FUTBOL SPOR MU, SAVAŞ MI?
08.03.2010 00:13:36
Sayın
okurlar,
Devlet, mevcut imkanlarıyla
stad yapmış. Buranın hizmeti için personel vermiş ve bu alanları spor
yapılsın diye futbola açmış. HANİ? NEREDE O GÜZEL SPOR. İnsanın
görüntülere bakınca spor demeye dili dahi varmıyor. Yani spordan
başka her rezalete benziyor. Taşlar, sopalar, sahanın içerisinde
atılan şişeler ve yabancı maddeler. Belki bunu kendini bilmeyen bir
grup insan yapıyor ama etkisinin ve tepkisinin ne sonuçlar
getirdiğini de televizyonlardan, canlı yayınlardan ibretle
görüyoruz.
Sayın
okurlar,
Aziz Atatürk, bir konuşmasında,
özetle ?ben sporcunun zeki, çevik ve akıllı olanını severim? diye bir
cümle kullanıyor. Gel de şimdi bu büyük devlet adamını hatırlama. Bir
insan ki, adap, ölçü, seviye ve denge bilmiyorsa, kazığını ve
yularını koparmış eşekten farksızdır. Hem çifte atacaktır, hem de
bağırıp çağıracaktır. Utanmasını bilmeyen kendini bilir mi? Burada
söylenecek bir güzel cümle daha var. ?BİRİNCİ HAKARETİ KABUL ETMEK,
İKİNCİYE DAVETİYE ÇIKARACAKTIR? hakem bir yerde yanlış karar da
vermiş olabilir. Hakemin kafasına taş atan bir kafa, bostanda mı
bitti? Her baş, her kafa akıllı düşüncede dil ile tartılır. Maça mı
geliyorsun, spora mı geliyorsun, yoksa savaşmaya mı geliyorsun?
Yapılanlar bir anlık hareket gibi görülebilir ama getirdiği ve
doğurduğu felaketlerin haddi hesabı yoktur. Netice itibarı ile, maddi
ve manevi bir sürü sıkıntı ve hüsrana maruz kalan masum insanlar,
masum seyirciler, masum spor severler. EVET; boş ite menzil olmaz.
İşte bunun içindir ki, bülbül ile karga bir kafese konmaz. Adam,
?Şer, hain, yaramaz, adi, kopuk ve Kanuni Sultan Süleyman Han?ın
mührünü çalan şeytandan daha korkunç? Yüzüne tükürsen nisan yağmuru
zannediyor. Bu yaramazları, bu şer güçleri, bir anda tespit ve teşhis
etmek elbette kolay değil. Kavun değil ki koklayacaksın. Her köpek
tüyünü değiştiriyor ama, huyunu değiştiren köpek yoktur. Bu iki
ayaklı uyuz insanların, ortaya koydukları zararlar az olmuyor ki.
Nitekim görev yapan hakemin kafası bir anda yarılıyor. Yine, bir
anlık itişmeden, kakışmadan insanlar eziliyor. Yıllarca evvel,
Sivas-Kayserispor maçında, sadece Sivas?tan 44 kişi ezilmekten ve
nefes alamamaktan ölmedi mi? Kork korkmazdan, utan utanmazdan. Aklı,
fikri, ağzı ve dilinin perdesi bozuk olanlarda, terbiye, zaten onu
çoktan terk etmiştir. Hiçbir deli arlanmaz, arlanan soylulardır. Deli
deliyi sever, danişment danişmenti. Kaldı ki, bunların Allah korusun
ıslahı da mümkün değildir. İnsanların arasında pervasızca dolaşan ve
kendini bilmez böyle şer, şeytan, gizli sıtma, yumuşak diken tayfası
nerden bakarsanız bakın, kursağının, hilkatinin gereği, İTLE
YATACAKTIR, BİTLE KALKACAKTIR. Çünkü mayası böyle istiyor.
Sayın
okurlar,
Burada insanın aklına bir soru
daha takılıyor. Suçlu her kim olursa olsun, bazen dikkat ediyorum.
Yaptığından utanmadığı gibi ayrıca korkmuyor da. Yani yakasına
yapışıldığında CİĞERİNİN YANACAĞINI BİLSE, ÖYLE TAHMİN EDİYORUM Kİ, O
HAKEMİN KAFASINA ATTIĞI TAŞI ELLEMEYE DAHİ CESARET EDEMEZ. BAŞINA
GELECEĞİ BİLİR. Serseri kafaların, tartılarında, işleri eksik,
akılları ise hep şaşkın çıkmıştır. Utanmaz, cibilliyetsiz ve arlanmaz
aklın özü, yaradılışındaki hususiyetten kaynaklanır. KÖPEK HAVLAR,
ASLAN KÜKRER, BÜLBÜL ÖTER, İNSAN DA DÜŞÜNÜR VE KONUŞUR. Pek tabi bu
düşünce insanı ve insanlığı bilene. Bundan böyle beyinleri kurtlu,
yüzleri kösele, dilleri bir karış kürek insanın zaten yaşarken yeri
boş. Düşünüyorum da Türkiye?yi yedi bölgeye ayırırken bir de
sekizinci bölge açsalardı da, böyle haşaratları bir arada
toplasalardı. Hiç değilse başkalarına zararları dokunmazdı. Ne
diyelim. Her kimse, Allah ıslah etsin.