“Siyasi beklentiler boşa çıktı”

28/05/2014 00:00

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata, Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada, Gezi sürecini değerlendirdi. Türkiye’de Gezi hareketinin artık durduğunu belirten Ayata, süreç sonrası protestocu grupların ayrıştığını savundu. Gezi hareketi için, “Büyük bir sivil toplum örgütü ya da siyasi parti beklentileri karşılanmadı” diyen Ayata, Gezi’nin siyasi kültüre kazanım sağladığını belirtti.

Haber: Mehmet KORKUSUZ

Türkiye Genç Sosyologlar Topluluğu, Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Pembe Salon’da “Türkiye’de Sosyolojinin Temel Sorunları” konulu bir konferans düzenledi. Saat 13.00’de start alan ve yaklaşık 3 saat süren konferansa CHP Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata konuşmacı olarak katıldı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ayata, 2013 yılına damga vuran Gezi olayları hakkında değerlendirmede bulundu. Gezi’ye dair yaptığı sosyolojik değerlendirmelerinde Ayata, Gezi protestolarına katılanların aşağılama, itibarsızlaştırma ve küçük gösterme girişimlerine maruz kaldığını savundu ve protestoculara “çapulcu” benzetmesi yapılmasını da savunmasına ispat gösterdi.

Gezi’ye farklı grupların katıldığını belirten Ayata, Antikapitalist Müslümanlar, İşçi Partisi, farklı sosyalist gruplar ve topluluklar Gezi’de bir araya geldi. Birbirinden bu denli farklı gruplar, Gezi’de kaynaşıp, birlikte hareket ettiler” dedi.

Gezi olayları sonrası, “Gezi protestocuları birlikte hareket etmeye devam edecek mi?”,  “Farklı grupların bir araya geldiği Gezi bir gelecek vizyonu ortaya koyabilecek mi?”, “Ortak bir siyasi platform oluşacak mı?” sorularının yanıtlarının halen tartışıldığını ifade eden Ayata, ilginç tespitlerde bulundu.

AYATA’YA GÖRE, GEZİ SONRASI PROTESTOCU GRUPLAR AYRIŞMIŞ!

Ayata, şunları söyledi: “İlk 4-5 ay hareketler devam ederse, daha da büyür gibi bir inanç vardı ama öyle olmadı. O kalktı. Mayıs’ta yeniden başlar mı bilemeyiz. Ama son 8-9 ay da eylem anlamında bir durma oldu. İkincisi, ortak siyasi bir platform oluştu mu? Bunu açıkça söyleyeyim, oluşmadı. Gezi üzerine çıkan tüm yazıları okudum. Gezi eylemleri bittikten sonra eylemlere katılan gruplar farklılıklarını vurgulamaya başladılar. ‘Onu biz yaptık, diğeri yoktu’ demeye başladılar. Gezi süreci öncesi durumunu rahatsız hisseden aydın, entelektüel, köşe yazarı, Gezi ile birlikte kendisi yeniden hayat buldu. Gezi kurumsal bir yapı ortaya çıkarmadı. Büyük bir sivil toplum örgütü ya da siyasi parti beklentileri karşılanmadı.”

“GEZİ’DE YAŞANANLAR, GELECEĞE DE TAŞINACAK”

Ayata, açıklamalarının devamında, kamuoyunda tartışması konusu olan “Gezi oldu, ne oldu?” sorusuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ayata, bu konuda şu ifadeleri kullandı: “Gezi’nin çok önemli kalıcı sonuçları oldu. Gezi’nin kalıcı sonuçlarını kurumsal siyasetle falan aramamak lazım. Daha başka alanlarda aramak lazım. O alanın adını da siyasi kültür koyabiliriz. Gezi, siyasi kültürümüze bazı değerler kattı. Genç kuşaklar bunları ileride tekrarlayarak yaşayacaksınız. Bunu net şekilde söylememiz mümkün. Geçici olarak da olsa, bir iyimserlik havası yarattı. Farklı bir kuşağın ötesinde toplum farklı bir Türkiye havası yarattı. ‘Biz yayabiliriz’ duygusunu aşıladı Gezi. Gezi, demokratik kararlılığı da ortaya koydu.

 

Gezi’yi anlamak için biraz daha sosyologlaşalım. Çok okudum, çok okudum ve şuna dikkat ettim; Orada bulunanların duygularını kime sorarsanız sorun hepsi aynı şeyi anlatıyor. Oradaki duyguyu büyüleyici ifadelerle anlatıyorlar. Konuştuğum herkes, ‘O duyguyu anlayamazsınız’ diyor. Bunu anlamayan Gezi’yi anlamaz. Gezi’nin kalıcı sonuçları öznel duygulardan çıkacak. Orada yaşayanların sonraki yaşamlarına taşıyacaklarından çıkacak. Bence en önemli boyutu budur.” 

Yorum yazın!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz