• resmi ilanlar

KUTLU DOĞUM HAFTASI VE DİNİMİZLE İLETİŞİMİMİZ

19/04/2017 11:00

20 Nisan 571 tarihi peygamberimizin miladi doğum günüdür. Bu dönemde Araplar miladi takvim kullanıyorlardı.

Daha sonra yaşanan hicret hadisesi Hicri takvimin başlangıcı kabul edildi ve  ayın hareketlerine göre bu takvim hazırlandı. Ayrıca Mevlid Kandili de peygamberimizin doğum mucizesini Hicri takvime göre belirtir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) hayatı kronolojik olarak siyer eserlerinde bize sunuluyor. Bu müslümanlar için büyük bir hediyedir. Çünkü hiç bir peygamberin hayatı kronolojik bir biyografi şeklinde günümüze kadar gelememiştir. Bu anlamda çok değerli olan bu kitapları okumamız ve hayatımıza sokmamız gerekli diye düşünüyorum.  Peygamberimizin hayatında ibret almamız ve şükretmemiz gereken birçok hadise vardır. Çocuklarımıza, gençlere verilebilecek çok önemli dersler olduğuna inanıyorum. Ağaç yaşken eğilir demiş atalarımız. İnsan ve doğa sevgisini, ilahi aşkı, adalet duygusunu, geçmişten ders almanın önemini hem peygamberimizin hayatından hem de kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'den öğrenebiliriz ve öğretebiliriz.

 

 

     Günümüzde dinimizle iletişimimiz zayıf. Bunu gelecek nesillere aktarmakta da eksik kalabiliyoruz. Kutsal kitabımızı arapça bilmediğimiz için anlamadığımız gibi bir düşünce var. Bu noktada size çok enteresan bir bilgi vermek isterim. Arapça bilen birçok Arap da kutsal kitabı çok iyi anlamıyor. Arapça'yı çok iyi bilsek ve peygamberimizin yaşadığı şartlara göre yorumlayacak bilgiye de sahip olsak, o engin deryanın içinde yine de kayboluruz. Bu noktada size iletişim ile ilgili bir iki noktadan  bahsetmek isterim. İletişimde bir mesajın herkesde yaratacağı etki farklı olur. Kişinin ihtiyaçları, görevleri, yaşadıkları bu mesajın alınmasında etkin rol oynar. Örneğin; bir itfaiye aracı yanımızdan geçerken bir itfaiyeci bunun bir vazife olduğunu düşünür. Öbür tarafdan daha önce yangın yaşamış biri hüzünlenir. Diğer taraftan bir çocuk bu gürültünün ve sirenlerin ne olduğunu anlamaya çalışır. Yangın hadisesine maruz kalanlar için ise bir kurtarıcıdır. Sadece bir itfaiye siren sesinine verdiğimiz tepkiler bile ne kadar farklı olabiliyor değil mi? İnsanlığın birçok sorunla yüzyüze geldiği bu dönemde dini inaçlarımıza daha fazla sahip çıkmamız gerektiğini düşünüyorum. Netice itibarıyle kutsal kitabımızdan ve peygamberimizin hayatından faydalanmalıyız.

 

     Bu hafta yapılacak olan Kutlu Doğum etkinliklerinde bulunmak orada bu konuda duyarlı kişilerle iletişime geçmek çoğumuz için bir başlangıç olabilir. Ayrıca peygamberimizn hayatını anlatan kitapları okuma ayrıacalığına sahip olmalıyız. Peygamberimizin hayatından başta sabır etmeyi öğreniriz. Bu sabır bize zorluklara, güçlüklere direnme güçü verir. Daha sonra şükür etmeyi öğretir bize. Şükür insana sabır karşılığında verilen bir nimettir, rahmettir. Şükür etmekten ve dua etmekten vazgeçmeyelim. Diğer müslüman kardeşlerimizle de iletişimizi sağlam tutalım ki dinimizle iletişimimiz sağlıklı ve daim olsun. Günde beş defa bir araya gelme fırsatımız olan dinimizde birlik beraberlik bugünler vesilesiyle daha kuvvetli olsun.

 

     Hicri takvime göre Recep ayının içerisindeyiz. Recep, Şaban ve Ramazan ayları dinimizin kutsal aylarıdır. Bu aylardan ayrıca faydalanmalı, bu kutsal iklimde dinimize daha da yakınlaşmalıyız. Recep ve Şaban ayları bir anlamda onbir ayın sultanı Ramazan ayı için hazırlıktır. Ramazan ayının iklimi, rahmeti, bereketi bütün haneleri doldurduğunda dinimizin güzelliklerine bir kez daha şükrederiz. Mutlu bir toplum hayatı için geleneklerimize, göreneklerimize, kutsal değerlerimize sahip çıkalım. Bizden sonraki nesillere de örnek olalım.

 

 

 

     Sağlıcakla kalın...

İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: