• resmi ilanlar
Kemal Bilsel Sarısözen [email protected]

SİYASET VE AHLÂK

28.09.2009 00:42:39

   Sayın Okurlar;

   Ben siyasetçi değilim. ?Aslı muallimdir? sözünden gelen bir akademisyenim. Ancak, bu, siyaseti bilmiyoruz anlamına da gelmez.

   Benim bildiğim kadarıyla insanlar, daima temiz, mukaddes, ancak, yüksek hedeflere doğru yürüyebilmelidirler. Bu, insan yaradılışının ve insan olmanın bir gereğidir. Alnı açık, düşünceleri müspet, kalbi temiz, vicdanı asil ve hür insanlar tarafından idare edilen toplumlar ancak bu manada olayları teşhis edebilirler, ayrıca, bunlarında takipçileri de olabilirler. Şahsi, gizli, resmi tüm düşünce, davranış ve beyanlarıyla meseleleri gizli tutunlar, gizli sıtma hastalığı gibi bir gün kendilerini de yer bitirirler. Akıl ve mantığın haricinde, hareket etmek kadar, dünya da daha zavallı bir şey yoktur. Siyaset tarihi ve arenasına göstermiştir ki, bu durumda olanların sonları, er geç hüsran olmuştur.

   Sayın okurlar;

   Yemin, aslında çok hassas bir konu olup, bir başka anlamda sözleşme demektir. Fazilet erbabı, öte yandan, insan haysiyet ve onurunu kendisine şiar edinmiş siyasilerde, tüm beyanlar ve davranışlar, bütün çıplaklığı ve güzelliğiyle görülür. Kuvvet, dün de, bugün de, yarın da tüm siyasilerin açık bir siyaset, sözleşme ve bağlılığındaki mükemmel olan bütünleşmesinde görülür. Bizim havarilerimiz yoktur, ancak devlete, millete kim hizmet ediyorsa ve kim bu hizmet ve liyakat kudretini gösterebiliyorsa havarisi elbet ki onlardır.

   Sayın okurlar;

   Zaman zaman, masum, suçsuz, bazı insanları yollarından saptırmak, saniyen, işin içinden çıkmaz hale getirebilmek için çalışanlarda olmuştur. Bunların, hiçbir beyanına ve davranışına kulak asmamak kendilerine kifayeti müzakere de zaten yeterli bir cezadır.

   Sayın okurlar;

   İnancımız o dur ki, devletine, milletine, gerçekte hizmet etmek isteyen herkesin, başta siyasiler olmak üzere kalbi açık olmalıdır. Safsatalarla, olmamış ve olmayacak şeylerle milleti kandırmak, onu sadece birbirine düşürmekten başka işe yaramaz. Gerçekleri konuşmaktan korkmamalıyız. Bir ömürle kazanılan dostu, bir anda gücendirmekte asla yakışık almaz. Hangi alanda ve hizmette olursa olsun EDEPSİZLİKLE, alimi, bilgini yere serdiğini zanneden ve bağırgan cahil, (dümbelek sesi ile savaş davullarının yanında bir saman çöpü gibi kalır) kuvvetsiz her fikir hile olmuştur, efsun olmuştur. Fikirsiz kuvvetler ise daima cahillik ve deliliği beraberinde getirmiştir. Mevkii devleti varken, bunlarla yaralı bir gönlü yoklamayan, sormayan, yaralarını sarmayan, yani sadece kendi isteği ve doğrultusunda gidenin, bütün edep ve terbiyesi doğruluk yolundan çıktığı gibi, öteki dünyada da ne yazık ki, devlet ve mevkii bulamayacaktır. Güzel ahlaklı, güzel huylu en yoksul, en cahil insan dahi gönülleri inciten bilginden daha iyidir. Bu nedenle, güzellikler diyarı varken çirkinlikler diyarına gitmemize ne gerek var.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Yazarın son yazıları

Yazarın TÜM YAZILARI

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: