“CHP ve MHP'nin koalisyon şartlarına evet deseydik, tarih bizi affetmezdi”

04/10/2015 11:00

AK Parti Milletvekili ve Milletvekili 1'inci Sıra Adayı Ali Ercoşkun, partisinin milletvekili aday tanıtım toplantısında yaptığı konuşmada, “Bolu'nun yiğit insanları şahit olsunlar ki; Kudretli ve şefkatli bir Türkiye'yi inşa etmek için gece gündüz çalışmaya Allah, tarih ve millet önünde söz veriyorum” dedi.

Ercoşkun, 7 Haziran seçimleri sonrası koalisyonun kurulamamasının sorumlularının CHP ve MHP liderleri olduğunu belirterek, “Haddi aşan söylemlerle muhalefet cumhurbaşkanını fanus içine koymayı şart olarak masanın üzerine bıraktı. Bu ülkenin helalinden yüzde 52 oyla seçilmiş Cumhurbaşkanına karşı böyle bir ifadeyi kabul etmemiz AK Parti olarak mümkün değildi. Biz kabul etseydik, tarih affetmezdi bizleri” diye konuştu.

 

AK Parti Milletvekili ve Milletvekili 1’inci Sıra Adayı Ali Ercoşkun, AK Parti İl Başkanlığı tarafından İl Kültür ve Turizm Salonu’nda düzenlenen aday tanıtım toplantısında AK Parti teşkilatlarına seslendi.

 

Ercoşkun, terör saldırıları sonucunda şehit olan güvenlik güçlerine ve kutsal topraklardaki faciada hayatlarını kaybeden hacılara Allah’tan rahmet, ülkeye ise başsağlığı dileyerek sözlerine başladı.

 

Konuşmasında, parti teşkilatlarına seslenen Ercoşkun, “Yine bir seçim arifesinde birlikteyiz. Öncelikle teşkilatlarımıza, bize katkı veren Bolulu hemşerilerimize yeniden hizmet etme imkanı tanıdığı için Başbakanımıza ve parti büyüklerimize teşekkürler. 26’ncı dönem adayları olarak karşınızdayız. Bugüne kadar sizlere hizmet etme gururuyla yaşadık. Bundan sonra da hizmet edeceğiz.

 

Üstat ne güzel söylemiş; Bizim davamız yokuş yukarı çıkmanın davası. Onlarınki ise, yokuş aşağı yuvarlanmanın… Böyle bir davanın içerisinde büyük resmi gören AK Parti sevdalıları olarak buradayız. Alparslan’dan Osman Gazi’ye, Fatih’ten Abdülhamid Han’a, Mustafa Kemal’den Adnan Menderes’e, Turgut Özal’dan Necmettin Erbakan’a kadar uzanan bir dava bu. Çevremizde yeniden sınır belirleme mücadelelerinin verildiğini görüyoruz. Bölgemizde; Suriye ve Irak yakılıp, yıkılıyor. Müslüman coğrafya da ciddi sıkıntılar var. 100 yıl önce belirlenen coğrafyada sınırlar belki de yeniden belirlenecek.

 

2002’den bu yana elde ettiğimiz kazanımları görmemek mümkün değil. Türkiye sadece iç meseleleriyle uğraşan durumdan, gerek bölgesinde, gerek dünyada sözü dinlenen bir ülke haline geldi. Bunlar kurucu liderimiz, Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde oldu.

 

Türkiye’de Gezi Olayları’ndan bu yana yaşanan süreci değerlendiren Ercoşkun, şöyle konuştu: “Sayın Cumhurbaşkanımızın İsrail Cumhurbaşkanı karşısında “one minute” dedikten sonra, birleşmiş milletler genel kurulunda “dünya 5’ten büyüktür” dedikten sonra oyunun farklılaştığını görmeye başladık. Türkiye’nin mazisinden aldığı bu gücü gören o üst akıl AK Parti iktidarını ve bu iktidarın liderini Türkiye’nin başından almadıkça sorunları çözemeyeceklerini düşündüler belki de. Tüm mazlum ülkelerde Türkiye bir umut ışığı olarak görülmüş iken, Taksim’de Gezi Parkı’nda bir ağaç kesildi diye ortalık yıkılıp yakılmaya çalışıldı. Maksatlar sorulduğunda ağaç olmadığı anlaşıldı. ‘Üçüncü köprüyü, üçüncü havalimanını, Marmara’yı, hızlı trenleri istemiyoruz’ dediler. Bu milletin, bu ülkenin hizmetlere ihtiyacı yok mu? Akabinde 17-25 Aralık darbe girişimlerini yaşadık. Bu tarihlerde daha önceden yapamadıklarını, vatan hainlerine yaptırmaya kalkıştılar. Geçtiğimiz 1 yıllık sürede Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki bu tür olayların olduğu zaman Cumhurbaşkanı, Başbakan ve genel başkan değişimlerinde yaşanan sıkıntıları AK Parti olarak göğüsledik. 3 bin yıllık medeniyet tarihinde ilk defa cumhurbaşkanını siz milletimizin oyuyla hiçbir aracı kullanmadan seçtik. Genel başkanımızı değiştirdik, başbakanımızı yeniden belirledik, hükümetimizi kurduk.”

 

KOALİSYON NEDEN KURULAMADI?

 

7 Haziran seçimleri sonrası duyulan koalisyon beklentilerinin neden hayata geçemediğini ortaya koyan Ercoşkun, “Tüm bu değişimler sonrası 7 Haziran’da karşılaştığımız tablo hiçbirimizin arzu ettiği bir tablo değildi. ‘Milletimizin takdirinin başımızın üzerinde yeri var’ dedik. 7 Haziran’da çıkan tabloya göre, ‘Bu millet için ne yapabiliriz?’ diye başta Başbakanımız olarak gayret ettik. Ardından koalisyon görüşmelerine başladık ama daha 7 Haziran gecesi ‘Hayır’ diyen Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanıyla karşılaştık. Diğer taraftan ana muhalefet görevi gören parti koalisyonda olmak istediğini beyan etti ama 14 maddelik şartlar ortaya koydu. 20-25 günlük görüşmeler neticesinde bir hükümetin kurulması mümkün olmadı. Neden? Siz bir şart koyarak masaya oturursanız netice elde edemezsiniz. Şartsız masaya oturulsaydı ortada buluşulabilirdi. Diğer taraftan MHP Genel Başkanı ‘İnisiyatif alır, gerekirse taşın altına elimizi koyarız’ söylemleriyle bizleri umutlandırdı, ama hemen akabinde ‘Hayır’ diyen yaklaşımlar ortaya koydu. Zaman zamanda haddi aşan söylemlerle cumhurbaşkanını fanus içine koymayı şart olarak masanın üzerine bıraktı. Bu ülkenin helalinden yüzde 52 oyla seçilmiş Cumhurbaşkanına karşı böyle bir ifadeyi kabul etmemiz AK Parti olarak mümkün değildi. Biz kabul etseydik, tarih affetmezdi bizleri.

 

ERCOŞKUN’DAN GÜZ’E VE AK TEŞKİLATLARA ÖZEL TEŞEKKÜR

 

7 Haziran’da AK Parti teşkilatları olarak Bolu’da tüm muhalif partilerin oy oranının toplamından fazla oy aldık. Amacımız 3-0 yapmaktı. Çünkü biz her zaman en iyiyi hedefleyen bir partiyiz. Ben başta Mehmet Emin Güz kardeşime, teşkilat mensubu arkadaşlarıma bu gayretlerinden dolayı şükranlarımı arz ediyorum.

 

Bir müsibet bin nasihatten evladır, diye söylenir. Türkiye genelinde yüzde 9’luk bir oy kaybı Bolu’da yüzde 5 civarında gerçekleşti. Ama bu bizim tesellimiz değil. Biz her koşulda, her ortamda Türkiye’de tek başına iktidar olmak, Bolu’da 3-0 yapmak istiyoruz” diye konuştu.

 

“CHP, MHP VE HDP KARDEŞ”

 

Açıklamalarının devamında, CHP, MHP ve HDP’nin siyasi kardeş olduklarını savunan Ercoşkun, şöyle konuştu: “CHP-MHP ve HDP’nin kardeşliğine Meclis’te iç güvenlik paketi görüşmelerinde bizzat şahit olduk. Birbirlerini eleştiren, birbirlerine karşı kabadayı kesilen o partiler Meclis içinde kol kola girdiler. Bir tarafta bozkurt işaretleri yapılırken, bir tarafta zafer işaretlerini yan yana bize karşı salladılar. Bunu herkes gördü, milletimiz teşhis etti. Bu birlikteliği 25’inci dönem içerisinde sınır dışı operasyonlarla alakalı Başbakanlık Tezkeresi’nde de gerçekleştirdiler. Ama diğer taraftan ‘Biz destekliyoruz’ dediler, diğer taraftan da MHP ile HDP’nin CHP desteği ile bize karşı ‘Hayır’ dediklerini gördük. Milletimize şikayet ettik. Milletimiz her şeyi çok iyi tahlil ediyor. Sandığa iradesini yansıtıyor. 1 Kasım’da 7 Haziran seçimlerini telafi edeceğiz.”

 

“AK PARTİ DEMEK VATAN DEMEK, MİLLET DEMEK!”

 

Açıklamalarında Çözüm Süreci’ni tanımlayan Ercoşkun, şöyle konuştu: “1 Ekimde Meclis açılışında konuşma yapan Cumhurbaşkanımız sadece ülkenin değil, tüm ümmetin ümidi haline geldi. Cumhurbaşkanımız 1 Ekim’de yaptığı konuşmada, çözüm sürecinin sadece bir kesime taviz veriliyormuş gibi algılanmasını tarihe gömdü. Çözüm süreci bizim için terörün sonlanması demek, bizim için silahların susması ve üzerlerine beton dökülmesi demek, çözüm süreci demek bir tek terörist kalmayıncaya dek mücadele etmek demek. Cumhurbaşkanımız konuşmasında yine, gerek içimizdeki vatan hainlerine karşı, gerek dünyayı şekillendiren üst akla karşı Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Millet dedi. Bizde diyoruz ki; AK Parti demek vatan demek, AK Parti demek millet demek, AK Parti demek Ahmet Davutoğlu demek, AK Parti demek Recep Tayyip Erdoğan demek…”

 

“FEHMİ KÜPÇÜ VE FATİH METİN KARDEŞLERİMLE DAVAYI OMUZLAMAYA DEVAM EDECEĞİZ”

 

1 Kasım seçimlerindeki hedeflerini ortaya koyan Ercoşkun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Allah’ın izni ile Bolu’da 3-0 yapabilecek gücümüz var. El ele, kol kola, omuz omuza bu yükü kaldıracağız. Bunu başaracak sizler gibi yol arkadaşlarımız var. 4 yıldır birlikte görev yaptığım Fehmi Küpçü kardeşimle, il başkanlığı, milletvekilliği yapan ve biz milletvekilliği yaparken en iyi bakan yardımcılığı görevi yapan Fatih Metin kardeşimle bu davayı omuzlamaya devam edeceğiz.

 

AK Parti’de isimlerin hiç ama hiç önemi yoktur.  Hazreti Adem’den bugüne kadar nice insanlar geldiler, kondular ve göçtüler. Mezarlıklar isimleri unutulmuş, bedeni çürümüş, topraktan geldiği gibi toprağa karışmış nice insanlar. Milyarlarca isim kayboldu gitti; ancak Hz. Adem’den başlayan iyinin ve kötünün mücadelesi insanlık tarihi boyunca devam etti. İsimler fanidir. Baki olan davadır. Biz hak davanın neferleriyiz. Allah’a hamdolsun bu dava dimdik ayakta durmaya ve güçlenerek yoluna devam ediyor. Safını cesaretten yana belirleyenler bugün izzetleriyle, şerefleriyle ve haklı gururlarıyla buradalar. Ama içimizden ve dışımızdan vatana ihanet, davaya ihanet içinde olanlar, sadece ben diyerek nefislerinin esiri olanlar vakti saati geldiğinde inanıyorum ki çöplüğün içerisinde yerlerini alacaklar.

 

“GECE GÜNDÜZ ÇALIŞACAĞIMA, ALLAH, TARİH VE MİLLET ÖNÜNDE SÖZ VERİYORUM”

 

Açıklamalarının son bölümünde, partililere ve seçmenlere seslenen Ercoşkun, şunları söyledi: “Bolu’nun yiğit insanları şahit olsunlar ki; Bir olmaya, iri olmaya, diri olmaya, milli birliği milli iradeyi ve insan nurunu korumaya, kudretli ve şefkatli bir Türkiye’yi inşa etmek için gece gündüz çalışmaya Allah, tarih ve millet önünde söz veriyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun.

 

 

Ercoşkun, büyük alkış alan konuşmaları sonrası salonu hınca hınç dolduran partilileri selamladı.

İlk yorum yapan siz olun!

İsim

Email

Yorum

 1250 karakter yazabilirsiniz