Hastanenin farklı anabilim dallarında görev yapan toplam 17 akademisyen görevlerinden ayrılarak Abant İzzet Baysal Üniversitesi'ne veda etti. AİBÜ Tıp Fakültesi'nden ayrılan akademisyenlerden 3'ü emekliliğini isterken, 5 tanesi istifa etti, 8 akademisyen ise başka üniversitelere nakil olarak gitti.
Geçtiğimiz aylarda Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde AİBÜ yönetimi tarafından bulundukları görevlere atanan akademisyenlerin istifa etmeleri gündeme oturmuştu.
Bolu'nun babası İzzet Baysal'ın gözbebeği olan AİBÜ Tıp Fakültesi'nden, bir tıp fakültesini kurmaya yetecek kadar uzman akademisyenin ayrılması akıllarda soru işareti uyandırırken, Bolu halkı da durumdan oldukça rahatsız.
İşte 5 Şubat 2014 tarihinden 15 Ocak 2015 tarihine kadar geçen sürede AİBÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'nden ayrılan akademisyenler; Doç. Dr. Önder Koç (Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı), Yrd. Doç. Dr. Oğuz Dikbaş ( İç Hastalıkları Anabilim Dalı), Doç. Dr. Cemal Üstün (Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı), Yrd. Doç. Dr. Meral Torun Bayram (Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı), Yrd. Doç. Dr. Betül Kızıldağ (Radyoloji Anabilim Dalı), Yrd. Doç. Dr. Tanzer Korkmaz (Acil Tıp Anabilim Dalı), Doç. Dr. Mesut Erdurmuş (Gös Hastalıkları Anabilim Dalı), Prof. Dr. Cavit Çöl (Genel Cerrahi Anabilim Dalı), Prof. Dr. Nebil Yıldız (Nöroloji Anabilim Dalı), Doç. Dr. Tarık Ocak (Acil Tıp Anabilim Dalı), Doç. Dr. Zeynep Ocak (Tıbbi Genetik Anabilim Dalı), Doç. Dr. Onursal Buğra (Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı), Doç. Dr. Nurettin Kahramansoy (Genel Cerrahi Anabilim Dalı), Prof. Dr. Bahadır Dağlar (Kalp ve Damar Cerrahi Anabilim Dalı), Doç. Dr. Ümit Yaşar Tekelioğlu (Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı), Doç. Dr. Furkan Erol Karabekmez (Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı), Prof. Dr. Mustafa Sercan (Psikiyatri Anabilim Dalı).
Haber Merkezi
arkadaşlar tıp fakültesinden gidenlerin yarısı paralel, yarısı sol görüş ateist komünist ne derseniz. emeki olanda var. 1-2 side doçentliğini almış kişiler. daha önceden gitmeliydi bunlar. gidenlerin yarısı tıp fakültesinde mescidi bodrum katta çamaşırhanenin yanına taşıyan zihniyet. üzülmeye gerek yok.
rektör Hayri coşkun ve eski başhekim Hayrettin öztürk bu olayın başlıca sorumlusudur.Ayrıca çalışanın hiçbir derdine derman olmayan genel sekreter var.
cadı avının faturası halka yansıyor işte geri kalmış ülke mantığı ile ülke yönetilirse ancak böyle olur
Geri kalmış ülkelerde insanlar ruhen,bedenen ve zihnen öldürüldükleri için hasta olmak gibi lüksleri olmadığından Doktorlarada ihtiyaç duymazlar.İnsanda ilk defa beyin olduğunu söyleyen insan acaba bazı insanlarda beyin olmadığını söylemiş midir?
Çok,ama çok üzüldüm... Lütfen... Eskiden...de olsa..epey uğraştık çünkü.Hatırlayan olmaması değil önemli olan.
bizim yönetici ve idarecilerde iş yok çalışmıyorlar ilgilenmiyorlar eğer doğru dürüst bir ilgi alaka gösterilse bu hastanelere durum böyle olur muydu.
üniversite hastanesi yakında kapısına kilit vurur yetkililer mavi boncuk dağıtıyorlardı ama gelinen nokta çok vahim giden bir pişman gitmeyen başka pişman bu duruma bizleri düşüren kim ise buradan sayın valime sesleniyorum gereğini yapsın ve bu işin üzerine gitsin en önemli hizmet sağlık hizmetidir.