HAK VE HAKSIZLIK
22.10.2010 00:39:12
Sayın
okurlar;
Aziz Atatürk, bir sözünde, (hak
verilmez alınır) derken, büyük şairimiz Tevfik Fikret?te (hak
bildiğin yola yalnız gideceksin)
diyor.
Günümüzde, başta televizyonlar
olmak üzere medyadan, çeşitli basın ve yayın organlarından, haklılık
ve haksızlıkla ilgili şok haberleri duyuyoruz, görüyoruz haksızlıklar
karşısında, elbette ki bir insan olarak çok üzülüyoruz. ÖRNEKLERİN
SAYMAKLA BİTER Mİ? DELİNİN SÖZÜ, HALININ TOZU NASIL BİTMİYORSA BU
HAKSIZLIK KONUSUDA BİR YERDE DURMAK BİLMİYOR. Bilinmelidir ki,
kanunların bittiği yerde zulüm başlar. Daha kısa ve özetine girersek
(zalime zulümde adaletin ta kendisidir) diyebiliriz. Hiçbir zalim
bugüne kadar, HAKKI zincirlemenin yolunu bulamamıştır. Her hak, her
hukuk, kısaca adalet gücün her zaman üstünde yer almıştır. (haklı
olmak, haklı olduğunu bilmek ise, bir insanı ordu içerisinde dahi
güçlü yapar.) ( Ahmet Hamdi Tampınar. Her yaşayanın elbette ki bir
hakkı olacaktır. Hak edilerek kazanılan az bir şey, haksız olarak
kazanılan çok şeyden daha iyidir. (Hz. Muhammed) Haksızlığa baş
kaldırmayanlar ise, onlardan gelecek olan, her kötülüğe
katlanacaklardır.
Hakkın sillesinin
sedası yoktur,
Bir indimi, daha devası
yoktur.
(MEHMET AKİF
ERSOY)
Yine inancımız odur ki, masumlar,
mazlumlar bir gün nasıl olsa gülecektir. ANCAK KESİNLİKLE
BİLİNMELİDİR Kİ ZALİMİNDE NASIL OLSA DİŞİ SÖKÜLECEKTİR. Ticarette,
siyasette velhasıl konuların yanlış olduğu bir yerde insanoğlu netice
itibariyle hüsrana uğramıştır. Kaldı ki, kısas, kıyamete kalmaz.
Haksızlıkta bulunmak haksızlığa uğramaktan daha acıdır. Zulüm ile,
haksızlıkla abad olanların, akıbeti berbat olmuştur. Haksızlıkla,
zevk ve sefa, içerisinde salınmanın, gülmenin, eğlenmenin, yarın
ilahi adaletin tecellisinde acı acı inlemesi olacaktır. Mazlumun bir
ahı kaleyi deler öbür yanına da geçer. Allah?ın, vicdan, adalet ve
akıl kalesini yıkan baba yiğit daha dünyaya gelmedi. Her mazlumun
ahı, elbette ki tahttan indirir şah?ı. Unutmayalım ki toplumlar,
güven üzerine kurulmuştur. Güneş gibi, ay gibi, aydınlık, kararlı ve
gerçek olmayanlar, söğüt dalı gibi her rüzgarda sallanmaya devam
edecektir. Sallansa, veya salınsa ne olacak? Söğüt çok çiçek açtı
amma meyvesi yok. Adaletli olmak güvenilmek, sevilmekten daha da
güzeldir. Masumun bir ahını alan, bir dalını koparan hainin, bir gün
gelir, o ah, o dal midesine çivi gibi saplanır. Özetle unutmayalım ki
hak yerini er geç bulur.