
2016-2017 Eğitim ve Öğretim Yılı 19 Eylül 2016 Pazartesi günü başladı. Vatanımıza, Milletimize, İnsanlarımıza, tarihimize hayırlı olsun.
Bu duygularla çocuklarını okula gönderen aileleri tebrik ederim. Okula gönderdiğimiz çocuklarımızdanhedefbeklemekte hakkımız. Ne var ki bizler, çocuklarımız için bilgi adına, davranış adına, kültür adına yeterli miyiz, donanımlı mıyız?
Bizler kendi davranışlarımızı tartabiliyor muyuz?
Hayatın akışı, ekonomik kültürel etkilerle çocuklarımızla yeterince ilgilenebiliyor muyuz?
Çocuklarımızı televizyona veya internetin sanal dünyasına mı bırakıyoruz?
Çocuklarımız için bu işin ehli olan birçok araştırmacının, bilimsel araştırmalarının sonuçlarından derlediğim özetleri,öneme binaenyazalım.
Bu araştırma özetleri, aynı zamanda kendimizi de gönül aynasında kontrol edebilme adına önemlidir.
ÇOCUK TERBİYESİNİN ÖNEMİ
* Sözlerine önem verilmeyen veya sürekli eleştirilen çocuk; suskun, içine kapanık, güvensiz,huysuz ve saldırgan olur.
* Çocuğu aileden biri azarlarsa, diğeri ona arka çıkmamalıdır.
* Onun yanında hep güler yüzlü olmaya çalışmalı. Üzüntülü isek çocuk hemen etkilenir.
* Çocuk edepli konuşmalı. “Lütfen, teşekkür ederim, özür dilerim, peki efendim” gibikelimeler kullanmasını öğretmeli.
* Kibrin kötülüğü anlatılıp kibirlenmesi önlenmeli.
* Çocuğun yanlışları olur. Hemen cezalandırmamalı. Yanlışı izah edilmeli, zararı anlatılmalı.
* Tenkit gibi aşırı takdir de uygun değildir. Aşırı sevgi ve takdir, çocuğu şımartabilir.
* ''Sen adam olmazsın'', ''Senden köy kasaba olmaz' gibi suçlamalardan kaçmalı. Bunlar,çocuğun kendine güvenini azaltır, kişilik sahibi olmasını engeller.
* Çocuğa nasihat vermek yerine bizzat uygulamalı iş yaptırmak daha uygun olur.Mesela yemekten önce ellerini yıka diye yüz defa demektense, birkaç defa, hadiellerimizi yıkayalım diyerek birlikte yapmaya çalışmak daha etkili olur.
* Çocuğun yapmayacağı bilinen şeyleri söylememeli. Yapacağı şeyleri de artık yapmaz.
* Çocuğun sevilmeye, oynamaya sohbete ihtiyacı vardır. Çocuk kendisine soğuk, sert, kaba ve kırıcı davranan büyüklerinin kendisini sevmediğini zannedip bunalıma girer. Bu sebeple onlara şefkatli, güler yüzlü davranmalı.
* Evliya menkıbelerinin, çocuğun zekâsının gelişmesinde ve onlardan alacağı derste rolü büyüktür. Bunlar hassas şekilde seçilip anlatmalı.
* Yerine getiremeyeceğimiz sözü vermemeliyiz. Bunlar söz verir yapmaz dedirtmemeli.
* (Çocuktan al haberi) sözünü unutmamalı, sırlarımızı çocuğa duyurmamalı.
* (Kişinin dini arkadaşının dini gibi olur) hadis-i şerifi esas alınmalı, iyi arkadaş edinmesisağlanmalı.
* Çocuğa karşı ne kadar sabırlı ve anlayışlı olursak o kadar başarılı oluruz.
* Hep şiddet kullanılarak çocuğu yönlendirmeye çalışan ana baba; çocuğun korku içindeasabi ve saldırgan olmasına, kendi problemlerini şiddet yoluyla çözmeye çalışmasına sebepolur.
* Çocuğun yüzüne ve başına kesinlikle vurmamalı.
* Kusurlarını kabul etmesi öğretilmeli. Kusurlarını bilip yapmamaya çalışması hayatta başarılıolmasına sebep olur.
* İyi iş ve davranışları ödüllendirilmeli, kötülerinin ise zararı tatlı dille anlatılmalı.
* Çocuğa söylenecek sözden çok ne zaman ve nasıl söylediğiniz önemlidir.
* Onu başkalarının yanında azarlamamalı.
* Çocuğu yalancılıkla suçlamamalı.
* Kardeşler arasında ayırım yapmamalı.
* Onun yanında başkaları kötülenmemeli.
* Çocuğa dert ve sıkıntılar söylenmemeli, neşe ve sevincimizi anlatabiliriz.
* Çocuk büyükleri taklit eder. Bunun için onlara iyi örnek olmalı.
* Çocuğu suçlamak, lakap takmak, alay etmek, tehdit etmek uygun değildir. Git gel gibiemir yerine gider misin, gelir misin gibi ifadeler kullanmalı.
* Hatalı olunca hatamızı kabul edip özür dilememiz, onun da hatası olursa özür dilemeyiöğrenmesine yol açar.
* Ona verilen işi takip etmeli, yapıp yapmadığını kontrol etmeli ki, takip edildiğini bilsin.
***
TERBİYEDE DAYAK ATILMAZ.
* Çocuğu dövmek ahlakının bozulmasına, hırçınlaşmasına sebep olur.
* Dayakla büyüyen çocuk esnek düşünemez.
* Dövülmek, çocukta ana babaya karşı kızgınlığa yol açar. Çocuk kendi yaptığının kötü bir şey olduğunu düşünmez, kendini suçlu görmez, kendini döveni suçlar.
* Dövülen çocuk, kızdırılınca, o da şiddete başvurur, bir başkasını döver. Böylece dayak, saldırganlığa sebep olur.
***
Çocuklarımızın ve insanların en büyük düşmanı kötü arkadaştır. O nedenle çocuklarımızın arkadaş seçimlerinde kılı kırk yarararak hareket etmeliyiz.Kendimizin arkadaşlarıasil ve salih olması, çocuklarımız için iyi bir örnek olacaktır.
***
Terbiyede, bunu yap, şunu yapma demek yerine, her zaman örnek olmak gerekir.
Yaniinsanın hâl ve hareketi, sözünden daha etkilidir.






























Fuat Bayramoğlu
LİDERİ YENMEK, GALİBİYETLERİN EN GÜZELİ
Fatma Marmara
CUMHURİYETİMİZİN 100. YILI KUTLU OLSUN
Mehmet İşgörücü
YÜZÜNCÜ YILDA BOLU’DA TİYATRO
Ayşe KUDU
BİLİNÇALTIMIZIN TRAFİK HALİ
Duygu Güler
HOŞGELDİN ATAM
Hikmet Baydar
DÖVİZDE SON DURUM..
Tahir Semih Özçelik
VİZYON VE İNOVASYON
Rahmi Tamer Özçelik
PİŞMANLIK
Genc-i Nihan
GLOBALLEŞEN DÜNYADA NORMALLEŞEN TERİM ‘FAİZ’
Ekrem Çetinkaya
YATA YATA
Fevzi Saçlı
ÇÖPE ATILMA KORKUSU SARDI BENİ
Kemal Bilsel Sarısözen
MAKULU GÖREMEYEN DÜŞÜNCENİN,NE ÖNÜNDEN, NE DE ARKASINDAN GİDİLİR
Mehmet Korkusuz
KORKUSUZ YORUM
Fatma Kubilay
TÜRKMENLER’İ YALNIZ BIRAKMAYALIM….
M. Cengiz Poyraz
MİRAP MI, SAHNE Mİ? CÜBBE Mİ, KOSTÜM MÜ ?
Ebru Eyvazoğlu
AK PARTİ, CEMAAT VE BİZ
Dr.Ahsen SAÇLI
ENERJİDE TOPLUMSAL MALİYET
Murat Çelik
Bolu’nun şovmen vekilleri!