• resmi ilanlar

Ergenekon?da, Bolu -V-

16/01/2009 00:00

Türk hukuk tarihinin en önemli davası denilen Ergenekon davası dosyasında Bolu?nun adının geçtiği önemli noktaları siz okurumuzla paylaştık. Asrın davasında Bolu?nun yerini gözler önüne sermek için hazırladığımız haber dizimizin bu son bölümünde genel istek üzerine tekrar ana başlıkları yayınlıyoruz. Bolu iddianamede ilk olarak 206 sayfada yer aldı. 206 sayfada Taner Ünal isimli sanığın ifadesinde yer aldığına göre Bolu?da 25 Nisan?da 2007?de bir Atatürk?e saygı yürüyüşü düzenlenmesi öngörülmüştü. Taner Ünal?ın tutanaklara yansıyan ifadesinde, ? Zeki kod isimli arkadaş ile telefonla görüşerek illerde düzenlenecek yürüyüşleri organize ettik. Bu çerçevede aramızda ?30 Aralık Gaziantep?te yapalım, aralara tabi küçük illeri sıkıştıralım. Mesela Bolu molu bilmem ne Siirt hangisi denk gelirse ondan sonra ki gelen 13 Ocak Hatay olsun. Ondan sonra küçük illere devam edelim. Hatta 25 Nisan?da Bolu?yu ayarlayalım tamamı Zeki? dedim? şeklinde bir konuşma geçtiğini belirtti. Taner Ünal?ın ifadesinde geçen Ataya saygı ve Bayrak yürüyüşü o dönemde önce Atatürkçü Düşünce Derneği Bolu Şubesi tarafından yapılmaya çalışılmış fakat yürüyüş daha sonra Haziran ayı ortalarında bir sivil toplum kuruluşları inisiyatifi ile beraber oldukça geniş şekilde yapılmıştı. Yürüyüşün organizasyonunda çok sayıda sivil unsur ve demokratik kitle örgütü temsilcisi ya da başkanı görev almıştı. Türkiye genelindeki en büyük üç yürüyüş arasında yer alan mitinge ilimizde 15 bin kişi katılmıştı. İddianamede Bolu ismine ikinci kez 308. sayfada yer verildi. Burada gizli bir tanığın ifadesinde geçen ilimizden Düzce-Bolu-Adapazarı üçgeni diye tabir edilen yerde kayıplar ve yargısız infazların olduğu dönemden bahsedildi. İddianamede 17.05.2008 tarihinde Gizli Tanık Dilovası ismiyle ifadesi alınan şahıs Dev-Sol ve DHKP/C terör örgütünün gizli bağlantıları ile ilgili olarak, ?Daha önce bahsettiğim Veli Küçük ve elemanlarınım örgüte istihbaratını verdiğim dönem, Düzce-Bolu-Adapazarı üçgeni diye tabir edilen yerde kayıplar ve yargısız infazların olduğu dönemdi. O bölgede yapılan bütün bu cinayetlerin arkasında Veli Küçük ve elemanlarının parmaklan olduğu biliniyor. Hatta Bolu?da bu dönemde çok sayıda yol kenarında ceset bulunuyordu? şeklinde geçti. Dilovası rumuzlu gizli tanığın belirttiği dönemde emniyet ve Jandarma kayıtlarına göre Düzce-Bolu-Adapazarı üçgeninde 131 kayıp ve faili meçhul cinayet kaydı bulunuyor. 1989 ile 1995 yılları arasında bu bölgede bulunan cesetler ve bir türlü çözülemeyen cinayetler sebebi ile bölgeye bermuda şeydan üçgeni ismi takılmış olduğunu da unutmamak gerek. İddianamede ilimizden bahsedilen diğer bir bölüm ise 506 sayfa. 506 sayfada bir tanık ifadesinde Bolu?da polis tarafından durdurulan bir aracın arandığını ve içerisi cephanelik gibi dolu olan aracın polislerin saflığından yararlanılarak olay yerinden kaçırıldığı belirtiliyor. 1997 yılında olduğu iddia edilen olay Tanık Zihni Çakırın alınan ifadesinde özetle şöyle geçiyor. ?1997 yılında Ortadoğu gazetesinin bir sorunu ile ilgili Ankara'dan İstanbul'a geldik. Geri dönerken Ahmet Cinali?nin korumalığını yapan ismini Cem olarak bildiğim kişi ile Ahmet Cinali?nin kullandığı beyaz renkli Mercedes marka plakasını hatırlamadığım otomobili Bolu gişelerinde polisin durdurmuş. Kimlik sorup arama yapmak istemişler. Ahmet Cinali?nin kendi fotoğrafının yapışık olduğu Jandarma amblemi bulunan bir kimlik gösterdiğini, bu kimliğin JİTEM kimliği olduğunu söylediğini, polisin bagajı açıp kapattığını, çünkü bagajda muhtelif marka ve çapta silahlar ile el bombaları olduğunu görünce şok olduklarını bana bizzat Ahmet Cinali anlattı. Resmen Bolu?da polisi uyutmuşlar.? Deniliyor. İddianamenin muhtelif yerlerinde birçok kez Bolu Emniyet Müdürlüğüne bağlı ekiplerin kontrollerinden polis aldatılarak kaçıldığı belirtiliyor. Konu hakkında dönemin, Bolu İl Emniyet Müdürü olan Uğur Gür?ün ne düşündüğü ise merak konusu. İddianamenin 730. sayfasında ise telefon kayıtlarına dayandırılan tutanakta bir sanığın 12.12.2007 tarihinde İlknur..? ile görüşmesinde özetle; ?Sami Hoştan?ın ancak işte bugün benim kalmam lazım burada avukatta benim yanımda artık yarın uçakla geleceğim yarın saat 10'da 12 uçakta böyle doğru arabayla gelmemek lazım niye biliyor musun bir ton kaza olmuş şeyde Bolu Dağında. Şimdi oralar polis kaynıyordur. Otobüsler kaymış birbirine girmişler bildiğin gibi değil orası. Zincirleme kazalar olmuş yolda giden arkadaşlar vardı. Onlarda telefonla arayıp geri dönmüşler zaten bu haberi de aldılar sevindiler? Dediğini sapladık. İfadeden de anlaşılacağı üzere bir var olduğu iddi edilen örgüt Bolu güzergâhını defaten ve şıkça kullandığı ortaya çıkıyor. İddianamenin birçok bölümünde Mobil telefon şebekesi aracılığıyla Bolu ili sınırları içerisinde kaydedilmiş telefon görüşmesi tutanakları da yer alıyor. İddianamenin 926. sayfasında gizli bir telefon görüşmesi tutanağında ilimizle ilgili olarak açıklanmayan bir plandan bahsediliyor. Telefon tutanağında Bülent isimli bir şahış gizli sanıkla görüşürken, ?Bülentçim hiç şey yapma takma kafana devam. Hiçbir şey olmaz Allahın izniyle ne var yani en son alırız seni oradan. Bura kardeşin de burada. Allah var aklıma çok şey geldi. Bir de dikkatimi çekti vilayetleri sayıyordu. Diyor ki mesela şu kadarı Düzce bilmem ne kadarı Bolu işte Bilecik Sakarya?yı hiç saymıyor. Hareket Sakarya?dan başlayacak. Çünkü Sakarya merkezli zaten bu iş oradan başlayacak. Sonra Düzce, Bolu, Bilecik devam edecek. Biraz ortalığın karışması lazım. O şey yok mu yüzbaşı. ?Dediği, Emin Gürses?in, Tekin... dediği, devamında Emin Gürses'in olası bir operasyonu kastederek?...şu Profesörlük imzalansın onu... o zamana kadar almasınlar diyorum ." dediğini belirledik. Bahsi geçen ortalığı karıştıracak organizasyon nedir bilinmez fakat bahsi geçen tarihte özellikle Aban İzzet baysal Üniversitesi kampusunda çok sayıda öğrenci hareketi olduğunu biliyoruz. Bu hareketlerden birisi önceki yıl ulusal gazete manşetlerine de taşınmıştı. Ergenekon iddianamesinin 1659. sayfasında bir mobil telefon konuşması kaydında 2007 tarihinde ismi gizli tutulan bir sanığın Bolu?da Komando Tugay Komutanı ile kısa bir görüşme yaptığı belirtiliyor. Sanık ifadesine ek olarak kaydı tutulan telefon görüşmesi 20.07.2007 tarihinde kaydedilmiş. Refik isimli şahıs ile görüşmesinde özetle; ?Kısa bir süre hal hatır sorduktan sonra A.nın hastalığı konusunda görüştükleri, Refik'in Valla Allah'a çok şükür ayakta şu an da sayın paşam dediği, Mehmet Fikri'nin... A.'nm, Bolu'dan müracaat eden çocuk, şey yaptım dün ben telefon ettim ama Bolu'dan O müracaat eden, kendisi dilekçeyi bize bildirsin, onu geri alsın diyor dediği, Refik'in "Orada kimlik istedi, kimlikleri verdik, zaten Tugay komutanımızla görüştük, 4 dakikalık Tugay komutanımızın yanında kaldık, konuştuk, herhangi öyle bir durum yaşanmadı, gazeteye gittik işte kimlikleri unutmuşuz notlan, O da bizi aranıyor, nere gittiniz, nereye kaçtınız, komutanım dedik, zaten buralardaydık, Tugay komutanının yanına gittik herhangi bir sorun yaşanmadı dedim dediği? aynen iddianame de yer aldı. Ergenekon iddianamesinin, 1755. Sayfasında ?Bolu Emniyet Müdürlüğüne ve Konya Emniyet Müdürlüğüne aşağıdaki şahıslar hakkında ihbardır başlıklı metindeki, Bolu İzzet Baysal Üniversitesinde okuyan bir kişinin solcu gruplar adına broşür dağıtıp tüm Türkiye çapında solcu grupların eylemine katıldığı ve illegal solcu gruplarla organik bağı olduğu tespitinin yapıldığı? belirtilmiştir. Hatta Bolu Emniyet Müdürlüğü Organize suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne örgüt üyesi olduğu belirtilen kişinin adı soyadı, bölümü ev ve cep telefonu numaralan verilmiş ve konunun yakın takibe alınması istenmiş. Olayla ilgili olarak o dönemde yapılan sessiz sedası operasyonlarla ilgili şahıs yakın takibe alınarak konu emniyet müdürlüğünce değerlendirilmiş ve istihbarı bilgi doğrultusunda işlem yapılmış olduğu anlaşılmakta. İlimizin adının geçtiği diğer bir yer ise iddianamenin 2423. sayfası. Bir şubesi ilimizde de açılan Kuvayı Milliye demeğinin Genel Merkez idarecilerinden olan Hüseyin Görüm?ün Bolu, Düzce, Sakarya üçgenindeki faili meçhul cinayetler konuşundaki açıklamaları ibret verici nitelikte. Gizli bir tanık ifadesinde, ?Kuvayı Milliye demeğinin kuruluş amacı dışında herhangi bir faaliyetine şahit olup olmadığı sorulduğunda; Demeğin kuruluş amacı haricinde herhangi bir faaliyetine şahit olmadığını, ancak bu tür söylemlerin olduğunu, Örneğin Hüseyin Görüm'ün bazı konuşmalarında dünyanın tüm gizli toplantılarına girdim çıktım dediğini, tahminine göre Hüseyin Görüm'ün sözlerinden Yahudi lobileri ve istihbaratın toplantıları olabileceğini, fakat Hüseyin Görüm'ün kendisini üstün göstermek için bu şekilde söylemişte olabileceğini, Hüseyin Görüm'ün bunun haricinde yine Bolu Düzce Hendek hattında meydana gelen faili meçhul cinayetlerin kendisinin üzerine atıldığını, kendisinin çeşitli isimlerle ilişkilendirilmeye çalışılarak derin devlet gibi gösterilmeye çalışıldığını, bunların hepsinin Kuvayı Milliye derneğine komplo olduğunu söylediğini? açıkladı.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: