• resmi ilanlar

MUDURNU'DAN 4 TAHLİYE KARARI ÇIKTI

02/10/2017 11:00

FETO/PDY soruşturmaları kapsamında Mudurnu yapılanmasına yönelik duruşmada sanık ifadeleri tamamlandı. 5'i tutuklu 20 sanıklı dosyada Ahmet Çelik dışındaki herkes tahliye oldu. Seyit Çalı için ise yakalama kararı çıkarıldı.

Haber: Hakan AYDIN - Ebru EYVAZOĞLU

Mudurnu’da FETO/PDY yapılanması kapsamında hakkında soruşturma açılan 20 kişi Bolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı. Tüm sanık ifadelerinin tamamlanmasının ardından iddianamede adı geçen Mehmet Kayhan, Serdar Yalçın, Ahmet Türkan ve Ümmühan Neslihan Çelik tahliye olurken Mudurnu Abisi olduğu ileri sürülen Ahmet Çelik’in tutukluluk halinin devamına karar verildi. Mudurnu yapılanmasında böylece sanıklardan 1’i tutuklu, 19’u tutuksuz olarak yargılanacak.

Soruşturma kapsamında Ahmet Türkan, Serdar Yalçın, Mehmet Kayhan ve Ümmühan Neslihan Çelik tutuklu olarak yargılanırken, Ali Kavalcı, Aysel Türkan, Elif Fatma Yalçın, Fatma Yalçın, Filiz Eser Kayhan, Hayrettin Karataş, Mehmet Özdemir, Mehmet Mustafa Varlık, Mevlüde Yılmaz, Mukaddes Aydın, Necmi Şahin, Osman Karaca, Sadık Kaya, Seyit Çalı ve Züleyha Durhan’ın tutuksuz olarak yargılanmalarına devam edilecek. İfadesi alınmayan Seyit Çalı için ise yakalama kararı çıkarıldı. Tahliye edilen sanıklar için adli kontrol tedbiri de uygulanmamasına karar verildi.

DİNİ SOHBET DEĞİL, ARKADAŞ MUHABBETİ

Mudurnu’da öğretmenlik yapan Mehmet Kayhan, dini sohbet toplantılara katılmadığını, bunların yalnızca arkadaş muhabbeti olduğunu söyleyerek, “Ahmet Çelik’in beni dini toplantılara davet ettiği ve katıldığıma yönelik beyanım doğrudur. Ancak Fethullah Gülen’e ait bir kitap okunmadı. Video izlenmedi. Arkadaşlar arasında yapılan muhabbetlerdi” savunmasında bulundu. Kayhan’ın avukatı Burkina Faso gezisine dönemin Mudurnu Belediye Başkanının da katıldığının zapta geçmesini istedi.

FETO/PDY’nin Mudurnu yapılanması için düzenlenen iddianamede adı geçen sanıkların yargılamasına Karaçayır’daki Belediye Nikah Salonu’nda devam edildi. 5’i tutuklu 20 sanığın yargılandığı davada sanık ifadelerinin de sonuna gelindi. Sabahtan yapılan duruşmada Mehmet Kayhan, Osman Karaca, Sadık Kaya ve Züleyha Durhan ifade verdiler.

 

MEHMET KAYHAN

Mudurnu’da öğretmen olarak görev yapan 400 gündür tutuklu olduğunu söyleyen Mehmet Kayhan, “Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Söz konusu suçlamayla huzurda bulunmaktan hicap duyduğumubelirtmek isterim. Üzerimeatılıörgütüyeliğisuçlamasını kesin bir dille reddetmekteyim. Bana yakıştırılanörgütüyeliği ve terörsuçlamasını kabul etmediğimi belirtmek isterim.Ben ne örgütüyesi ne de teröristim.

“HAYATINI EĞİTİME ADAYAN BİRİSİYİM”          

Burdur Eğitim Fakültesinden mezun olduktan sonra Mudurnu’da Çamyurdu Köyü’ne atandım. Hayatım dağköylerinde ve birleştirilmişsınıflardaçalışarakgeçti.Darbegirişiminigerçekleştirilen şahıslarınen ağırşekildecezalandırılması temennisini içtenliklepaylaşmaktayım.Hayatınıeğitimeadayan birisi olarak burada bulunmayıhakkaniyetlibulmuyorum.Ağırşeker krizleri geçiriyorum. Söz konusuyapıyla hiçbir ilgim olmamıştır. Öğrencilikyıllarımda ne evlerinde kaldım, ne de yayınlarınaaboneliğim bulunmaktadır. Hal böyleolmasınarağmen darbe girişimisonrası apar topar ve sağlıksız şekilde sorgulandığım içinöncekibeyanlarımıngerçeğiiçermediğini belirtmek isterim. Huzurdaki savunmalarıma itibar edilmesini talepederim.

17-25 ARALIK SONRASI BANKASYA HESABI AÇILMIŞ

Benim herhangi bir hesabımolmadığıhalde 17-25 Aralıksüreci sonrası hesap açtırmış olmam suçlamaya dayanak olarak gösterilmektedir. Ben tasarruflarımı en kârlı biçimde değerlendirme isteği dışında herhangi bir saikle hareket etmedim. Şahsi menfaatimi ve karlılığıdüşündüm. Bankanınbirtakım faaliyetlerden ücretalmaması, faizsizolması bu tercihi yapmamda etken oldu. Devletin kontrolüaltındaki bankanın hizmetlerinden istifade etmenin örgütüyeliğine dayanak gösterilmesinivicdani ve hukukibulmuyorum. Bu durumun aleyhimekullanılmasını kabul etmiyorum.

“ASYA TERMAL’DE KONAKLADIĞIM DOĞRUDUR”

Asya Termal Otelde belirtilen tarihlerde konaklamada bulunduğumdoğrudur. Aslen Yozgatlıyım. İl’e geliş geçişlerim sırasında burada konaklamıştım. Memnuniyet anketi doldurduğum için belirtilen tarihten önce arandım ve uygun şartlarda konaklama imkânı sunulacağı söylendi. Çocuğumla bu fırsatı değerlendirmek istedim. Belli bir toplantıya iştirak etmediğim gibi diğer şahıslarla da herhangi bir irtibatım olmadı. Bu nedenle örgütsel bir toplantıya iştirak ettiğime yönelik iddiaları kabul etmiyorum.

BURKİNA FASO’YA SİYASİLER DE GİTTİ

BurkinaFaso gezisine iştirakettiğim doğrudur. OdönemdeHalk Eğitim Müdürü olan şahsın teklifiyle bu geziye iştirak etmeyi kabul ettim. Milli eğitimmüdürü ve birtakım siyasiler de katılmıştır. 4 günlük bir geziydi. Konsolosluk ziyareti yapılmıştı. Konsolosluğun gönderdiği rehbereşliğinde turistik mekanlar gezildikten sonra alışveriş ile seyahat noktalandırıldı. Gezi esnasındasöz konusuterörörgütü ile irtibat ve iltisak anlamına gelebilecek etkileşim olmadı. İddiaları kabul etmiyorum.

“DİNİ SOHBETLERE AYIRACAK VAKTİM YOK”

Hakkımdaörgütün dini sohbet adıaltındakitoplantılarına katıldığım ve hatta bu toplantılara adam temin ettiğim iddiasında bulunulmuştur. İddiayı hiçbir şekilde kabul etmiyorum. Eşim esnaftır. Sabah erken evden ayılırdı. Bu nedenleçocukların bakımı ve okul işleri benim üzerimden yürümektedir. Öğretmen olmam nedeniyle bu yoğunlukta neredeyse kendime ve aileme de herhangi bir zaman ayıramamaktayım. Dini sohbet adı altındaki toplantılarakatılmam ve gayretgöstermem de olanaklıdeğildir. İddiaları kabul etmediğimi belirtmek isterim.

Hakkımdaki bütün iddialar soyut, düşünsel ve dayanaktan yoksundur. Hepsini reddetmekteyim. Kaçma şüphem bulunmamaktadır. Şeker hastalığım vardır. Sağlıksız şartlarda kalmamız nedeniyle hastalığım iyice azmıştır. Düzenli tedaviye ihtiyacım bulunmaktadır. Tüm bu gerekçelerin göz önünde bulundurulmasını ve tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum.

“DERNEKTE ÖĞRENCİLERE YÖNELİK FAALİYETLER YÜRÜTÜLDÜĞÜNÜ BİLİYORUM”

Mehmet Kayhan “Halk eğitimdeki bu işleri Mehmet Ö.  isimli şahıs yürütüyordu. Mehmet Ö. iki yılMudurnu’dakaldı. Sonra AhmetÇelik’in bu işlerden sorumlu olduğunudüşünüyorum” şeklindeki ifadesini yalanladı. Kayhan “Halk Eğitim Merkezi desteğinde bahsedilen adreste etüt faaliyetleri yürütüldüğünü biliyorum. Bu faaliyetlerin başında önce Mehmet Ö. isimli şahıs bulunmaktaydı. Daha sonra kim organize ettiğini bilmiyorum. Ama bildiğim kadarıyla Ahmet Çelik’in organize ettiğini düşünüyorum. Ben orada ne tur faaliyetler yapıldığını da bilemiyorum. Sadece öğrencilere yönelik ders faaliyetleri yürütüldüğünü zannediyorum” dedi.

DİNİ SOHBET DEĞİL, ARKADAŞ SOHBETİ

Mehmet Kayhan dini sohbetlere de katıldığını reddederek, “Ahmet Çelik’in beni dini toplantılara davet ettiği ve katıldığımayönelik beyanım doğrudur. Ancak Fethullah Gülen’e ait bir kitap okunmadı. Video izlenmedi. Arkadaşlar arasında yapılan muhabbetlerdi. Bir süre sonra gitmek istemediğimiçinkatılmayıbıraktım” ifadelerini kullandı.

DÖNEMİN BELEDİYE BAŞKANI DA BURKİNA FASO GEZİSİNE KATILDI

Mehmet Kayhan’ın avukatı da “Burkina Faso gezisine dönemin Mudurnu Belediye Başkanının da katıldığını zapta eklemek istiyoruz. Mesleki ve ahlaki yükümlülükgördüğümüziçinsanığın kolluktaki ve savcılıktaki savunmalarına katılan bir avukat olarak şahsımkötümuameleye veya baskıya maruz kalmadığını belirtmekisteriz. Kendisi de baskıya maruz kalmadığını yalnızca ifadelerinin yanlış anlaşılmak suretiyle tutanağa yanlış geçirildiğini belirtmiştir” dedi.

 

OSMAN KARACA

“Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Hain darbe girişiminiben deesefle kınıyorum. Aziz şehitlerimize rahmet gazilerimiz şifadiliyorum.

Ben Gentaş isimi bir şirkete bağlı fabrikada mühendis olarak çalışmaktaydım. Eşim esnaftır. Zamanla otel kafe işletmeye başladım. Aynızamanda eşimin esnaf faaliyeti nedeniyle ilçede bu faaliyetlerdolayısıylatanınan ve bilinen insanlar haline geldik. Yine ticari faaliyetlerim nedeniyle birçokSTK’dakuruculuğum ve üyeliğimbulunmaktadır. Tema, avcılık derneği, turizm derneği gibi derneklerde faaliyetlerim yer almaktadır. Öğrencilere yardım faaliyetleri gibi sosyal duyarlılık gösterilmesi gereken alanlarda da faaliyet icra eden birisiyim.  Bu nedenle hakkımdaki suçlamayı hiçbir şekilde kabul etmiyorum.

“AHMET ÇELİK’İN RİCASI VE İSTEĞİYLE ÜYE OLDUM”

Mudurnu Eğitim Sevenler Derneğine Ahmet Çelik’in ricası ve isteğiyle üye oldum. Tüm derneklere üyeliğim bulunduğu için söz konusu derneğin öğrencilere yönelik faaliyetler yapacağına dair söylemler, derneğe üyelik konusunda motive etti. FETO/PDY bağlantısını kesinlikle bilmemekteydim. Üyelikdışında herhangi bir faaliyeteiştirak etmedim. Hatta form doldurup imzalamadışında irtibatım olmadığı gibi derneğe herhangi bir ödenti de vermedim.

 

Zamanla bu derneğin malum yapıylabağlantılıolabileceğine dair kuşkularım ortaya çıktı. Bu durumu Ahmet Türkan’a ilettim. Bana tamam bakarız dedi. Derneğin esnaflara zarar verebileceğini söyleyerek kapatılması gerektiğini söyledim. Daha sonra ben derneğin kapatılmış olduğunu düşünmekteydim. Fakat yaşanan süreçte kapatılmadığını öğrendim. Yalnızca derneğe üye olunmasını suçlamaya dayanak yapılmasını kabul etmiyorum. Dernek çatısı altında faaliyetim olmamıştır.

TOPLANTILARA KİMLER KİMLER KATILMIŞ?

Dini sohbet adı altındaki toplantılara katıldığıma yönelik iddia kısmen doğrudur. Sözü edilen grubun değil, benzer şekilde organize edilen başka gruplara ait toplantılara da iştirak ettim. Eğer bir gün bu katılımlar suç konusu yapılırsa aynı suçlamayla huzurunuza gelme ihtimalim bulunmaktadır. Ahmet Çelik isimli şahsın daveti üzerine bir kaç kez bu sohbetler eğittiğim doğrudur. Şu an hangi tarihte organize edildiğini hatırlayamıyorum. Bu toplantılarda kimlerin bulunduğuna yönelik tespitim veya anımsadığım birdurum yoktur. Dönemin Belediye Başkanı ve Saim Yılmaz isimli şahsın bu toplantılarda bulunduğunu hatırlamaktayım. Mehmet Kayhan, Serdar Yalçın’ın orda bulunup bulunmadığını anımsayamamaktayım. Ancak Mehmet Kayhan’ın o zaman orada bulunduğunu zannetmiyorum. Olsaydı hatırlardım diye düşünüyorum. Ben bu toplantılarda herhangi bir örgütsel bağlantıyla gitmedim. Aleyhime delil olarak kullanılmasını kabul etmiyorum.

“KREDİ ALABİLMEK İÇİN BANKADA MEVDUAT TUTTUM”

Bankasya hesabım önceki tarihte açılmıştı. Fakat hareket göstermemekteydi. 2015’te bankadan kredi temin edebilirim düşüncesiyle mevduat tutmaya başladım. Tuttuğum miktar çok cüzi bir miktardı. Bana bir miktar mevduat tutarsan uygun şartlarda kredi imkânından istifade edebileceğim söylenmişti. O sebeple mevduat yatırdım.Kesinlikleterörörgütüyönlendirmesi ve tavsiyesi doğrultusunda bankayamaddikatkısağlamak gayesiyle mevduat artışıyapmadım. Masak raporunda Mehmet Kayhan’a 1000 TL havale yaptığım belirtilmiştir. Şu an paranın hangi niyetle gönderildiğini hatırlayamıyorum. Fakat eşininde esnaf olması ve otel ve kafe işletmemin bir takım ihtiyaçlarını onların işletmesinden temin edilmesi nedeniyle bu havalenin karşılıklı ticaret vesilesiyle yapıldığınıdüşünüyorum.

“BİRKAÇ GAZETEYLE BİRLİKTE ZAMAN GAZETESİ DE ALDIM”

Benim yukarda bahsettiğim otel kafe restoran işletmelerindegünlükgazete bulundurma zorunluluğumvardır. Bu nedenle Zaman Gazetesi bırakılmaktaydı. Sözkonusu gazeteye ilişkin aboneliğimin başkaca bir amacı bulunmamaktadır. Topluma açık ticari işletmeye birkaç gazete almaktaydım. Yalnızca birinin buşekildesuçlama konusu yapılması doğru değildir. Buyöndekiisnadı kabul etmemekteyim.

“ARAMADA SUÇ UNSURUNA RASTLANMADI”

Evimde ve aracımdayapılan aramada herhangi bir suç unsuruna rastlanılmamıştır. Otelde yapılan arama sırasındaunutulaneşyalararasında bulunarak resepsiyonabırakılan bir kitap ele geçirilmiş ve suç unsuru olarak görülmüştür. Söz konusu kitabin benimle hiçbir alakası bulunmamaktadır. Varlığından bulunduğunda haberdar oldum. İçindeki notlar da bana ait olmadığı tespit olunmuştur. Söz konusu kitabın hakkımdaki suçlamaya dayanak olmasını kabul etmiyorum.

Terör örgütüyle bağlantılıokullarda eğitim gördüğüm iddiası doğru değildir. Mezun olduğum okullara ilişkin kayıtlarını mahkemenize savunma ekinde sunuyorum. Dershaneye ilişkin kolluk beyanım doğrudur. Bu durumunaleyhime kullanılmasını da kabul etmemekteyim.

Benim terör örgütü ile adımın bir arada anılmasıbeni son derece mahzun etmiştir. Böyle bir suçlamaylahuzurda bulunmaktan utanç duyuyorum.İleri sürmüş olduğum savunma gerekçeleri doğrultusunda mağduriyetimi göz önünde bulunduracağınızı düşünüyorum. Beraatimi talep ediyorum.

Mahkeme Başkanı; Ahmet Çelik’in Mudurnu’da bulunma amacını bilip bilmediğini sordu. Osman Karaca, “Ben AhmetÇelik’in Mudurnu’ya hangi niyetle geldiğini bilmem. Ama mevzu öğrencilere yardım etmek olsaydı ben ya da Mehmet Kayhan’ın öncülük etmemiz gerekirdi. Öğrencilere yönelik faaliyetlere onun öncülük etmesi nedeniyle Mudurnu’daki varlık sebebinin bu olduğunu düşünüyorum. Ben eğitim sevenler derneğinin öğrencilere yardım faaliyetlerini ne şekilde finanse ettiğini bilemiyorum. Üye olduğum dönemde de bunu sorgulamadım. Öğretmenlerin ücret alıp almadığını bilmiyorum” dedi.

 

SADIK KAYA

Bir köyde çiftçilik yapan Sadık Kaya hakkındaki iddiaları reddederek, “Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Köyde yaşamaktayım. Eşimin rahatsızlıkları bulunmaktadır. Anneme de ben bakmaktayım. Bu nedenle söz konusu örgütsel faaliyet içinde bulunmam olanaklı değildir. Mudurnu’daki eğitim sevenler derneğine AhmetÇelik ve Ahmet Türkan’ın tavsiyesiyle üye oldum. Aklıma kötübir şey gelmedi. Derneğin herhangi bir faaliyetine de iştirak etmedim. Yalnızca formu doldurdum. Hakkımdaki örgüt üyeliği suçlamasına delil yapılmasını kabul etmemekteyim.

Bankasya hesabımı umre ve hac ziyaretim içinbiriktirdiğimdinihassasiyetlerim gereği faizsiz bir mevduat kuruluşunda tutma isteğim nedeniyle açtırdım. Söz konusu katılım hesaplarını da bahsettiğim gaye nedeniyle açtırmış bulunmaktayım. Bu durumun aleyhime kullanılmasını kabul etmiyorum. Suçsuzum. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum.

 

ZÜLEYHA DURHAN

Taşkesti’de otururken Mudurnu Eğitim Sevenler Derneği’nden haberdar olup gidip üye olduğunu söyleyen Züleyha Durhan, “Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Ben Kocatepe 2013 yılında Üniversitesi SultandağıMeslek Yüksekokulunu kazandım. Okula gittiğimde Fetullah Gülen’e ait Gürcan Kız Öğrenci Yurdunda kalmaya başladım. Eğitim hayatımın sonuna kadar da burada kalarak okulu bitirdim. Yurtta kaldığım dönem boyunca herhangi bir örgütsel faaliyete iştirak etmedim. Örgütün propaganda faaliyetlerine yönelik çalışma da yapılmadı. Kitap okuma, video izleme gibi faaliyet zorunlu kılınmadı.

2015 yılında okulu bitirdiğim için buradan ayrıldım ve Taşkesti’de bulunan ailemin yanına yerleştim. Aynı yıl Mudurnu’ya alışveriş için gittiğimde ilçe içerisinde öğrencilere yönelik faaliyetler yürütecek bir dernek kurulduğunu öğrendim. Söz konusu konuşmayı kimlerin yaptığını hatırlayamıyorum.Bu yöndeki hassasiyetim nedeniyle derneğe üye olmaya karar verdim. Derneğin yerini bulup orada Ahmet Çelik isimli şahsa niyetimi söyledim. Üyelik formumu da bu esnada doldurdum. Herhangi bir ücret ödemedim. Daha sonra evime gittiğim için derneğin herhangi bir faaliyetine iştirak etmedim. Dernek üyeliğim 2015 Ekim ayında yapılmıştı. Derneğin terör örgütü ile bağlantısını hiçbir şekilde bilmemekteyim. Derneğeyönelik bir bağışım veyahut doğrudan birkatkım olmamıştır. Gazete ve dergi aboneliğim de bulunmamaktadır. Evimde bulunan cam plaket mezun olduğumda kaldığım yurt tarafından verilmiştir. Maneviyat davetiyesi isimli dokümanın da neşekilde evimde bulunduğunu bilemiyorum. Benim terör örgütü ile uzaktan yakından alakam yoktur. Mevlüde Yılmaz isimli şahsı tanımam. Niçin aleyhime beyanda bulunduğunu bilmiyorum. Aleyhe beyanlarını kabul etmiyorum.”

 

Mahkemenin öğleden sonra görülen duruşmasında tutuklu sanık Serdar Yalçın savunmasını yaptı. Mudurnu’da tost dükkanı bulunduğunu belirten Yalçın, Zaman Gazetesini iş yerine gelen müşterilerinin okuması için aldığını, derneğe fakir çocukların okutulması amacıyla üye olduğunu, Bank Asya’da eşinin altınlarını muhafaza etmek amacıya hesap açtırdığını, bu hesabı Ahmet Çelik’in açtığı yönünde daha önce verdiği ifadeyi kabul etmediğini, örgütün dini sohbetlerine katılmadığını, yurt dışına örgütsel faaliyet için değil turistik gezi olması nedeniyle çıktığını ve öncelikle tahliyesini yargılama sonrası beraatini talep etti.

 

Ardından savunma yapan Ümmühan Neslihan Çelik ise Polat A.Ş.’de SGK kaydının olmasının örgüt üyesi olduğu anlamına gelmediğini, Bolu Bahar Derneği, Küresel Doktorlar Derneği ve Mudurnu Eğitim Sevenler Derneği’ne üyeliklerinin olduğunu, ancak bu üyeliklerinin örgütsel olmadığını, Bank Asya2da 2010 yılından bu yana hesabının olduğunu, maaşının buraya yattığını, Romanya gezisine de örgütsel amaçla değil bir tur vasıtasıyla turistik gezi olduğu için katıldığını, öncelikle tahliyesini ve yargılama sonrası beraatini talep etti. 

 

 

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: