ki, öğüt kime veriliyor? Çünkü nasihatler, çok cömertçe bağışlanır. Burada önemli bir konu da güzel öğütlerden serseriler değil, aziz aklın sahibi olanlar yararlanır. KÜÇÜK KARINCAYA BAKAR MISINIZ? HİÇ KİMSEYE BİŞEY SÖYLEMİYOR, SESİZ SEDASIZ, SADECE VE SADECE GİDİP GELİYOR. ANCAK, O ÇALIŞMA, O İŞ GÜZELLİĞİ, O HİZMET ANLAYIŞI, TAM BİR ÖĞÜT DEĞİLDİR DE NEDİR? ASLINDA ÖĞÜDÜ VERENDE, ALANDA, AZİZ AKLI KULLANMASINI BİLEN, ADAM GİBİ ADAM OLANA ÖĞÜTLER ZİNCİRİNDE MÜKEMMEL BİR ARMAĞANDIR. Kendisini beğenmiş, şeklin, yani özenti bozmalarının verdikleri öğüt, öğüdü dinleyenlere (rüzgâra karşı çalınmış bir ıslık gibidir.) ne demişler (bir musibet bin nasihatten daha iyidir.) Her nasılsa, çoğu kez, insanoğlu yaşlandıkça, öğüt verme gibi bir hastalığa tutuluyor. Bütün bunları bir nebze bırakalım. BİLDİĞİM ODUR Kİ, GÜZEL NASİHATLERİ TUTMAYANI MUSİBET TUTAR. Bazen de, güzel öğütler dinlenmez, dolayısıyla, mayası, hilkati, böyle veciz sözlere alışkın olmayanlar da, arızalı kafalarda, gider, gelir dalkavuğun, yalakanın öğütlerine takılır. Ondan sonra şifasını bulur. Dolayısıyla, KENDİM ETTİM KENDİM BULDUM, GÜL GİBİ SARARDIM, SOLDUM türküsünü söylemeye başlar. Yüce Allah, bir adama bela vereceği zaman evvela aklını alırmış. Üç kuruşluk bir düşüncenin sahibi, ömrü hayatında dört kuruşluk aklı buldu da, birde yetmiyormuş gibi arkasından öğüt vermesi kaldı. (Tilki deliğe sığmamış kuyruğuna çalı bağlamış.) Şimdiye kadar delinin sözüne, tavuğun eşinmesine, kim derman olabilmiş? ANLAMLI, ASALETLİ, FAZİLETLİ, ENGİN VE ZENGİN BİR KAFADA, ÖĞÜT, ELBETTEKİ HAZİNEDEN DAHA KIYMETLİDİR.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: