• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

HADDİNİ BİLMEK

16.10.2009 00:17:26

   Sayın Okurlar;

   Siyaset arenasında, iktidar ve muhalefet arasındaki söz düellosu ? haddini bilmek? kavramına kadar zaman zaman da olsa hiddete ve şiddete dönüşüyor. Siyasiler, bazen çatışır, yeri ve zamanı geldiğinde de barışabilirler. Pek tabi, ölçü ve seviye bu konuda çok önemlidir. Aslında, denge ve söz söyleme sanatı insanoğlunun düşünce sistemindeki en önemli temel taşlarından birisidir.

   Sayın okurlar;

   Bildiğim odur ki, insanlar kendinden iyilere yer vermesini düşünmek zorundadır. Büyük balıklar, sularda derinlik ararken, küçük balıklar da sahile yakın durmasını bileceklerdir. MÜKEMMEL, MAKUL VE SALİM bir kafa istiyorsak, kâinatın idareciliğinden de istifade etmemiz gerekir. Bir gerçekte odur ki, insanlar düşecekleri yere çıkmamalıdır. Konuşmadan evvel düşünmek, hareket etmeden evvel ölçmek insana has bir özelliktir. Ne acıdır ki ?İHTİRAS? bir insanın yakasına yapıştı mı MANTIK ağlayarak ve tehlikeyi de haber vererek onu takibe başlıyor. Hangi yaşın, hangi mesleğin insanı olursak olalım, evvel emirde, ilk dikkat edilecek şey, insanın kendisini tanımasıdır. Milletin vekili, olmuş ve onun hizmetine kendisini adamış kimselerin bu vekâleti, büyük bir vakarla, onurla taşımaları asaletlerini ve faziletlerini daha da güçlendirecektir. Bundan böyle kendilerine verilen bu ulvî görevi, evvela mensubu bulunduğu halkının adına kullandıklarını bilmeleri bu anlamda çok önemlidir. Herkes gibi, bizim de yaşantımızda zaman zaman az da olsa hatalarımız olmuştur. Önemli olan, aynı hatayı tekrar etmemektir. Kendi kendinin hâkimi olamayan bir kimse, evvela hür değildir. Bunun için, insanların, hiddetine, şiddetine özellikle de nefsine hâkim olmaları belki de zaferlerin en büyüğüdür. Kendisinden başka kimseye değer vermeyen, daima kendisini beğenenler, başkalarının tuzaklarına (aptallar ve arızalı kafaların sahipleri kadar çok kolay düşerler.) bunların hayatta örnekleri görülmüştür. Başarılı insanlar, genelde soru sorulduğu zaman cevap veriyor. Böyle olmasaydı, sözünün temeli gerçek dahi olsa, onun davasını imkânsız sayarlardı. Yine o kanaatteyim ki bir insanın sözlerine hâkim olabilmesi için, evvela konusuna hâkim olması gerekir. Konuşmak her ne kadar yaradılıştan gelse de, susmak veya sükûta geçmek aklın işidir. DEVAMLI SERTLİK, DEVAMLI KİBİR VE KENDİNİ DEVAMLI YÜKSEK GÖRENLER NETİCEDE ÖYLE BİR AN GELMİŞTİR Kİ SOĞAN MİSALİ KOKMUŞLARDIR. Bir gerçekte odur ki sadece kendi isteğine, kendi arzusuna ve kendi sözlerine güvenerek yürüyen yani danışmaya ve düşünceye yer ayırmayan insanın, bütün edep ve terbiyesi doğruluk yolundan çıkmıştır. Dünyada sadece benim diyenler ve çoğu kez insanları hakir görenler, kerem sahiplerinin kusurlarıyla, baştanbaşa dil kesilirler. Gel gör ki, kerem sahipleri onların ayıplarını dahi ağızlarına almaya, bulaştırmaya, tenezzül dahi etmezler. Söz gibi ahenkli ve ölçülü bir başka güzel yoktur.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: