Soma unutulmadı

31/08/2014 10:00

Abant İzzet Baysal Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi öğrencileri Manisa’nın Soma ilçesinde meydana gelen maden faciasının 100’üncü gününde Somalı çocukları unutmadı.

13 Mayıs 2014'te Manisa ilinin Soma ilçesinde Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. tarafından işletilen kömür ocağında meydana gelen ve Türkiye tarihinin en çok can kaybına sebep olan madencilik kazasının 100’üncü gününde, sosyal medya üzerinden ve sivil toplum kuruluşlarıyla örgütlenen üniversite öğrencileri tarafından toplanan oyuncak, kırtasiye malzemeleri ve kıyafetler Somalı ailelere ulaştırıldı. Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğrencileri öncülüğünde toplanan ve Marmara Üniversitesi öğrencilerinin de destek verdiği projeyle toplanan 25 koli eşya ihtiyaç sahiplerine ulaştırıldı.

Kadıköy Belediye’sinin desteğiyle geçtiğimiz hafta sonu Manisa’nın Kınık ilçesine ulaştırılan ihtiyaç malzemelerin bir kısmı Toplumcu Psikologlar İnisiyatifi merkezine, bir kısmı da Anadolu Erenler Derneği aracılığıyla Eğitim-Sen Manisa şubesine bırakıldı.

Öğrenciler Manisa’nın Kınık ilçesinde Toplumcu Psikologlar İnisiyatifi Psikologlarından Burcu Hanım tarafından karşılandı. Psikolog Burcu Hanım eşliğinde iki gruba ayrılıp aile ziyaretlerine giden öğrenciler, burada ailelerle dertleşerek; bir nebze de olsun onlara moral vermeye çalıştı. Somalı çocuklara maddi manevi yardım sözü veren öğrenciler; bu projenin bir kereye mahsus kalmayacağını ifade ederek; projenin devamını getireceklerini dile getirdiler.

Yetim kalan çocukların aileleri; maddi desteğin yanı sıra; manevi desteğe de ihtiyacı olduğunu söyleyerek; hem devlet kurumları hem toplum gönüllüleri tarafından ayrımcılığa maruz bırakıldıklarını ifade etti. Maden faciasından sonra Somaya giden yardımların dağıtımında yaşanan düzensizlikten şikâyet eden yöre halkı, Alevilerin çoğunlukta olduğu Kınık ve Elmacık ilçelerine yeterli yardımın sağlanmadığını dile getirdi.

“BİLGİSİZLİK ÖLÜMLERİ OLDU”

Soma faciasında sağ kurtulan, Soma Holding bünyesinde 2009’dan beri maden ustası olarak çalışan Erkan Akçıl’la yaptığımız röportajda: “Ocakta yangın uzun zamandır sürüyordu. Önlem alınmadı. İşçiler yangını bilmesin diye yangın sensörleri söküldü” diyerek gaz sensörlerine temiz hava vererek ocakta çıkan gazın işçiler tarafından fark edilmesinin engellendiğini söyledi.

Akçıl; “2009’dan beri ocakta çalışıyorum eğitim ve kurs konusunda hiçbir şekilde ders verilmedi. Kurs yerine elimize kazma kürek vererek yeraltına çalışmaya gönderdiler. Hiçbir eğitim almadıkları için de, facia anında nasıl hareket edeceklerini bilmiyorlardı ve bu yüzden gaz maskesi bile kullanamadılar. Bilgisizlik ölümleri oldu.”dedi.

“BİZ PATRONUN SENDİKASINA BAĞLIYDIK”

Akçıl, Sendikaya bağlı oldukları halde sendikanın hiçbir şekilde yangınlarla ilgili bilgilendirme yapmadığını belirten Akçıl, yeraltında yasak olan birçok malzemenin de kullanılmasına göz yumulduğunu belirtti. “Biz bilinçli bir şekilde sendikamızı seçip ona bağlanmadık. Patron bir sendika seçti bizi oraya kaydetti. Biz patronun sendikasına bağlıydık. Sendikaya karşı çıkan işten atılıyordu.” Diyen Akçıl: “Bu faciayı ömür boyu atlatacağımı sanmıyorum. Aşırı bir kalabalık gördüğümde aklıma ilk maden Ocağında 150-200 kişilik bir grubun birbirlerine sarılarak öldükleri geliyor ve toplum içine giremiyorum. Yeni yeni kendimi toplamaya başladım. Eşimin, kız kardeşimin , yetim çocuklarının ve annemin bana ihtiyacı var” diyerek, devlet tarım ve hayvancılığı öldürdüğü için tek geçim kaynağının madende çalışmak olduğunu belirtti.

“TÜRKİYE BİZİ UNUTTU”

Akçıl sözlerine şöyle devam etti: “Başbakana başından beri kızmadım. Ben geleceğini göremeyen, ne olacağını bilmeyen, cahil Türk toplumuna kızıyorum. Kesin kanıtlayamadığımız için Soma’daki ailelere susmaları için para verildi diyemem. Madende ölen insan sayısının 301 olmadığını bildiğimiz halde bunu da kanıtlayamadık ve hükümetin düşmemesi için ölü sayısı 301’de kaldı.”

Akçıl son olarak: “Gönüllüler, vatandaşlar, bir avuç insan ara ara bizi ziyaret ediyor. Türkiye geneli unuttu. Başbakan Erdoğan 1862 yılında İngiltere’deki maden kazasını örnek vermişti, fakat bu tam anlamıyla bir kandırmaca. Türkiye bu tarihte mi kaldı? Türkiye’de hiçbir şeyin düzeleceğine inanmıyorum. Çünkü bu faciadan kimse ders çıkarmadı.”diyerek sözlerini noktaladı,