• resmi ilanlar

Abant Platformu başladı

05/07/2008 00:00

Abant Platformu'nun düzenlediği "Kürt Sorunu" konulu toplantıya Bolu Valisi Akpınar da katıldı. Bolu Abant Palace Oteldeki toplantının açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Mete Tunçay, bu yılki toplantının konusu olan Kürt sorununun yeni bir sorun olmadığını ve Osmanlı'nın son döneminden, bugüne kadar geldiğini ifade ederek, platform olarak barışçı bir çözümden yana olduklarını, bugüne kadar askeri mücadelelerin bir sonuca ulaşmadığının görülmesi gerektiğini kaydetti. Geç Kalmış Milliyetçilik Havası Başta İstanbul olmak üzere Güneydoğu'da yaşayanların sayısından daha fazla bir nüfusun başka illerde yaşadığını aktaran Prof. Dr. Tunçay, bölgede bir iktisadi sorun olduğunu ve bunun da başta işsizlik olmak üzere refah sorununu gündeme getirdiğine dikkati çekerek, "İşin bir de psikolojik boyutu var. Açıkçası Kürtler, geç kalmış bir milliyetçilik havası içindedirler" dedi. "Kürt Sorunu Var, Çözüm Yok" Prof Dr. Tunçay, "Türkiye'de ciddi bir Kürt sorunu vardır, ama bir Kürt çözümü yoktur" diyerek, konunun önemine vurgu yaptı. Bolu Valisi, Toplantıya Katıldı Bolu Valisi Halil İbrahim Akpınar ise, böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti anlatarak, ülke sorunlarının çözülemez ve aşılamaz sorunlar olmadığını söyledi. Görevi icabı Türkiye'nin değişik bölgelerinde görev yaptığını ve 19 yıllık meslek hayatındaki 9 yılın Doğu ve Güneydoğu'da geçtiğini kaydeden Akpınar, "Ben bu süre içerisinde (Ayrı bir devlet kurmak istiyorum) diyen bir Kürt'e rastlamadım" dedi. Ayrışma ve Ayrılığın Tarihi: 12 Eylül Doğu'daki en büyük ayrışma ve zihinlerdeki ayrılığın 12 Eylül'den sonra yaşandığını savunan Vali Akpınar, bu dönemde Türkiye'nin her yerinde birçok kişinin işkencelerden geçtiğini, 500 bin kişinin gözaltına alındığını ve yüzlerce kişinin faili meçhullerle kaybolduğunu dile getirdi. Akpınar, çeşitli illerde gözaltına alınıp işkence görenler (Bunu bana asker yaptı, polis yaptı veya ahlaksız biri yaptı) derken, Güneydoğu'da işkence görenler (Bunu bana Kürt olduğum için yaptılar) ifadelerini kullandıklarını söyledi. 3-5 Bin Bürokrat Elit İle Halkın Problemi Son yıllarda bölgeye yapılan yatırımların önemine değinen Akpınar, bölgedeki fakirliğin boyutlarından örnekler vererek, devletin yaptığı kömür ve diğer sosyal yardımlar ile çeşitli sivil toplum örgütü derneklerince yapılan yardımların doğu ile batıyı kucaklaştırdığını aktararak, "Kürt-Türk problemi, Alevi-Sünni-Caferi problemi, örtülü ya da açık, halkın arasında yaşanan çok derin bir problem değil. Bu problem, Türkiye'de sayıları 3-5 bin civarında olan bürokratik elit ile halkın arasındaki problemdir" diye konuştu. Vali: "Adam Gibi Bir Ülkede Yaşamak İstiyorum" 45 yaşında olduğunu ve ülkeye demokrasi gelecekse şimdi gelmesi gerektiğini ifade eden Vali Akpınar, "70'inden sonra gelecek demokrasiyi ben ne yapayım" diyerek, "Adam gibi bir ülkede, demokrat ve özgürlükçü bir ülkede, iktisadın da hukukun da kurallarına göre, uluslararası normlara göre yürütüldüğü bir ülkede yaşamak istiyorum" görüşünü aktardı. AK Parti Diyarbakır Milletvekili Abdurrahman Kurt da sorunun çözümü konusunda umutlu olduğunu anlatarak, her şeyin başının vesayetsiz bir demokrasi olduğu inancını ifade ederek, çözüm önerilerinin konuşulması ve tartışılması gerektiğini söyledi. Uslu'ya Göre Son Günlerdeki Operasyonlar Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Salim Uslu ise Abant Platformu'nun, demokrasi ve hukukun zedelendiği, toplum vicdanının kurguları ve komploları yüksek sesle reddetiği bir günde toplandığını dile getirerek, son günlerde gerçekleşen operasyonların bir "milat" olduğunu söyledi. Uslu, "Demokrasi ve anayasal sınırlara karşı kalkışma hevesi ve ihtirası olanlara, bu ülkede de hesap sorulacağı günler yakındır. Toplumun vicdanı da böyle istemektedir" diyerek, Kürt sorunu ve beraberinde yaşanan gelişmelere değindi. Kullanılan Dil Sorununun tanımlanmasında bir iletişim eksikliği olduğunu savunan Uslu, kullanılan dilin oldukça sert ve politize olduğu görüşünü aktararak, daha insani, daha barışçıl ve daha sivil bir dilin geliştirilmesinde yarar olduğunu kaydetti. Uslu, toplantıda ortaya çıkacak görüş ve önerilerin toplumsal barışa katkıda bulunacağı inancını ifade ederek, katılımcılara teşekkür etti. Kaya: "Anayasayla Birlikte Çözüm" Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya da yaptığı konuşmada, toplantıyı son derece önemsediklerini aktararak, Türkiye'nin başta Kürt sorunu olmak üzere yaşanan tüm krizleri toplumsal mutabakat sağlayarak aşacağını söyledi. Kaya, "Bölgeyle ilgili paketler oluşturarak çözüm bulmaya çalışmak yerine, ülkenin demokratikleşmesi, hukukun üstünlüğü ve tarafsızlığı ilkesini hayata geçiren kapsayıcı bir anayasayla birlikte çözümün doğru olacağını artık anlamamız gerekiyor" diyerek, bugüne kadar uygulanan çözüm paketlerinin sonuçlarını yorumladı. Daha sonra Prof. Dr. Naci Bostancı'nın oturum başkanlığını yaptığı "Tarihi Arka Plan, Ortak Miras Ve Geleceğin Keşfi" konulu oturumda, Ali Bulaç "Tarihi Arka Alan", Sadık Yalsızuçanlar "Türk, Kürt, Fars ve Arap Edebiyatında 'Birlik' Teması", Yrd. Doç. Dr. Necdet Subaşı ise "Anlamak İçin Yeni Bir Dil Kurmak" başlıklarıyla konuşma yaptı. Gazeteci ve Yazarlar Toplantıda Toplantının ilk oturumunun sonunda söz alan bazı katılımcılar, ortaya çıkan görüşler hakkında çeşitli düşüncelerini aktararak, özellikle sorunun çözümünde dinin önemi üzerine görüş bildirdiler. Düzenlenen ilk oturumu, aralarında Anadolu Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Tek, Cengiz Çandar, Yavuz Baydar, Hüseyin Gülerce ve Prof. Dr. Mümtazer Türköne'nin de aralarında bulunduğu gazeteci, yazar ve akademisyenler ile Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı Sertaç Bucak da izledi. Öte yandan, platform yönetimi, toplantıya DTP yöneticileri ve milletvekilleri ile Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir'in de davet edildiğini, ancak katılmadıklarını bildirdi.
İlk yorum yapan siz olun!
 1250 karakter yazabilirsiniz

Tabaklar Mah. Cumhuriyet Cad. İnci İş Merkezi No: 32 / 32 Bolu   Tel:   Faks: