• resmi ilanlar

DEMOKRASİYİ KIBRISCIK YOLUNA BENZETTİ

06/03/2017 11:00

CHP Milletvekili Tanju Özcan referandum çalışmalarını sürdürüyor. Son olarak bir kahvehanede vatandaşlarla bir araya gelen Özcan, 18 maddenin özünü “Biz demokrasi ile yolumuza devam mı edeceğiz yoksa padişahlık sistemine geri mi döneceğiz?” diyerek vatandaşlara anlattı.

CHP Milletvekili Tanju Özcan referandum çalışmaları kapsamında bir kahvehaneyi ziyaret etti. Burada vatandaşlara 16 Nisan’da oylanacak olan referandum hakkında bilgiler veren Özcan, “Siz bütün yetkileri tek bir kişide topluyorsanız ve o tek kişiye hesap soramıyorsanız bunun adı demokrasi olmuyor” dedi. Özcan burada yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi; “18 maddenin özü şu. Biz demokrasi ile yolumuza devam mı edeceğiz yoksa padişahlık sistemine geri mi döneceğiz. Sistemin adı çok önemli değil krallık olabilir padişahlık olabilir diktatörlük olabilir. Eğer siz bütün yetkileri tek bir kişide topluyorsanız ve o tek kişiye hesap soramıyorsanız bunun adı demokrasi olmuyor. Cadde de çocuklara sordum özellikle. 8 ila 18 yaş arası gençlere, çocuklara. Soru şuydu; basit bir soru. Dedim ki demokrasi sistemi mi iyi bir sistem padişahlık sistemi mi? sorduğum 100 tane gencin, çocuğun 100’ü de demokrasi dedi. Bu cevap bence doğru bir cevap. Ve biz padişahlık sistemini daha önceden denemişiz. İyi bir sistem olsaydı Osmanlı sona ermezdi. Parçalanmazdı. Tek adam sistemleri iyi bir sistem olsaydı bugün dünyanın çoğu tek adamlarla yönetilirdi. İşte biz o yüzden diyoruz ki demokrasiyi bir yola benzetiyoruz. Kıbrıscık yoluna benzetiyoruz. Yolun asfaltı iyi olmayabilir. Bu giderilebilir. Ama bu sistem şu demektir. Hiç kimsenin bilmediği bir dağ yoluna Türkiye’yi sokmak demektir. O yolda başımıza ne geleceğini bilmiyoruz. Bugün vereceğimiz karar 5 yılı kapsamıyor. Bir genel, yerel seçim değil. Bu gün şuna verelim de 5 yıl sonra değiştiririz gerekirse diyebileceğimiz bir şey değil. Önümüzdeki 50 yılı 100 yılı 150 yılı kapsayacaktır. Sizin bugün olmayan torunlarınızı belki torunlarınızın torunlarını ilgilendiren bir sistem. O yüzden bu günleri düşünüp karar vermeyin.”

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sonra da bu sistemin devam edeceğini belirten Özcan, Selahattin Demirtaş üzerinden örnek verdi. Özcan, “Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı çok seven olabilir. Ben buna saygı duyuyorum. Ama sadece Recep Tayyip Erdoğan istiyor diye buna evet demenin mantıklı olmadığını söylüyorum. Sebebi de şu. Sayın Recep Tayyip Erdoğan 63 yaşında. Buradaki genel yaş ortalamasından bile fazla. Allah da ona bir ömür takdir etmiştir. Bana takdir ettiği gibi, size taktir ettiği gibi. Yarına çıkacağımız bile belli değil. Hadi Recep Tayyip Erdoğan 2 yıl 3 yıl 5 yıl bilemedin 10 yıl kullandı bu yetkiyi. Ama bu yetkiler Tayyip Erdoğan’dan sonrada devam edecek. Kimin seçileceğini biliyor muyuz? Mesela Selahattin Demirtaş mantığında bir adam toplumu kandırarak seçildi. Bu ülkeyi federasyona götürmeyeceğinin bir garantisi var mı? Yetkiyi veriyorsan sonra niye böyle oldu deme hakkına sahip değiliz. İşte biz size bunu söylemeye geldik.” şeklinde konuştu. Özcan açıklamalarının devamında, diğer ülkeler üzerinden örnekler vererek, “Efendim parlamenter sistem bizim gelişmemizin önünde en büyük engelmiş. Şimdi bunun doğrusunu anlatalım. Türkiye şuanda dünyanın en gelişmiş 20 ülkesi arasında. Arzu ettiğimiz noktada değil. 18. Sırada. Özal zamanında 14. Sıradaydık. Ama hala en gelişmiş 20 ülke arasındayız. Daha iyi yerlerde olmayı diyoruz biz. Peki en gelişmiş 20 ülke içerisinde kaç tanesi başkanlıkla yönetiliyor? 1 tane. ABD. Fransa ile Rusya yarı başkanlık yani parlamenter sisteme benzer bir sistemle. 17 tane diğer ülkeler Japonya’sı İngiltere’si İspanya’sı İtalya’sı Norveç’i İsveç’i bunların hepsi parlamenter sistem ile kalkınmışlar zenginleşmişler. Tersinden bakın. Dünyanın en geri kalmış 20 ülkesine bakın. Bunların 17 tanesinde başkanlık sistemi var. 1 tanesinde parlamenter sistem var. Yani başkanlık sistemi bu kadar iyiyse neden o geri kalmış Afrika ülkeleri atılım yapamamıştır. Niye demokrasi ile Norveç dünyanın en zengin ülkesi olmuşta bütün madenleri elinde olan, altın çıkan Gambia dünyanın en geri kalmış ülkelerinden bir tanesi olmuş. Ama Gambia’nın lideri dünyanın en zenginlerinden biri. Halkı en fakir halklardan biri. Norveç’in başbakanı dünyanın en zengin başbakanlarından birisi değil. Norveç’in de en zenginlerinden değil. Ama Norveç’in halkı dünyanın en zengin halkı olmuş.” dedi.

 

 

Özcan konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Halk demiş ki ben sana kural koyma yetkisi veriyorum demiş. Ey meclis demiş yasama yolları olan. Mecliste en fazla milletvekili olan partiye bu ülkeyi yönetme hakkı veriyorum demiş. Mahkemelere de demiş ki benim adıma millet adına demiş bu ülkeyi yönetenlerin yanlış yapıp yapmadığını denetle demiş. Bu yeni sistemde hem meclisin yetkileri cumhurbaşkanının eline geçiyor, hem başbakanın, bakanlar kurulunun yetkileri Cumhurbaşkanının eline geçiyor hem de bunları denetlemesi gereken yüksek yargının bütün hâkim savcılarını aynı kişi atıyor. Bunun bana birisi mantığını anlatsın. Bu yeni sistem eğer geçerse, inşallah geçmez şu kahvede bulunanlar arasında en az beni etkileyecek. Neden biliyor musunuz? Ben şuan milletvekiliyim. 17’sinde de milletvekiliyim. 2019’a kadar milletvekili olarak kalacağım. İkincisi yapacak hiçbir işim kalmayacak. Hükümete hesap soramayacağım millet adına. Hükümete güvenoyu verip vermeme gibi bir sorumluluğum olmayacak. Bu ülkenin bütçesini hazırlama yetkisi şuan bende milletvekili olarak o yetkim kalmayacak. Hatta bu bütçe doğru kullanılmış mı diye sormaya da yetkim kalmayacak. Yani ben bakana ya ne olacak sayın bakan bu Kıbrıscık yolu diyemeyeceğim. Bana diyecek ki kardeşim aç bak genel gazeteyi. O eskidendi. Sen artık bana hesap soramazsın. Bana ancak Cumhurbaşkanı hesap sorar diyecek. Sonra kahveye geleceğim bana diğer Kıbrıscık yolu açılınca size diyeceğim ki açık konuşuyorum. Ya kusura bakmayın siz benim hesap verme yetkimi aldınız elimizden. O yüzden sizde bana hesap soramazsınız demek zorunda kalacağım. Açık olarak konuşalım bunları. Doğrusu bu.”

Yeni sistemde Cumhurbaşkanı’nın yargılanamayacağını vurgulayan Özcan, “Efendim işte Cumhurbaşkanı’nı yeni sistem de yargılayabilecek diyorlar. Bir koca yalanda bu. Neden koca yalan? 600’e çıkıyor milletvekili sayısı. Zaten 550’si gereksiz bir de 600’e çıkıyor. 50 kişi daha milletin cebinden para alacak. Şimdi 600 milletvekilinin 301’i Cumhurbaşkanı suç işlemiştir diyecek. Yetmedi 360 kişi komisyon kuralım diye evet diyecek. 400 kişide Cumhurbaşkanı’nı yüce divana, anayasa mahkemesine gönderecek. Peki bu süreçte Cumhurbaşkanı’nın meclisi feshetme yetkisi var.  Feshettim kardeşim sizi dediğinde topladığınız imzaların, kullanacağınız oyun bir önemi kalmayacak. Hadi yapmadı meclisi feshetmedi, anayasa mahkemesinde yargılanacak Cumhurbaşkanı. Anayasa mahkemesinin 15 hakimini de kendi seçiyor. Şimdi benim en güvendiğim adamları ben seçsem beni yargılasalar adil yargılama olur mu bu? İkincisi hadi kendi seçtiği adamı tam karar aşamasına geldi baktılar olacak gibi değil ceza verme eğilimine girdiler, onları da görevden almaya yetkisi var. Şimdi nasıl yargılanacak? 5 yıldan 5 yıla hesap sorarım olmuyor. Özcan, referandumda oylanacak olan sistemim bir benzerinin şu an Azerbaycan’da olduğunu ifade ederek, “Bu sistemin birebir benzeri var Azerbaycan’da. Bakın Azerbaycan’a görün yarının Türkiye’sini. Adam karısını Cumhurbaşkanı Başyardımcısı ilan etti. Ben size 2 yıl önce gelseydim deseydim ki ya sürekli Recep Tayyip Erdoğan’a oy veriyoruz ama fazla yetkiyi fazla oy siyasetçiyi yoldan çıkartır. Kendi damadını bakan yapacak deseydim inanır mıydınız? Şimdi Aliyev babasından almıştı o koltuğu şimdi eşine devrediyor, eşinden baldıza da geçecek oğluna da geçecek söyleyeyim. İşte o yüzden Türkiye’nin geleceğini düşünerek oyumuzu kullanalım. Bu günü düşünerek değil. Ben sizden bunu istirham ediyorum.” dedi.

 

Özcan konuşmasına şu şekilde devam etti; “Evet deyin diye gelecekler buraya. Şunu sorun ya 18 madde içesinde emeklinin durumunu düzeltecek hangi madde var? 18 maddenin içerisinde çocuklarımıza iş bulma garantisi sağlayacak hangi madde var. 18 madde içerisinde benim köyümün durumunu düzeltecek hangi madde var? Bunları sorun. Lütfen sorun, hesap sorun. Sandığa bilinçli gidin. Evet de diyecekseniz hayır da diyecekseniz neye evet ya da neye hayır dediğinizi bilerek gidin. Bakın birde 18 yaş meselesi var. Onu da söyleyeyim. 18 yaşında bir kardeşimizin milletvekili olmasına ben hayır diyemem. Ama şu soruyu soruyorum kendi kendime ama işin içinden çıkamıyorum. Bu kahvede bulunanların torunu veya oğlu, kızı “18 yaşında benim çocuğum milletvekili olabilir” diyen var mı?  Kim olur 18 yaşında milletvekili? Sabancı’nın torunu olur mu? Koç’un torunu olur mu? Doğuda ki güneydoğuda ki aşiret reisinin torunu olur mu? Cumhurbaşkanı’nın Başbakan’ın çocuğu olur mu? Olur. Kusura bakmayın bizim 18 yaşında çocuğumuzu milletvekili yapmazlar. Bu sadece gençleri kandırmak için ortaya atılmış bir madde. Bunu görelim, anlatalım. Gençler bunu görüyor aslında. Bunu görmeyen gençler değil. Maalesef belli yaşın üzerindeki abilerimiz. “Ne güzel 18 yaşında vekil olsun.” Diyor. Daha önce 30’du bu yaş, 25’e düşürüldü. 25’e düşürüleli 7 sene oldu. Bu 7 sene içerisinde 25 ile 30 yaş arasında kaç milletvekili var 550 kişide bilen var mı? 2 kişi. Bir tanesi AK Partide bir büyüğümüzün torunu. İkincisi de terörist başı Öcalan’ın yeğeni. Yok başka. 25’e düşürdün de 25 tane milletvekili mi çıktı 25-26 yaşında. Gençlerimizi kandırmak için. 25 yaşında bir çocuk ne kadar devlet meselesine hakim olabilir? Ekonomiyi ve dış politikayı ne kadar bilebilir. Emeklinin sorunlarına ne kadar hakim olabilir. Tamam, oy kullanması doğal ama sen Türkiye’nin merkezine, ülkeyi idare et diye yetki verdiğin insanların belli bir olgunluğa sahip olmasını beklersiniz. Cumhurbaşkanı olmak için 40 yaş sınırı var anayasada. Değişmiyor. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettiğinde 21 yaşındaydı diyor. O zaman Cumhurbaşkanlığı’nı da düşür 18 yaşa. Ucuz mu bu kadar bu işler. Bu yönüyle düşünmek lazım. Gençlerimize de bu yönüyle anlatmak lazım.”

 

YORUMLAR  (Toplam 3 yorum)

  • Cemal bey  (07.03.2017 08:14:09)

    Biz o yetkileri bir kişiye vermeyecez. Beni ikna ettin gerçekten. Dün kahvede. Teşekür ederim. Kafamda artık netim

  • banu abla  (07.03.2017 08:04:59)

    helal be tanju. yine azmettin boludada hayırı çıkaeacaksın.

  • bolusporlu  (07.03.2017 08:04:16)

    haklı..melletle meclisin bağı tamamen kopacak..

  • Yorum yazın!
     1250 karakter yazabilirsiniz

    Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: