• resmi ilanlar

Mudurnu yapılanması da aynı taktiği izliyor

26/09/2017 11:00

BİLMİYORUM, GÖRMEDİM, HABERİM YOK!

FETÖ/PDY’nin Mudurnu yapılanmasında yer aldıkları gerekçesiyle haklarında iddianame hazırlanan bazı sanıkların yaptıkları savunmalar mahkeme heyetinin aklıyla dalga geçer nitelikte. Alakasız savunmalar karşısında mahkeme başkanı zaman zaman sanıklara müdahale etse de uyarılarını yaptıktan sonra sanıkların savunmalarına devam etmesine izin veriyor. FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü tarafından Mudurnu’da kurulan Eğitim Gönüllüleri Derneği’nin örgütle alakası olmadığı sanıklar tarafından iddia edilse de etüt merkezinde öğretmenlik yapanların maaşlarının nasıl ödendiği ve sigortalarının neden Polat A.Ş. üzerinden gösterildiğinin sorulması üzerine safa yatarak ‘bilmiyorduk’ demekle yetiniyorlar.

 

Haber: Hakan Aydın

 

Mudurnu’da FETO/PDY yapılanması kapsamında hakkında soruşturma açılan 20 kişi Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanması devam ediyor.

 

AHMET TÜRKAN

20 yıldır Mudurnu’da veteriner olarak çalıştığını belirten Ahmet Türkan yaptığı savunmada şunları söyledi;

DÜZENLİ BİR HAYATIM YOK

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Uzun süredir Mudurnu,’da yaşarım. İnsanlar beni tanır, bilir. İşim gereği köylerde bulunurum. Yoğun bir çalışma tempom vardı. Düzenli bir hayatım yoktur desem yalan olmaz. Bu nedenle örgüt üyesi suçlamasını hak edecek faaliyetlerin içerisinde yer alamam.

GÖNÜLLÜLÜK ESASIYLA ÇALIŞIYORDU

Hakkımdaki en büyük suçlama Mudurnu Eğitim Sevenler Derneğine üyeliğimdir. Mudurnu küçük bir yerdir. 2008-2014 yılları arasında İlçe Halk Eğitim Merkezi bünyesinde bir etüt merkezi faaliyet yürütüyordu. Benim çocuğumda buraya gitmişti. Merkez kapatılınca hem kendi çocuğum hem de bölge halkına faydalı olsun diye derneği kurmayı kararlaştırdık. Ahmet Çelik isimli şahsı ilçe ufak olduğu ve ortak arkadaşlar nedeniyle tanıdım. Zaten ortak arkadaşlarımız vasıtasıyla derneği hayata geçirdik. Amacımız bölge çocuklarının devlete ve millete faydalı olmalarını sağlamaktı. Bende bu nedenle dernek üyeleri arasında yer aldım. Derneğin her hangi bir illegal faaliyeti olmadı. 2016 yılında şikayet üzerine derneğin etüt sınıfları mühürlendi. Bizde devletin verdiği karara saygı gösterdik ve derneğin faaliyetlerine devam etmedik. Fesih kararı aldık. Burada öğrencilere yardımcı olan şahıslar gönüllülük esasıyla çalışıyordu. Kimseye ücret ödemedik. Eğer ücret ödenmişse benim bilgim dışında bir işlemdir. Bu derneğin Bolu’da faaliyet gösteren Polat A.Ş. ile irtibatını bilmiyordum. Bu yöndeki beyanlarımın savcılıkta zapta yanlışlıkla geçirildiğini düşünüyorum.

24 SAAT TELEFONLA YAŞAYAN BİRİSİYİM

İddianamede dini sohbetleri organize ettiğim ve katıldığım belirtilmiş. Bu doğru değildir. Örgütsel içeriği olan bir toplantıya katılmadım. Ben 24 saat telefonla yaşayan birisiyim. Telefonumu kapatıp toplantılara katılmam hayatın doğal akışını aykırıdır.

GEZİYİ KİMİN ORGANİZE ETTİĞİNİ BİLMİYOR MUŞ!

2013 yılında Burkina Faso ve Belçika seyahatlerine katıldım. Bağlı bulunduğum oda tarafından gönderilen mesaj üzerine Belçika gezisine katıldım. Tamamen mesleki bir geziydi. Yine Mudurnu’da konuşuluyor olması nedeniyle Afrika gezisini duymuştum. Bu geziyle buradaki fakir insanlara yardım edileceği belirtilmişti. Geziyi kimin organize ettiğini bilmiyorum. Geziye halk eğitim merkez müdürü, ilçe milli eğitim müdürü, belediye başkanı ve ilçe de yer alan iş adamları katılmıştı. Oraya ulaştığımızda STK’nın misafirhanesinde kaldık. Okul ziyaret ettik. Yetimhane ve konsolosluğa gittik. Gezi öncesi katılımcılara Burkina Faso’da kalınacak yer ve gezi programı hakkında her hangi bir açıklama yapılmamıştı. Hakkımda ki tanık beyanlarını kabul etmiyorum. Ben kimseye dernek üyeliği konusunda baskı ve telkinde bulunmadım. Suçsuzum ve beraatimi istiyorum.

Ahmet Çelik’in Gülen Cemaatinden olduğunu bilmiyor muydunuz?

Ben kurduğumuz derneğin Fethullah Gülen hareketiyle bağlantılı olduğunu bilmiyordum. Ahmet Çelik isimli şahsın Polat A.Ş.’de çalıştığını da bilmiyordum. Kendisinin öğretmen olduğunu sanıyordum.

Bazı sanıklar etüt merkezinde çalışmaları karşılığında ücret aldıklarını söylüyor. Dernek geliri nasıl elde etti?

Derneğin üye aidatları dışında geliri yoktu. Bizim kimseye ödememiz olmadı. Sanık savunmalarını ve beyanlarını kabul etmiyorum.

 

AYSEL TÜRKAN

Tutuklu Sanık Ahmet Türkan’ın eşi olması ve üzerinde çıkan not kağıdı nedeniyle hakkında iddianame hazırlandığını savunan Aysel Tükan savunmasında şunları söyledi;

NOTU BUNALIMDAYKEN YAZMIŞ

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Benimle ilgili iddianamede tarafıma yönelik suçlamada eşimin faaliyetleri gösteriliyor. Bu durumun benimle ilgili delil sayılmasını kabul etmiyorum. Soruşturma aşamasında ele geçirilen ve üzerinde ‘Kumpas. Açık arıyorlar bulamıyorlar, sadece dernek üyeliği hiçbir suçlamayı kabul etmeyin. Sizin itirafınızı istiyorlar, reddedin. Birlik olun. Yıldırmaya, gözdağı vermeye çalışıyorlar. Siz suçlu değilsiniz, avukat almıyorlar. Sordukları soru dışında cevap vermeyin’ şeklinde ki notu kendim hazırladım. Kocamın da içerde olması ve görüşemememizden dolayı bunalımdayken kendim için yazdığım bir not parçasıdır. Buruşturup çantama atmış ve unutmuşum. Bu not hakkımdaki suçlamayı güçlendirmez. Beraatimi talep ediyorum.

Üzerinizde çıkan notun içeriğine baktığımız zaman benzer suçlamayla yargılanan kişilere verilmek üzere hazırlanmış gibi duruyor. Ne diyeceksiniz?

O dönem eşim gözaltındaydı. Görüşme imkanımız yoktu. Söz konusu notu kendi düşüncelerim gibi ona hitap ediyormuşum gibi kaleme aldım. Zaten ulaştıramadım.

FİLİZ ESER KAYHAN

 

KIZINA KATKISI OLUR DİYE DERNEĞE ÜYE OLMUŞ

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. 8 yaşındaki kızım derneğin Mudurnu’da ki faaliyetlerine bir ay katıldı. Derslerine takviye olur düşüncesiyle gönderdik. Bu aşamada Ümmühan Neslihan Çelik ile tanıştım. Yine Mukaddes Aydın’ı orada tanıdım. Kızı derneğe gidiyordu. Ümmühan Neslihan Çelik’le tanıştıktan sonra derneğe üye olup olamayacağımı sordu. Kızıma katkıları olur diyerek dernek üyeliğini kabul ettim. Dernek bünyesinde aktif faaliyetim olmadı.

ÖRGÜTSEL TAVIR OLARAK BU GAZETEYE ABONE OLMADIM

Zaman Gazetesi’ne aboneliğim suçlama sebebi sayılmış. 20 yıldır Mudurnu’da esnaflık yapıyoruz. İşyerimize birden fazla gazete alırdık. Zaman Gazetesi de bunlardan biridir. Örgütsel tavır olarak bu gazeteye abone olmadım.

TÜRKÇE OLİMPİYATLARINA KATILDIĞIMIZ DOĞRUDUR

2016 yılında Romanya’ya yapılan geziye katıldım. Bu geziden Ümmühan Neslihan Çelik bahsetti. Tamamen turistik bir geziydi. Burada gerçekleştirilen Türkçe Olimpiyatlarına katıldığımız doğrudur. Başka bir faaliyetimiz olmadı. Geziye katılanlardan Ümmühan Neslihan Çelik haricinde kimseyi tanımıyorum.

 

ELİF FATMA YALÇIN

İlkokul mezunu olduğunu söyleyerek suçlamaları kabul etmeyen Elif Fatma Yalçın yaptığı savunmada şunları söyledi;

ÜYELİK İŞLEMİNİ KİMİN YAPTIĞINI HATIRLAMIYORUM

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. İlkokul mezunuyum. Terör örgütüyle alakam yoktur. Suçlamayı kabul etmiyorum. Ben eşim Serdar Yalçın’a iş yerimizde yardım ederim. Mudurnu Eğitim Sevenler Derneğine üye olması için eşime birileri tavsiyede bulunmuş. Bu nedenle gidip derneğe üye oldum. Bu üyelik işlemini kimin yaptığını hatırlamıyorum. Kimseye derneğe üye olması için telkinde bulunmadım. Ümmühan Neslihan Çelik kiracımızdır. Evlerimiz bir birine uzaktır. Sık irtibatımız yoktur. Zaman Gazetesine abone olduğumuz doğrudur. Abonelik iş yerimiz adınadır. Başka gazeteleri de iş yerimize alıyorduk. Aleyhimize delil olarak kullanılmasını kabul emiyorum. Kimseyle örgütün dini sohbetlerine katılmadım.

Kamboçya’ya gitmişsiniz. Bu yurt dışı seyahatiniz hakkında bilgi verir misiniz?

Kamboçya’da eşimin kardeşi, görümcem Serap Yalçın yaşıyordu. Kayınvalidem ve eşimle birlikte yanına gittik. 20 gün boyunca görümcemde kaldık. Görümcem burada bulunan örgüte müzahir okulda öğretmenlik yapıyordu.

FATMA YALÇIN

Kızınında FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün Kamboçya’daki örgüte ait okulda öğretmenlik yaptığını belirten ve ilçede Tostçu Fatma lakabıyla tanınan Fatma Yalçın yaptığı savunmada şunları söyledi;

BANA BİR KAĞIT İMZALATTI

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. İlkokul mezunuyum. Eşim kasaptır. Oğlumun tostçu dükkanında kendisine yardım ederim. Bir gün kiracımız Ahmet Çelik yanıma gelerek Mudurnulu fakir öğrencileri okutacaklarını söyleyerek bana bir kağıt imzalattı. Bu kağıdın dernek üyeliği için olduğunu sonradan öğrendim. Kendisiyle bir daha görüşmedim. Çocuklara yardım yapıp yapmadıklarını bilmiyorum. Dernek faaliyetlerine katılmadım. Çocuklarımı devlet okullarında okuttum. Üniversiteyi de arkadaşlarıyla tuttukları evlerde okudular. Reşit olan çocuklarımı etkilemem mümkün değildir. Kendi kararlarını kendileri verdiler. Zaman zaman mahallemizde dini günlerde okunan yasinlere gelinimle katıldım. Bunun dışında örgütsel faaliyete katılmadım.

Kamboçya’ya neden gittiniz?

Kızım Kamboçya’da örgüte müzahir okulda öğretmenlik yapmaya devam ediyor. Bu ziyaretimizi de kızıma ülkeye geri dön demek için gitmiştik. Ancak başarılı olamadık.

 

HAYRETTİN KARATAŞ

Taşkesti’de hırdavat dükkanı olduğunu belirten Hayrettin Karataş yaptığı savunmada şunları söyledi;

ÖRGÜT İLE BAĞLANTISINI KESİNLİKLE BİLMİYORDUM

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Taşkesti de hırdavat malzemesi satarım. Zaman zaman bölgede bulunan, okul, kuran kursları ve cami dernekleri iş yerime gelerek yardım talebinde bulunurlar. Ben de elimden geldiğince ufak miktarlarda olsa buralara yardım yaparım. Ahmet Çelik isimli şahıs bir gün iş yerime gelerek öğretmen olduğunu, okul açacaklarını söyledi. Derneğe üye olmamı istedi. Bende daha önce yardım yaptığım cami dernekleri gibi bir dernek olduğunu düşünerek derneğe üye oldum. Kendisine para vermedim. Derneğin örgüt ile bağlantısını kesinlikle bilmiyordum. Faaliyetlerine katılmadım. Suçlamayı kabul etmiyorum.

KİTAPLARDAN HABERİM YOK

Ele geçirilen kitap ve CD’nin evimde olduğunu bilmiyordum. Kitaplardan haberim yok. Çocuğumun bazasının altında bulunan Fetullah Gülen CD’sinin evde ne aradığını bilmiyorum. Kaldı ki CD’yi izleyecek her hangi bir aparat evimde yoktur. Evimde yapılan aramada Zaman gazetesi bulunmuştur. Bu gazeteler eşimin kıyafetler altına serdiği gazetelerdir. Örtü olarak kullanılmıştır.  Duruşma salonunda bulunan Ahmet Çelik dışında ‘tostçu Serdar’ olarak bildiğim Serdar Yalçın’ı tanırım. Diğer şahısları tanımam. Beratımı istiyorum.

 

MEHMET MUSTAFA VARLIK

FETÖ/PDY Silahlı Terör örgütüyle ideolojik bir bağlantısının olamayacağını ve gençlik yıllarından itibaren siyasi tavrını ortaya koyduğunu belirten Mehmet Mustafa Varlık savunmasında şunları söyledi;

SERDAR YALÇIN’A İNAT OLSUN DİYE DERNEĞE ÜYE OLDUM

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyor. Ben emekli öğretmenim. Gençlik yıllarında siyasi tarafını belli eden biriyim. Örgütle benim her hangi bir iletişimim olmadı. Dernek üyeliğim şahıslarla olan arkadaşlıklarım nedeniyle meydana geldi. Ahmet Çelik isimli şahıs bir gün yanında Serdar Yalçın da varken derneğe üye olmamı istedi. Bunun üzerine Serdar Yalçın kendilerine yakın birisi olmadığımı, dernekte sıkıntı çıkarabileceğimi söyledi. Bende Serdar Yalçın’a inat olsun diye derneğe üye oldum. 

SOHBET ÖNCESİ TELEFONLAR TOPLANDI

Serdar Yalçın’ın babasına ait evde düzenlenen sohbete katıldım. Bu sohbeti Ahmet Çelik organize etti.  Sohbet öncesi telefonlar toplandı. Fetullah Gülen videosu izletildi. Ben bu toplantıya katılan şahısların isimlerini verdim. Bu şahıslarla başka bir toplantıya daha katıldım. Ben kesinlikle örgütün ideolojisi kabul etmiş birisi değilim. Emniyet ve savcılık ifadelerimi tekrar ediyorum. Siyasi görüşüm ve hayat felsefem gereği bu örgütle aynı safta bulunmam. Bahsedilen dernekte herhangi bir ders faaliyeti görmedim. Suçsuzum beratımı istiyorum.

BEN ÖRGÜT ÜYESİ DEĞİLİM

İddianamede etkin pişmanlıktan faydalanmam gerektiği belirtilmiş ancak ben örgüt üyesi değilim. Emniyet ve savcılıkta tek tek isimleri belirttiğim için beni tehdit ettiler. Ama ben bu tehditlere aldırmam. Telefonum ve bilgisayarımın tarafıma geri verilmesini talep ediyorum. Adli Kontrol Şartım kaldırılsın. Gittiğim yerde FETÖ’cü muamelesi görüyorum. Yurt dışı yasağım var. O kalsın. Yurt dışı sizin olsun. Benim kaçacak halim yok. Suçsuzum ve beratimi istiyorum.

 

MEHMET ÖZDEMİR

Yanlış anlaşılmalar nedeniyle önce devlet memurluğundan ihraç edildiğini ve ardından hakkında iddianame hazırlandığını belirten Mehmet Özdemir yaptığı savunma şunları söyledi;

SELALARIN OKUNMASI TALİMATINI BEN VERDİM

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ben müftülük murakıbı olarak çalışıyordum. 15 Temmuz gecesi ilçe müftüsü izindeydi. Diyanet İşleri Başkanının televizyonlardaki açıklamalarının ardından ilçede müftlüğümüze bağlı olarak çalışan imam ve müezzinleri kendi cep telefonumdan arayarak selaların okunması talimatını ben verdim. Bununla ile yaptığım görüşme kayıtlarını ve görüştüğüm imam ve müezzinlerin isim listesini mahkemenize sunuyorum. Mahkemeniz takdir ederse bu şahısların tanık olarak dinlenmesini istiyorum. 

‘ATEŞ BU SEFER…’

Tutuklanmama daha çok evimde ele geçirilen ‘Ateş bu sefer…’ şeklinde başlayan not kağıdı neden olmuştur. Bu not kağıdı benim vaaz için hazırladığım karalamadır. Bu not kağıdını yazdığım dönem Soma faciası yaşanmış. Basın açıklamalarından oluşturduğum notun 15 Temmuz hain darbe girişimi ile alakalı olduğu zannedildi. Bu not kağıdında yer alan ifadelerle ilgili alıntı yaptığım basın açıklamalarını mahkemenize sunuyorum. Bu kağıtta yazılanların darbe girişimi ile herhangi bir alakası yoktur. Tamamen Soma faciası sonrası camide okuyacağım vaaz ile ilgili bir karalamadır.

DAVET ETTİKLERİ SOHBETLERE KATILAMADIM

17/25 Aralık öncesinde Muhammet Mert isimli din görevlisi tarafından düzenlenen dini sohbetlere katıldım. Ben sadece bu örgüt tarafından düzenlenen dini sohbetlere katılmazdım. davet edildiğim tüm cemaatlerin düzenledikleri sohbetlere katılmıştım. 17/25 Aralık sürecinden sonra bu grubun siyasallaşmasını göz önünde tutarak davet ettikleri sohbetlere katılmadım. 1-2 sohbetlerine katılmam örgüt üyesi olduğumu ortaya koymaz. Suçlamayı kabul etmiyorum.

ŞAHSİ HESAPLARINI GÖRMEK İÇİN ŞİKAYET ETTİLER

Kamu görevinden çıkarılmamı yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını düşünüyorum. Murakıp olamam suçlamada etkili oldu. Görev sürem boyunca denetlediğim insanlar şahsi hesaplarını görmek için sürecide değerlendirerek hakkımda şikayetlerde bulunmuşlardır. Beratımı talep ediyorum.

 

MUKADDES AYDIN

Kızının iyi bir eğitim alması için derneğe üye olduğunu iddia eden Mukaddes Aydın yaptığı savunmada şunları söyledi;

SUÇLANMAKTAN UTANÇ DUYUYORUM

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Giyim mağazam vardır. Örgüt ile bağım yoktur.  Burada terör örgütü üyesi olmakla suçlanmaktan utanç duyuyorum. Ümmühan Neslihan Çelik yanında çocukla bir gün dükkanıma geldi. Çocuklar için bir etüt merkezi açacaklarını, ücretsiz ders vereceklerini söyledi. Kızımın iyi bir eğitim alması için teklifi kabul ettim. Dernek formunu imzaladım. Derneğin bu örgüt ile alakasını bilmiyordum. Çocuğum bir ay kadar bu derneğe ait etüt merkezine gitti. Ümmühan Neslihan Çelik’i öğretmenlik yapan biri olarak biliyordum. Bir ay sonra kızım etüt merkezinin kapatıldığını söyledi. Dernek üyeliğim sonrası herhangi bir ücret ödemedim. Örgüt tarafından düzenlenen dini sohbetlere katıldığım yönündeki iddiayı kabul etmiyorum. Yanlış anlaşılma nedeniyle altı ay tutuklu kaldım. Yani altı ay hayatımdan çalındı. Suçsuzum beratımı istiyorum.

 

NECMİ ŞAHİN

Yargılanmasına neden olduğunu söylediği derneğe iyi niyeti sebebiyle üye olduğunu belirten Necmi Şahin, Ahmet Çelik’i Mudurnu abisi olarak duyduğunu söyledi. Şahin yaptığı savunmada şunları belirtti;

MUDURNU ABİSİ OLDUĞUNU DUYMUŞTUM

Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Eğitim hayatım boyunca malum yapı ile irtibatım olmadı. Mudurnu’da faaliyet gösteren bir veteriner de büro memuru olarak çalışıyorum. 2015 yılında yanıma iki kişi geldi. Fakir öğrenciler için etüt merkezi açacaklarını, bunu için üye olmamı istediler. Bende iyi niyet ile üye oldum. Gelenlerden biri Ahmet Çelik’di. Diğer kişiyi hatırlamıyorum. Üyelik sonrası tarafıma 10 TL’lik para makbuzu verildi. Ama ben her hangi bir ödeme yapmadım. Süreç içersinde dernek üyeliğinden istifa ettim. Ancak dilekçem işleme konulmamış. Emniyette ve savcılıkta verdiğim ifadeleri tekrarlıyorum. Şu an terör örgütü olarak nitelenen yapının cemaat olarak bilindiği dönemde Osman Karaca, Ahmet Türkan ve Serdar Yalçın gibi isimlerin yapı ile bağlantıları olduğunu biliyorum. Ahmet Çelik’in Mudurnu abisi olduğunu duymuştum. Suçsuzum. Beratımı istiyorum.

 

 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: