Veysel Çetinkaya açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “1969 yılında bağımsızlar hareketi olarak başlattığı Milli Görüş hareketi 2002’den sonra Saadet Partisi olarak devam etmiş, Merhum Liderimiz 2011 yılında Saadet Partisi Genel Başkanı olarak hayata gözlerini yummuş, bu kıymetli emaneti de Milli Görüşçülere, Saadet Partililere emanet etmiştir. Kurtuluşun Saadet Partisinde olduğunu sık sık beyan ederek herkesi ısrarla Saadet Partisine davet etmiştir. Saadet Partisi’nin dışında kendisini Milli Görüşçü olarak ilan edenleri Palyaçoya benzetmiştir.
Saadet Partililer olarak vefatından sonra Şubat’ın son Mart’ın ilk haftasını kapsayan süreyi Erbakan Haftası olarak ilan ettik. Her yıl çeşitli etkinliklerle O’nu anmaya ve anlamaya gayret ettik. Her yıl kendisinin ve Milli Görüş davasının bir özelliğini anlatmaya çalıştık. Bu yıl da O’nun bariz bir özelliği olan ‘NEZAKET ve DÜRÜSTLÜĞÜ’ teması işlenmesi kararlaştırılmıştır.
Nezaket ve Dürüstlük O’nun asla taviz vermediği bir özelliği idi. Kendisi siyasi hayatı boyunca çok ağır iftira, hakaret ve saldırılara uğramasına rağmen hiçbir zaman Nezaketi ve Dürüstlüğü bırakmamış, asla Kin ve Düşmanlık beslememiş. Siyasi muhatapları O’nun Nezaket ve Dürüstlüğü karşısında hayranlıklarını gizleyememişlerdir. Aziz Milletimizin birlik, beraberliği ülkemizin menfaati uğruna Adalet Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi, Doğru Yol Partisi ile koalisyonlar, ittifaklar kurmuş, milletimiz için en hayırlı hizmetleri yapmıştır. Bu koalisyonlarla Kıbrıs Zaferi kazanılmış, Ağır Sanayi Hamlesi başlatılmış, Denk Bütçe ve Havuz Sistemi ile insanımızın yüzü güldürülmüş, mazlumların umudu olan D-8 İslam Birliği kurulmuştur. Kendisinden olmayanları hiçbir zaman ötekileştirmemiş, Milli Görüş davasına en ağır darbeler olan 28 Şubat Post Modern darbe süreci ve Partisinin bölünmeye maruz kaldığı süreçlerde, bunlara sebep olanlara Hain ve Zalim yaftası vurmamış, biz Milli Görüşçülere de buna asla izin vermemiştir. Bu yüzden bugün gerek iktidardaki gerek muhalefetteki siyasilerin nezaketi ve saygıyı bırakıp siyaseti kavgaya dönüştürmesinden, kendi dışında kalanları Hain ve Zalim ilan etmesinden kaynaklanıyor. Kendilerini Merhum Hocamızı örnek almalarını tavsiye ediyoruz.
Vefatının sene-i devriyesinde en bariz özelliklerinden olan Nezaket ve Dürüstlüğü ile anmaya çalıştığımız Merhum Hocamızı Rahmetle yad ediyor, Milli Görüşçüler, Saadet Partililer olarak Yolun Yolumuzdur, Davan Davamızdır diyor, bu Davayı ömrümüzün sonuna, Kıyamete kadar sürdüreceğimize dair sözümüzü yeniliyoruz.” A. Haktan Yamantürk