• resmi ilanlar

BOLU VALİSİNDEN GAZİLER VE ŞEHİT YAKINLARI ONURUNA YEMEK

20/09/2017 11:00

Bolu Valisi Aydın Baruş 19 Eylül Gaziler Günü nedeniyle Bolu Merkez ve ilçelerde gelen gaziler ve şehit yakınlarının onuruna yemek verdi. Yemekte konuşan Vali Baruş Mukaddes değerler uğrunda canını ortaya atma fedakârlığını ifade eden gaza anlayışı tarih boyunca milletimizin sahip olmakla iftihar ettiği en önemli hasletlerden biri olmuştur” dedi.

Turizm ve Otelcilik Uygulama Okulu bahçesinde düzenlenen yemeğe Bolu Valisi Aydın Baruş ve eşi Nagihan Baruş, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Aydoğan Budakçı, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Vali Yardımcısı Ahmet Atılkan, İlçe Kaymakamları , Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Bekir Koçyiğit, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Bolu Şube Başkanı Sami Yıldız, Bolu Şehit Aileleri ve Gaziler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Ömer Erol Akbaş,  Bolu merkez ve ilçelerinden gelen gaziler, gazi aileleri ve şehit yakınları katıldı.   Bolu Valisi Aydın Baruş ve eşi Nagihan Baruş aileleri ile birlikte yemeğe gelen Gazilerimizin ve şehit yakınlarımızın masalarını tek tek dolaşarak ‘Hoşgeldiniz” dedi.

 

Yemek öncesinde gaziler adına bir konuşma yapan Gazi Özer Bay, “Vatan, uğruna can verenlerindir. Bizler yüreğimizde taşıdığımız bu kutsal yükün her zaman bilincindeyiz. Bizler atalarımızın Çanakkale Zaferiyle, Kut’ül Amare Zaferleriyle büyüdük. Şanlı tarihimiz her zaman geleceğimize ışık tuttu. Geçmişten geleceğe gelen vatan sevgimizi anne, baba, kardeş ve eş sevgisinden üstün tuttuk. Çünkü biliyorduk, atalarımızdan öğrenmiştik al bayrağımızın dalgalanmadığı yer bizi esarete sürükleyecektir” dedi.  

 

“ÖLÜRSEM ŞEHİD, KALIRSAM GAZİ”

Bolu Valisi Aydın Baruş, Gaziler ve şehit yakınları onuruna verilen yemekte yaptığı konuşmasında, mukaddes değerler uğrunda canını ortaya atma fedakârlığını ifade eden gaza anlayışı, tarih boyunca milletimizin sahip olmakla iftihar ettiği en önemli hasletlerden biri olduğuna değinerek şu ifadelere yer verdi:   “Bu haslettir ki, Anadolu topraklarını yurt edinme mücadelemizde bizlere daima can veren en büyük gücümüz olmuştur. Rabbül Alemin Kur’an-Kerim’de Tevbe Suresinde “De ki: Bize iki iyilikten, gazilik ve şehitlikten başka bir şeyin gelmesini mi bekliyorsunuz?" buyurur. Bu ilahi söz, milletimizin verdiği bağımsızlık ve özgürlük mücadelelerinde “Ölürsem şehid, kalırsam gazi” anlayışı ile canını ortaya koymasına ilham kaynağı olmuştur. Gazilik payesi; vatan, millet, bayrak, din ve namusunu korumak uğrunda, şehit olma arzusuyla vücudunu siper ederek mücadele ederken yaralanmış olan kahramanlara verilen şerefli bir makamdır. Bu mertebeye ulaşan şanlı gazilerimiz bu milletin kalbinde daima müstesna bir makama mazhar olmuşlardır. Şelçuklu’dan, Osmanlı’ya, Türkiye Cumhuriyetine kadar 1.000 yıldır Anadolu’da verdiğimiz varlık yokluk mücadelesinde Milletimize önderlik eden değerli kahramanlarımız bugün de Gazi unvanıyla yad edilmektedir. Selçuklu Devleti zamanında kullanılan Gaziyan-ı Rum kelimesi Anadolu’nun yurt edinilmesinde yiğitlik gösteren kahramanlar için kullanılan bir tabir olmuştur. Osmanlı Devleti’nin kuruluşunu sağlayan padişah ve beyleri Gazi unvanlarıyla anarız. Ertuğrul Gazi, Orhan Gazi, Gazi Süleyman Paşa ki Göynük’te Akşemseddin Hazretlerini türbesinin yanındaki Cami’yi inşa ettirmiştir. Gazi Evronos, Gazi Murad-ı Hüdavendigar bu müstesna kahramanlardan sadece bir kaçıdır. Vatan topraklarının savunulmasında eşsiz kahramanlık örnekleri sergileyen Gazi Osman Paşa ve Gazi Ahmet Muhtar Paşa yakın tarihimizden anabileceğimiz şahsiyetlerdir.

 

“VATANIN BAĞIMSIZLIĞI VE ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ SÖZ KONUSU OLDUĞUNDA CANIMIZI ORTAYA KOYMAKTAN ÇEKİNMEYEN BİR MANEVİ MİRASA SAHİBİZ”

Milletimizin varoluş ve bağımsızlık savaşı olan İstiklal Mücadelesi’nin en hayati safhası olan Sakarya Meydan Savaşı’nın ertesinde 19 Eylül 1921’de TBMM Mustafa Kemal Paşa’ya Gazi unvanını vermiş, O’nu hayatta olanların sahip olabileceği en yüksek mertebe olan Gazilik payesiyle şereflendirmiştir. Gazilerimizin nesiller boyu anlatılan destansı kahramanlıkları bu gazilik ruhunun daima Milletimizin hafızasında yer etmesini ve kalbinde yaşamasını temin etmiştir. Vatanın bağımsızlığı ve özgürlüğümüz söz konusu olduğunda canımızı ortaya koymaktan çekinmeyen bir manevi mirasa sahibiz.

 

“SİZLERE OLAN BORCUMUZ BÜYÜKTÜR”

Bağımsızlık ya da esaret tercihi ile karşılaştığında Milletimizin yegane parolası Ya İstiklal Ya Ölüm olmuştur. Vatan şairi Namık Kemal’in veciz mısraları Milletimizin bu ferasetli anlayışını ne güzel ifade etmektedir: Biz öyle yüce yaratılışlı milletiz ki hamiyet meydanında ayaklar altında toprak olmaktan bize ölüm daha iyi gelir. Gazilik ve şehitlik şiarı, dün olduğu gibi bugün de, bu topraklar üzerinde onurlu bir şekilde özgür ve bağımsız yaşamamızın teminatı olmaya devam etmektedir. Bu ruhun verdiği maneviyatla, terörle mücadele ederken şehadet makamına kavuşan, Gazilik mertebesine erişen Polisimiz, Jandarmamız, Askerimiz; 15 Temmuz’da milli iradeyi ve demokrasimizi esir almaya teşebbüs eden hainlere karşı, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle tanklardan ve mermilerden  çekinmeden korkusuzca kendini meydanlara atarak şehit olan ya da gazi kalan kardeşlerimiz, bizlere kutsal değerler uğrunda fedakârlığın en veciz timsallerini göstermişlerdir. Bugün aramızda bulunan Gazilerimiz bizlere sorumluluğumuzun ne kadar büyük olduğunu hatırlatmaktadır. Kıbrıs’ta, Doğu Anadolu’da, Güney Doğu Anadolu’da vatanın bütünlüğü ve milletimizin birliği için mücadele eden,  15 Temmuz’da bağımsızlığımıza ve milletimizin iradesine kast eden teröristlere karşı göğsünü siper eden kahramanlarımız sizlere olan borcumuz büyüktür. Sizler Gazilik ruhunun müşahhas örnekleri olarak bizlere ve yeni nesillerimize ilham kaynağı oluyorsunuz. Bugün bu topraklar üzerinde başımız dik ve şerefli bir şekilde yaşamaya devam ediyorsak bu sizlerin ve ebedi hayata gülümseyerek giden şehitlerimizin fedakârlıkları sayesindedir.

 

“EN ÖNEMLİ VAZİFELERİMİZDEN BİRİSİ SİZLERE HER ZAMAN SAHİP ÇIKMAKTIR”

Aramızda bulunan şehit ailelerimiz, ne mutlu sizlere ki sizin evlatlarınız artık tüm milletimizin evlatları olmuştur. Aziz Şehitlerimizin bizlere emaneti olan siz değerli ailelerimizin kederine ortak olmak, daima sizlerle beraber olmak, sizlere gereken hürmeti göstermek, sizlerin dileklerini baş tacı etmek bu Milletin tüm bireylerinin minnet borcudur. Şehitlerimizin ve gazilerimizin bizlere mirası olan vatan topraklarına sahip çıkmak, bağımsızlık ve özgürlük irademizi hiçbir güç karşısında çiğnetmemek en önemli vazifemiz olmalıdır. Gaziler Günü vesilesiyle, ebedi hayata kavuşan gazilerimizi ve aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Hayatta olan tüm gazilerimizi şükran ve minnetle yâd ediyor, kendilerine sağlıklı ömürler diliyorum. Siz kıymetli gazilerimize, saygıdeğer şehit ailelerimize hürmetlerimi arz ediyorum.”

 

Konuşmaların ardından şehit yakınları ve gaziler ile yemek yenildi. Yemeğin ardından Vali Baruş, şehit yakınlarımız ve gazilerimizle bir süre daha sohbet etti.  

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: