DERSHANE MÜDÜRÜ DE BÜLBÜL KESİLDİ

12/02/2018 11:00

Çatı davasında itirafçı sayısı artıyor

145 sanıklı Bolu FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü Çatı davasında her geçen gün etkin pişmanlıktan faydalanarak bildiklerini anlatanlar artıyor. Son olarak FEM Dershanesi’nde müdürlük yapan ve örgütün kentimizdeki organizasyonlarını yürüttüğü Polat A.Ş. Yönetim Kurulu üyeliği görevini üstlenen Olgun Yıldız’da Etkin Pişmanlık Hükümlerinden faydalanmak için bildiklerini Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’ne anlattı. Yıldız’da ifadesinin ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Özel Haber: Hakan Aydın

Bolu FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün Çatı davası kapsamında yargılanan 145 sanıktan bazıları, dava sona yaklaşmaya başladığı dönemde Etkin Pişmanlık Hükümlerinden faydalanmak için başvurmaya başladı. Son olarak Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’ne dilekçeyle başvurarak, örgüt hakkında bildiklerini anlatan sanık Olgun Yıldız oldu. Olgun Yıldız, örgüt tarafından 2012 yılında Bolu’ya atanan ve FEM Dershanesi’nde müdürlük yapan bir isim. İşte Olgun Yıldız’ın Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’ne verdiği ifade;

OLGUN YILDIZ

ETKİN PİŞMANLIK İÇİN DİLEKÇE VERMİŞ

Ben 22.01.2018 tarihinde mahkemenizde üzerime atılı suçu kısmen kabul ettiğimi beyan eden ve bu yöndeki pişmanlığımı ifade eden dilekçemi sundum. Bu dilekçe içeriğini tekrar ediyorum. Mahkemenizde uygun görür ise mahkeme iradesine teslim olmak için etkin pişmanlık hükümlerinden istifade etmek istiyorum.

GİZLİ NİYETLERİNDEN HABERDAR OLMADIM

15 Temmuz darbe teşebbüsünü gerçekleştirenleri samimi duygularla lanetliyorum. Bu yapının gerçek yüzünü ve niyetlerini 15 Temmuz tarihinde anlayabildim. Yapının hain planlarını bilseydim asla bu yapı içerisinde bulunmazdım. Hiçbir faaliyetlerine destek vermez ve içlerinde olmazdım. Dar gelirli bir ailenin tek çocuğu olduğum için yapıya müzahir dershanelerde 14-15 yıl kadar öğretmenlik yaptım. Benim çalıştığım dönem boyunca dershaneler herkes tarafından rağbet edilen kurumlardı. Bu nedenle hiçbir zaman bu yapının, perde arkasındaki gizli niyetlerinden haberdar olmadım.

 

FEM DERSHANESİNDE MÜDÜRLÜK YAPMIŞ

2012 yılında Bolu’ya geldim. FEM Dershanesinde müdür yardımcısı olarak çalışmaya başladım. İlk çalıştığım dershane müdürü Veysel Dereli, ikinci dershane müdürü ise Hasan Fehmi Erçoklu idi. 2014 yılında Hasan Fehmi Erçoklu dershaneden ayrılınca dershane müdürü olarak çalışmaya başladım. Zaten o dönemde dershanelerin kapatılması gündeme gelmişti. Öğrenci sayısı %70 oranında azalmıştı. Devletin dershaneler üzerindeki baskısı da artmıştı. Ben bu dönemde nafakamı çıkarabilmek için burada çalışmaya devam etmek zorunda kaldım.

BYLOCK’U KİMİN YÜKLETTİĞİNİ SÖYLEDİ

O dönem örgütün il imamı olan ve aynı zamanda dershanelerin ve örgüte müzahir eğitim kurumlarının bağlı olduğu Polat A.Ş. isimli şirketin genel müdürü olan Cuma Kartal benden Bylock isimli gizli haberleşme programını kurmamı istedi. Fakat ben 7-8 ay boyunca kendisini oyaladım. Zira Cuma Kartal’ın bana sürekli ulaşmasını istememekteydim. Şahsın ölçüsüz üslubu ve sürekli bir şeyler sorup istemesinden programı kullanan diğer arkadaşlar rahatsızdı. Fakat baskısına dayanamayarak 02/05/2015 tarihinde adı geçen programı sanal market üzerinden indirerek kurdum. Kullanmış olduğum İphone 6 model telefona bu programın kurulamadığı söylendiği için dershaneye ait eski bir tablete programı indirmiştim.

BYLOCK’LA NE GÖRÜŞMÜŞLER

Tablet genellikle işyerinde bulunmaktaydı. Bazen 3-4 günde bir bazen de haftada bir mesajlara bakmaktaydım. Zaten Cuma Kartal, mesaj yazdığında beni telefonla mesaja bakmam konusunda bilgilendiriyordu. Bylock programının suç teşkil edebilecek özel bir program olduğunu kesinlikle düşünmedim. Bylock listemde ekli olan şahıslan gerekirse mahkemenize bildirebilirim. 2015 yılının Eylül ya da Ekim aylarında Cuma Kartal Bolu’dan ayrıldı, yerine İstanbul'dan Şevket Kahraman isimli şahıs il imamı olarak geldi. Onunla da bylock programı üzerinden işle alakalı bir takım yazışmalar yaptığım doğrudur. Tüm mailler incelenir ise yazışmaların %90‘nın okunmadığı görülecektir. Şirketin işleri ve dershanenin koordinasyonu dışında her hangi bir amaçla bu programı kullanmadım.

FORMALİTE(!) İCABI POLAT A.Ş. YÖNETİMİNE GİRMİŞ

2015 yılında Şevket Kahraman okul müdürleri olan Ünver Saha ve Ahmet Çelikkaya ile beni yanına çağırarak Polat A.Ş.’nin yönetim kurulu ile ilgili dershanelerin kapatılması sürecinden kaynaklanan sorunlar olduğunu söyleyerek bizleri yönetim kuruluna atamak istediğini iletti. Başta üçümüzde bu duruma karşı çıktık. Fakat kendisi Marmara Bölgesinde kayyım atanmayan tek eğitim şirketlerinin Bolu ve Bilecik’te olduğunu, yakında buralara da kayyım atanacağını, kayyımların ilk iş olarak yönetim kurulunu görevden aldığını söyleyerek yönetim kurulu üyeliğimizin formalite ve kısa süreli bir iş olduğunu söylemek süratiyle bizleri ikna etti. Yönetim Kurulunun görev ve sorumluluklarını bilip incelemeden sırf formalite icabı bulunmak durumunda kaldım. Bu üyelik nedeniyle SGK borçlarından dolayı TOKİ'den kendi kazancımla aldığım daireme, arabama ve evlerime haciz konuldu. Tutukluluğum nedeniyle ailem ve ben zor durumda kaldım. Mahkemenize etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğimi tekrar belirtiyorum. Devletime ve adli makamlara yardımcı olmak niyetindeyim. Her türlü sorunuzu cevaplamaya hazırım.

ARKADAŞLARI ARACI OLMUŞ

Ben malum yapıyla, üniversitede öğrenci olduğum zaman tanışmıştım. 3 ay kadar üniversite döneminde evlerinde kalmıştım. Ancak sigara kullanıyor olmam nedeniyle o dönemde beni orada barındırmadılar. Üniversiteden mezun olduktan sonra, bir takım arkadaşlarımın yönlendirmesi ile dershanelerinde çalışmaya başladım. Önce Samsun Terme’de bulunan örgüte müzahir Sakarya Dershanesinde üç yıl boyunca çalıştım. Daha sonra evlenerek Bursa’ya geçtim. Burada Yeşil Irmak Dershanesinde 12 yıl kadar çalıştıktan sonra 2012 yılının yazında Bolu’ya geldim. 15 Temmuz tarihine kadar da burada bulunan FEM Dershanesinde çalıştım

KENDİ ATAMA SİSTEMLERİ VARMIŞ

Ben çalıştığım yerlerde iş sözleşmesi ile çalışıyor olmama rağmen, aslında örgüte müzahir dershanelerin diğer illerdeki şubelerine geçişimiz, paralel yapının içerisindeki bir tayin sistemi ile gerçekleşmekteydi. Türkiye kendi içerisinde 7 bölgeye ayrılmıştı. Her bölgeye bakan ve oranın personel ihtiyacını denetleyen paralel yapılanma içerisinde kurullar bulunmakladır. Buraya isteğiniz iletildikten sonra yer değiştirme talebiniz karşılanırdı. Ben en son Bursa Kemalpaşa'da bulunurken, bağlı bulunduğum Marmara Bölgesine bu isteğimi ilettim. Bolu konusunda bir isteğim yoklu. Fakat beni tayinen Bolu'ya gönderdiler

İL İMAMLARINI TEK TEK SAYDI

Ben Bolu'ya ulaştığımda İl İmamı Ahmet Polat Önel'di. Dershane müdürü ise Veysel Dereli idi. Veysel Dereli beni Ahmet Polal Önel'le tanıştırdı. Fakat kendisiyle çok irtibatım olmadı. Ara sıra dershaneye geldiğinde görüşürdük.

POLAT A.Ş.’Yİ KİM YÖNETMİŞ

Ben Polat A.Ş.'nin ortaklarının İbrahim Ergül, Salman Akkaya, Ahmet Nuri Gürsoy ve Adnan Daylan olduğunu hatırlıyorum. Benim hatırlayamadığım hissedarda bulunabilir. Fakat paralel yapının genel işleyişi içerisinde eğitim kuramlarının bağlı olduğu şirketlerin ortakları görünürde ortaklardır. Şirketler de ortakların kar amacıyla kurduğu şirketler değildir. Şirketler paralel yapının üst organları tarafından atanan ve genellikle il imamı olan genel müdürler tarafından idare edilir. Polat A.Ş.'de benim bulunduğum dönemde Ahmet Polat Önel, Cuma Kartal ve Şevket Kahraman tarafından idare edilmekleydi.

GAYRİMENKULLER MUVAZAALI SATILMIŞ

Ben Polat A.Ş. Yönetim kuruluna getirildikten sonra örgütün İstanbul’daki merkezinden kayyım atanacağı korkusuyla, şirkete ait mal varlığı değerlerinin elden çıkarılabileceği bilgisi bize ulaştırıldı. Mümkün olur ise gerçek satış şeklinde, olmazsa muvazaalı olarak gayrimenkullerin devredilmesi talimatı verildi. Ben Polar A.Ş.ye ait gayrimenkullerin satışı konusunda bir kısım girişimler yapıldığını hatırlıyorum. Hatta Yeniçağa’dan bir grubun gelip okullara baktığını da gördüm. Fakat satış gerçekleşmedi. Bunun üzerine muvazaalı satışlar yapıldığı doğrudur. Ancak Polat A.Ş.’nin muhasebe işlerine bakan Murat Aklaş bir arsanın satışından gelen parayı bizlere maaş olarak dağıtmıştı. Bu arsa satışı gerçek bir satış olabilir, Zannedersem bu arsa Tokadi Hayrettin Paşa Vakfını işleten gruba yakın birileri tarafından alınmıştı. Ancak bununla birlikte iddianamede belirtilen diğer satışların muvazaalı olduğu doğrudur.

PARAYI VERENİ MÜTEVELLİ YAPMIŞLAR

Ben örgüte belli bir süre yardım eden ve örgütle gönül bağı olan kişilerin bağlılıkları konusunda kendisini takip eden insan tarafından belli bir kanaat oluştuğunda mütevelli olarak değerlendirildiklerini biliyorum. Ana mütevelli ise ilin ileri gelen eşrafına verilen daha az kullanılan bir tabirdir. Bu tabirlerin örgüt içerisinde kullanılan tabirler olduğu doğrudur. Her bölgenin ve her hizmetin kendi mütevellileri vardır. Ve belirli aralıklarla gruplar halinde bir araya gelirlerdi.

 

ÖMER BADAY ANKARA MÜTEVELLİSİYMİŞ

Benim bildiğim kadarıyla Bolu Dağı A.Ş örgütle bağlantısı olan bir şirket değildir. Bildiğim kadarıyla Ankara mütevellisi olan Ömer Baday ve Adnan Daylan’ın hisselerinin olması nedeniyle böyle bir algı oluştu. Haddi zaatında şirketin örgütle ve örgütün faaliyetleriyle herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır.

DERNEKLERİ ÖRGÜT KURDURMUŞ

Doruk Akademi Gençlik Kulübü Derneği ile Gökyüzü Gençlik Demeğini, evlerde kalan gençlere kurdurduklarını biliyorum. Yine BOSİAD Örgütün işveren derneğiydi. Türkiye’nin her yerinde örgütlenmişti. Aynı şekilde BESDER 'de örgütün eğitim derneğiydi ve Türkiye'nin her yerinde benzer dernekler kurulmuştu. Bolu Köylerimizi Kalkındırma ve Yaşatma Derneği, Bolu Gelişim ve İletişim Demeği, Bolu Bahar Derneği, Bolu Detay Mimar ve Mühendisler Demeği, Bolu Ümit Din Görevlileri Demeği, Küresel Doktorlar Sağlık Demeği, Bolu İdareciler ve Emeklileri Derneğinin örgütle bağlantılı olup olmadığını bilmiyorum. Fakat Abant Çalışanlar Derneğinin ismini duymuştum.

ETÜT MERKEZLERİ AÇMIŞLAR

Eğitim kurumlarının bulunmadığı yerlerde etüt merkezleri ve eğitime destek dermekleri eliyle bu faaliyetlerin yürütüldüğü doğrudur. Ancak çokta verimli bir çalışma yapılamamaktaydı. Emin Sinoplu'nun Mengen'de, Ahmet Çelik isimli şahsın Mudurnu'da bu işleri organize ettikleirni bilirim.

İL İMAMININ GERÇEK İSMİNİ BİLMİYORMUŞ

Ben Şevket Kahraman'ın gerçek ismini bilmemekteydim. Kendisini Serdar Kod adıyla tanırdım. Tutuklandığında gazeteler vasıtasıyla gerçek ismini öğrendim.

ÇALIŞANLARI BAŞKA ALANLARA YÖNLENDİRMİŞLER

Dershanelerin öğrenci sayıları düşünce bir kısım personelin başkaca alanlara yönlendirildiği doğrudur. Bu birazcık da personelin maaşını karşılamaktaki zorluktan kaynaklandı. Bende 2015'le dershanede artık iş imkanı bulunmadığı için buradan ayrılmak zorunda hissettim.

ÖRGÜTTEN KOPUŞLARI ÖNLEMEK İÇİN UĞRAŞMILAR

Bu tarz toplantılar zaman zaman yapılırdı. Ben bunun bir strateji toplantısından çok o dönem yaşanan süreç nedeniyle örgütten kopuşları önlemek ve mensuplara moral motivasyon aşılamak amacıyla tertip edildiğini düşünüyorum. Ben bu toplantıya katılmadım. Toplantıdan bir gün sonra 13.01.2014 tarihinde Demokrasi Platformu adı altında yapılan açıklamanın Asya Termal'deki toplantının sonuç bildirgesi olduğunu düşünmüyorum. Zira o dönem bu tarz açıklamalar genel gündemdi. Türkiye'nin her yerinde yakın tarihlerde benzer açıklamaların yapıldığını biliyorum.

HİYERARŞİNİN FARKINDAYMIŞ

Ben cemaat yapılanmasının içerisinde bir işleyiş olduğunun elbette farkındaydım. Ancak bunun bir takım kararlarda ve raporlarda anlatıldığı gibi piramidel bir yapılanma şeklinde organize olduğunu kesinlikle bilmiyordum. Ancak bu yapıya ilişkin açıklamaları okuduktan sonra böyle hır yapılanmanın mantıklı olduğu kanaatine bende vardım. Bu doğru olabilir.

YURT DIŞI GEZİLERİ MOTİVASYON İÇİN YAPILMIŞ

Ben bu yurt dışı seyahatlerinin Asya Termal Otel toplantısında olduğu gibi örgüte mensup şahısların motivasyonunu artırmak ve bağlılıklarını kuvvetlendirmek için yapıldığını biliyorum. Yurt dışındaki örgüte müzahir okullar gezdirilmek suretiyle, onlara hizmetin faydaları anlatılırdı. Çoğu şahıs için yapılan bu tespitlerin, örgütle bağlantılı seyahatler olabileceğini düşünüyorum. Bende bu kapsamda Selman Akkaya, Ahmet Polat Önel, Murat Aktaş ve Ünver Saha ile birlikte Srilanka gezisine iştirak etmiştim.

5 VEYA 10 EVDEN SORUMLU OLURLARDI

Örgütün ev yapılanmasının başında ev imamları bulunmaktadır. Ev imamlarının bağlı olduğu küçük bölge imamları bulunur. Küçük bölgeciler 5 yada 10 evden sorumlu şahıslardır. Yine bir kaç tane küçük bölgeden oluşan büyük bölgeden sorumlu kişilere de büyük bölgeci denilmektedir. Büyük bölge sorumlusu doğrudan İl İmamına bağlıdır.

İL YAPILANMASINDAKİ İSİMLERİ ANLATTI

Abdullah Onur’u tanırım, babasının örgütle irtibatı bulunmaklaydı. Ana mütevellilerden sayılırdı fakat oğlunun çok yakın olduğunu zannetmiyorum. Belki babası öldüğünde gelip gitmiş olabilir.

Adnan Acar’ı çok fazla tanımam. Bağlantısı olup olmadığını bilmiyorum.

Adnan Daylan; kendisi örgütün ileri gelenlerindendir. Ana mütevellidir, örgütün faaliyetlerinden haberdar olduğunu, Polat A.Ş.'nin sermayedarlarından ve FEM Dershanesinin de kurucu temsilcisi olduğunu bilirim.

Ahmet Çelebi; Ben bu şahsı tanırım. Kendisinin büyük bölgeci olduğunu düşünüyorum.

Ahmet Çelikkaya: Kendisi Fatih İlkokulunun müdürüydü.

Ahmet Nuri Gürsoy; Emekli tapu müdürüydü, öteden beridir örgüt içerisinde bulunan ve herkesçe abi olarak tanınan ve bilinen birisidir. İtibar edilen bir şahıstı. Ekonomik anlamda kendisine mütevelli denilemez. Fakat mütevelliler gibi itibara değer görülen şahıslardan bir tanesiydi.

Ahmet Önal Yurul; Talebelerle ilgilenen bölgecilerden bir tanesi olduğunu zannediyorum.

Ali Coşkun; Mobilyacı olduğunu biliyorum. Bir keresinde dershanenin küçük bir işini yaptırmıştık. Mütevellilerden olduğunu söyleyebilirim.

Ali Osman Çelik: Küçük bölgeci olarak bilmekteyim. Kendisini tanırım. 2014'ün ortası ya da sonunda Cuma Kartal’ın yanına gelip, hizmetten ayrılmak istediğini söylediğini hatırlıyorum. Daha sonra Ankara’ya gittiğini bilirim. Fakat örgütle bağını koparıp koparmadığı konusunda net bir bilgiye sahip değilim.

Ayşe Elvan Erdoğan; Örgüte müzahir Altın Lale Kreşinin müdürüdür. Örgüte mensubiyeti konusunda daha fazla ayrıntı bilmiyorum.

Bayram Akman: Benim çalıştığım dönemde dershanede kayıt kabulde çalışmaktaydı. 15-20 yıl kadar dershanede hizmeti olduğunu biliyorum.

Cuma Kartal; 2013 yılı sonunda İnegöl’den Bolu’ya il imamı olarak gönderildi. 2014 Yılında da İzmit’e gitti. Kendisi bütün organizasyonun başındaki kişiydi.

Davut Alcı; Öğretmendi. Ancak öteden beri cemaatin içerisinde bulunan birisi olduğu için saygı ve hürmet gösterilen birisiydi. O da ekonomik olarak mütevelli sayılamazdı. Ancak mütevelliler gibi hürmet ve saygı görürdü.

Durmuş Özdemir; Kayıt kabulde çalışan personeldi. Benimle I sene kadar çalıştı. Öncesinde hizmeti olup olmadığım bilmiyorum. Mensubiyetinin niteliği konusunda çok malumatım yoktur.

Emin Sinoplu: Örgütün Mengen'den sorumlu imamıydı. İlçelerde bu görevi yerine getiren şahıslar küçük bölgeciler mesafesinde görülen şahıslardı.

Emre Altındal: Küçük bölgeci olduğunu tahmin ediyorum. Kendisi girişken birisiydi.

Emrullah Sarı: Zaman Gazetesinde çalıştığını bilirim. Bağlantısına ilişkin ayrıntılı malumat sahibi değilim.

Ercan Şenyer: Cuma Kartal’ın İl İmamı olana kadar Çizmeci Motel’de yurt müdür yardımcılığı yapmaktaydı. Cuma Kartal geldiğinde Ercan Şenyer’i şoförü olarak kullandı. Cuma Kartal’ın şoförü ve sekreteri gibi bir görev ifa etmekteydi.

Erol Altıntaş: Avukattır. Ele avuca sığmayan bir yapısı vardır. Öteden beri cemaatin içinde olduğunu biliyorum. Ancak mütevelli yada ana mütevelli tabirlerine uyabilecek birisi de değildir. Cuma Kartal dahil herkes Erol Altıntaş’a her istediğini yaptıramaz.

Ertuğrul Fatih Tıraş; Murat Aktaş’la birlikte çalıştığını biliyorum. Çok fazla kendisini tanımam.

Fahrittin Aydın; Bir kez öğrenci kaydıyla alakalı bir görüşmemiş olmuştu. Onun dışında kendisini tanımam. Mütevelli olup olmadığım bilmiyorum.

Fedai Özdemir: Daha önce kolejde en sonda dershanede resmi işlemlere bakardı. Büro memurumuzdu. Bunun dışında bir görevi bulunmamaktaydı.

Hafize Tosun; Bayan yapılanmasının en üstündeki kişidir. Fakat paralel yapılanma içensinde bayanlar ve erkekler için ayrı ayrı imamlar yoktur. Hafize Tosun’nda İl İmamı olan Cuma Kartal’a ve Şevket Kahraman’a bağlı olarak faaliyetlerini yürütürdü. Belki büyük bölgeci olarak nitelendirilebilir.

Harun Savcı; Şahsı ismen tanırım.  Söylenti olarak mütevellilerden olduğunu duymuştum. Fakat

benim doğrudan bir tespitim yoktur.

Hayrullah Deniz; Küçük bölgeci olabilir. Fakat tam ne iş yaptığına vakıf değilim Erdem Yurdu’nun müdürü olduğunu da hatırlamaktayım. Doruk Akademi ile ilgileniyor olabilir.

Hıdır Aksoy: Bölgecilerden olduğunu biliyorum. Fakat tam olarak vazifesini bilememekteyim.

İbrahim Ergül: Nakliyeci olduğunu bilirim. Polat A.Ş.’nin hissedarlarındandır. Mütevellilerdendi.

İsmail Gezgin: Kendisi son dönemlerde mütevelli olmuş olabilir.

İsmail Hakkı Özmen; Ben geldiğimde BOSİAD’ın başkanıydı. Daha sonra maddi sıkıntılar yaşadı. Ahmet Polat Önel’le ters düştüğünü hatırlıyorum. Ondan sonra kendisini çok görmedim. Belki yapıya uzak durmuş da olabilir.

Mehmet Gökçek: Polat A.Ş. ortağı olduğunu biliyorum. Ne işle iştigal ettiğini bilemiyorum.

Mehmet Gülen; Şahsı ismen bilirim. Kıbrısçık'ta eczanesi olduğunu öğrendim. Mütevelli olup olmadığını bilemiyorum.

Mehmet Güner: FEM dershanesinde çalışırdı. Daha sonra okullara geçti. Hakkında başkaca malumatım yoktur.

Mehmet Şükrü Çakmak; Şems Yurdunun müdürü olduğunu bilirim.

Murat Aklaş; Polat A.Ş.’nin muhasebecisiydi. Mali işleri takip eden şahıstır. Kendisini bu nedenle

tanırım.

Mustafa Caka; Kendisini büyük bölgeci olarak tanırım.

Mücahit Erdoğdu: Banka müdürü olarak tanırım. Fakat kendisini tanıdıkça başka bir cemaate yakın olduğu izlenimi bende uyandı. Fakat banka müdürü olduğu için ister islemez yapı içerisinde bilinmekteydi.

Oktav Güneş; Çocuğu bizde okumaktaydı. Bu nedenle tanırım. Memurlarla ilgilenen şahıslardan olduğunu düşünüyorum.

Ömer Baday: Bolu ile çok ilgisi yoklu. Kendisinin Ankara mütevellisi olduğunu duymuştum.

Raşit Doğan Enhoş: Bolu Dağı A.Ş.’nin üç büyük ortağından birisiydi. MHP’li kimliğinden dolayı tanınırdı.

Remzi Dayanır:  Yurt müdürü olduğunu biliyorum. Örgütün yurt dışı işlemlerini yürüten şahıslardan olduğuna yönelik benim doğrudan bir bilgim yoktur. Bu bilgi doğru olmaya bilir.

Selman Akkaya: İnşaat mühendisi ve müteahhittir. Mütevelli olduğunu duymuştum.

Suat Tarakçıoğlu: Eşim çocuğunu okutuyordu, fakat ben kendisini doğrudan tanımam. Mütevelli olup olmadığı konusunda hiçbir bilgim yoktur.

Şafak Teke: Araç alım satışı nedeniyle tanımıştım. Mütevellilerdendi ancak son dönemlerde oda gelip gitmeyi kesmişti diye biliyorum.

Şevket Kahraman; 2014 yılından sonra Cuma Kartal’ın yerine il imamı olarak atanmıştı. Örgütün tüm faaliyetlerini organize eden kişidir.

Temel Albayrak: Dosya hasbel kader girdiğini düşündüğüm şahıstır. Bir lokantada garsondu.

Uğur Aktaş: Esnaf yapılanması içerisinde gelip gitmiş olabilir. İsmini duymuştum. Ancak mütevelli olduğunu zannetmiyorum. Daha çok esnaf sınıfında değerlendirilebilir.

Yıldırım Yılmaz: Kendisi mütevelli idi. Dershaneye gelip giderdi. Daha sonradan şirket yönetim kuruluna girmişti.

BYLOCK’TA KİMLERLE İRTİBAT KURMUŞ

Özcan Sünger, FEM Dershanesinin merkez bürosundaki personellerdendi. Tayyar Altın’da Marmara Bölge sorumlusuydu. Hayriye Erdoğan, Ahmet Erdoğan'ın eşidir. Ahmet Erdoğan bizde eğitimciydi. Levent Ersarı ve Yasin Alan matematik öğretmenleriydi. Serkan Bayraktar Gerede FEM dershanesinde öğretmendi. İsmail Aykan isimli şahsı hatırlayamadım. Benim Bylock’umda kayıtlı şahıslar çoğunlukla dershanede çalışan şahıslardır.

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz