19 Kasım 2025

HZ. ADEM'DEN, HAVVA ANADAN

04/09/2017 11:00

Dini, Milli…

Ne güzeldir bayramlar. Birlikteliğin, birlikte kültürümüzü, değerlerimizi yaşamanın coşkusudur. Paylaşmanın mutluluğu, sevincidir. Büyük, küçük, dost, akraba, arkadaşların birbirlerini ziyaret ettiği, özlem giderdiği günlerdir.

Örf ve adetlerimizle bir başka yaşanır yurdumuzda, güzel Bolu’muzda, şirin ilçelerinde, beldelerinde ve köylerinde.

Günler önceden başlar hazırlıklar, büyük bir heyecan içinde. Çörekler, börekler, sarmalar, baklavalar birbiriyle adeta gizli bir yarış içinde. Birbirinden güzel lezzetler, etli pilavlar, su börekleri, baklavalar, sarmalar her ziyaret ettiğiniz evde, hatta bayram sabahı kahvaltıda bile.

Bu geleneklerimizi yaşatmaya çalışan Bolu Belediyesi, Bolu’da öğrenim gören yabancı öğrencileri konuk etti bayram gününde. Geleneksel bayram yemeklerimizle hazırlanmış nefis bir menü eşliğinde. Pırıl pırıl tertemiz aşevindeydik bizde basın mensupları olarak, Bolu Belediye Başkanı Sayın Alaaddin Yılmaz ve Bolu Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Sayın Güler Mert ile birlikte.

Samimi sıcak bir ortamda konuşuldu dün, bugün ve gelecek. Sıkıntılarını anlattı Afrika ülkelerinden AİBÜ okumaya gelen 50 civarında ki öğrenciler adına, Öğrencilerin Başkanı Mubarak Mohammed Awal. En büyük sıkıntıları ise bizim insanlarımızın onlara karşı olan davranışlarıydı.

“Maalesef, renklerimizden dolayı, bizi görünce Afrikalı diye davranılıyor. Aralarında konuşup, gülüyorlar. Oysaki biz Türkçe biliyoruz, konuşmalarını anlıyoruz. Niye gülüyorsunuz, bizde bir şey mi var? Bu durum bizi çok üzüyor, çok üzülüyoruz. Kendime soruyorum, bakıyorum, acaba adam neden güldü? Bende bir gariplik mi var diye.”

Haklıydı bu üzüntüsünde. Kendimi onun yerine koydum, bende üzüldüm.

Öyle içten, öyle samimi, öylesine dost canlısı bu insanlara, uzaydan gelmiş yaratıklar muamelesi yapmak hiç yakışır mıydı bize?

Bizim örf, adet, gelenek, göreneklerimizde; renk, din, dil, ırk, cinsiyet ayırımı var mıydı?

Ne çabuk uzaklaşıverdik bu kültürümüzden. Bizim için karşımızdakinin de bir insan olduğunu ne çabuk unutuvermiştik. Her şeyden önce de Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz’ın dediği gibi kardeştik onlarla, Hz. Adem baba, Havva anadan. Birde din kardeşliğini ekleyin.

Unutmayalım ki konuk onlar, okudukları sürece bizim şehrimizde.

Eskiden empati yapar, kendimizi karşımızdakinin yerine koyar, ona göre davranırdık. Ya, aynı şeyler bize yapılsa, biz kendimizi nasıl hissederiz? diye.

O günü bizlerin arasında mutluluk içinde geçirdiler. Neşe içindeydiler Kent Meydanı’nda yapılan Bayramlaşma Töreninde de. Farklı bir kültürün içindeydiler. Hiç tanımadıkları bizlerin içinde ve belki de ilk kez gördükleri bir ülkenin şehrinde.

Buradan gittiklerinde anıları, burada yaşadıkları kalacaktı, her birinin zihninde. Halklarına, çocuklarına anlatacaklardı, biz güzel Bolu’da, güzel insanlarla birlikteydik, orası bambaşka bir yer, diye.

Bunları söyletmek varken, o çocukları üzmek niye!