Haber: Nermin KAYA
Geçtiğimiz günlerde bir Japon Deprem uzmanının yaptığı Marmara’da 7,4 büyüklüğünde deprem bekledikleri yönünde ki açıklamalardan sonra kamuoyunda “Deprem endişesi” yeniden baş gösterdi. 12 Kasım 1999 yılında yaşanan depremin acılarını halen içinde yaşayan Bolu’da vatandaşları rahatlatacak açıklama ise İstanbul Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Şener Üşümezsoy’dan geldi. Prof. Dr. Üşümezsoy, gazetemiz muhabirine yaptığı açıklamada “Bolu’da bu yüzyıl için büyük bir depremin beklenmediğini” belirtti. Üşümezsoy, açıklamasında “Bolu’da ki depremselliği yaratacak olan olgu Elmacık Dağından doğuya doğru giden hat boyundaydı. Bu fay hattında1999 da Bolu’da gerçekleşen depremde büyük bir boşalma yaşandı. Bolu’nun güneyinden geçen Abant’ da ki fayda 1967 ve 1952’de kırılmıştı. Bu nedenle Bolu çevresinde kırılma riski taşıyan çok önemli bir fay hattı görünmüyor. Ama Düzce’den gelip de doğuya doğru giden fayın sıçradığı bir alan var. Ancak burada da çok aktif görünmüyor. Bu anlamda Bolu ovasında ki fay hatlarında bu yüzyıl için risk geçmiş durumda” ifadelerine yer verdi.
Korku politikasıyla dönüşüm yapılmasın
Depremin büyük acılara neden olduğu ülkemizde, yeni acıların yaşanmaması ve kalıntıların silinmesi için başlatılan “Kentsel dönüşüm” ile ilgili soruları da yanıtlayan Üşümezsoy, deprem riskinin öncelikli olduğu bölgelerde bir an önce dönüşümün tamamlanması gerektiğini belirtti. Üşümezsoy, bir eleştirisini de şöyle dile getirdi: “Ekonomik olarak popüler olan bazı bölgelerde deprem olgusu gösterilerek kentsel dönüşüm hızlandırılmaya çalışılıyor. Bu da bence kentsel dönüşüme olan inancı azaltıyor. İnsanlar, “Hemen deprem geliyor, iki yıl içinde deprem olacak” politikalarıyla kentsel dönüşüme teşvik edilirken, iki yıl sonra deprem gelmeyince inandırıcılığı bitiyor. Bence bu korku politikasıyla yola çıkmak yanlış oluyor.”