Cezaevinden arkadaşlık mektubu var

Trabzon’da, Santa Maria Katolik Kilisesi rahibi Andrea Santoro’yı öldürdüğü iddiasıyla cezaevinde bulunan Oğuzhan Akdin, İzzet Baysal Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde öğrenim gören 1800 öğrenci arasında Pelin Bakır’a arkadaşlık mektubu gönderdi.

Trabzon’da, Santa Maria Katolik Kilisesi rahibi Andrea Santoro’yı öldürdüğü iddiasıyla cezaevinde bulunan Oğuzhan Akdin, İzzet Baysal Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi’nde öğrenim gören 1800 öğrenci arasında Pelin Bakır’a arkadaşlık mektubu gönderdi.

Akdin, gazetede hikayesini okuduğu lise öğrencisine gönderdiği mektubunda, “Belki beni medyadan tanırsınız. Kilisede görevli rahip Santoro cinayetinden yatmaktayım.” ifadelerini kullanıyor.

Pelin Bakır’a, yaklaşık bir ay önce ilginç bir isimden arkadaşlık mektubu geldi. Santa Maria Katolik Kilisesi rahibi Andrea Santoro cinayeti hükümlüsü Oğuzhan Akdin, Pelin B.’ye arkadaşlık mektubu gönderdi. Akdin, Trabzon Kapalı Cezaevi’nden gönderdiği mektubuna, "Şimdi kimdir bu diyeceksiniz. Çünkü ne sen beni, ne de ben seni tanıyorum. 29 Ocak 2011 tarihli gazetelerde sizinle alakalı haberi okudum. Dikkatimi çekti. 1800 nüfuslu bir okulda, bir tek kız okumanız, hem büyük bir cesaret, hem insanlara örnek bir davranış biçimi diyebilirim. Sizi tebrik etmek amaçlı rahatsız ettim. Umarım bu davranışımdan beni yadırgamazsınız.” diye başlıyor.

Kendinden de bahseden Akdin, mektubuna şöyle devam ediyor: "Pelin, şimdi size kendimi ve kim olduğumu, bu mektubu nereden yazdığımı anlatmak istiyorum. Belki beni medyadan tanırsınız. 05.02. 2006 tarihinde Trabzon’da kilisede görevli Rahip Santoro cinayetinden yatmaktayım. 15 yaşında bu suçtan dolayı, 5 yıldır Trabzon Kapalı Cezaevi’nde cezaevindeyim. Şükürler olsun ki çoğu gitti azı kaldı. Eğer sizi rahatsız ettiysem çok özür dilerim. Gazetelerden, dergilerden birilerinin adresini alıp herkese mektup yazan bir kişi değilim. Sadece sizin resminizi ve haberinizi okuyunca yazma gereksinimi duydum. Sizi üzücü bir davranış yaptıysam affınıza sığınırım. Dilerseniz sizinle mektup arkadaşlığı yapabilirim. Cevap yazmazsanız sizi bir daha rahatsız etmem. Bundan emin olabilirsiniz."

Oğuzhan Akdin, mektubunda, kaldığı cezaevinde birçok gazetecinin haber yapmak için ziyaretine geldiğinden bahsediyor. Gazetecileri reddettiğini kaydeden Akdin, mektubunu şöyle tamamlıyor: "Kimseyle bu yaşadığım bu hadise hakkında hiç bir şey paylaşmak istemiyorum. Bunu size yazmamdaki gayem, herkesle konuşmak, yazışmak huyum değil. Ama dediğim gibi arzu ederseniz sizinle mektup arkadaşlığı yapabilirim. Daha fazla seni yazdıklarımla yormak istemiyorum. Sizde mektup yazmayı düşünürseniz adresimi yazacağım. Hoşça kalın."